Müslümanlara bayram tatilinin zamanlaması yanlış

Müslümanlara bayram tatilinin zamanlaması yanlış

Almanya’daki Müslümanların ayrımcılık, çifte vatandaşlık, anadili eğitimi, başörtüsüyle kamuda çalışma yasağı gibi daha önce ele alınması gereken sıkıntıları var. Irkçılığın kol gezdiği bu dönemde, bayram tatili önerisi yarardan çok zarar getirir.

OKTAN ERDİKMEN - Federal Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, Müslümanların dini bayramlarından birinin resmi tatil olması fikrini ortaya attı. Konuyu gündeme getiren bakanın CDU’lu olması ise herkesi şaşırttı. 

Almanya’da yarısı Türk kökenli olan yaklaşık 5 milyon Müslüman yaşıyor. Müslümanların dini bayramlarından birinin, örneğin Ramazan Bayramı’nın ilk günü resmi tatil kabul edilirse, Almanya uyum konusunda gerçekten de büyük bir adım atmış olur.

Ancak bu ülkeyi ve Avrupa’yı kasıp kavuran aşırı sağ rüzgarı, resmi tatil zamanlamasının yanlış olduğunu düşündürüyor. Üstelik bu konuda Müslüman kamuoyundan bile güçlü bir talep yok.

INSA araştırmasına göre, Almanların yüzde 70’i Müslüman bayramının resmi tatil ilan edilmesine karşı. 

Bu öneriye, SPD bile oldukça mesafeli yaklaştı ve Martin Schulz konunun değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Kiliselerden ve sağ partilerdense, art arda tepki açıklamaları geliyor. Irkçılar bu öneriyi duyunca, ellerine bir koz daha geçirdikleri için bayram ettiler.

Eylül ayında düzenlenen son genel seçimlerde hükümette bulunan merkez siyaset partileri zaten büyük oranda oy kaybettiler. Almanya’da aşırı, sağ yüzde 12,6 gibi yüksek bir oy oranıyla meclise girdi, ırkçılık normalleşti.

Avusturya’da, ırkçı parti FPÖ ikinci parti seçildi. Görüşleri ondan çok farklı olmayan sağ parti ÖVP de, 31 yaşındaki lideri Sebastian Kurz’la zafere ulaştı. Şimdi bu iki partinin koalisyon kurması bekleniyor.

Macaristan’da, Polonya’da popülist liderler var. Avrupa Birliği projesi, zor günler yaşıyor. 

Ortadoğu’daki savaşlar ve katliamlar, milyonlarca insanı yerinden yurdundan edip Avrupa’ya sürükledi.

Avrupalılar bu sayının artmasından korkuyorlar. Irkçı partiler, en çok bu duyguyu kullanıp iktidarlarını perçinliyorlar.

CDU’lu İçişleri Bakanı ise seçimlerden iki hafta sonra Müslümanların dini bayramlarının resmi tatillerini tartışmaya açıyor çünkü seçimden önce bunu yapmanın oy kaybettireceğini biliyor. 

Bu öneri, kuşkusuz Almanya’daki Müslümanların kendilerini bu topluma daha fazla ait hissetmelerini sağlar. 

Ancak ırkçılığın ve yabancı düşmanlığının kol gezdiği, İslam’a karşı olmanın insanlara seçim kazandırdığı bu dönemde, belki yarardan çok zarar getirir.

Bu ülkede yaşayan Müslümanların daha önemli sorunları var. 

Okulda, iş yerinde, sokakta ayrımcılığa uğrayan insanların sayısı her geçen gün artıyor.

Bazı eyaletlerde mahkeme salonlarında ve okullarda haç işareti var. Yerel siyasetçiler, Anayasa Mahkemesi kararına rağmen bu işaretleri kaldırmamakta diretiyorlar.

Birçok eyalette başörtüsü ile öğretmenlik yapmak, mahkemede çalışmak yasak.

Çifte vatandaşlığın yasaklanması, Türkiye’den yapılan evliliklerde gelmeden dil öğrenme şartı konulması, anadili olarak Türkçe, Kürtçe ve Arapça eğitimine gereken desteğin verilmemesi, Almanya’daki Müslümanların resmi tatilden çok daha önce talep edeceği iyileştirmeler.

Müslümanların dini bayramlarında, iş yerlerine izin verme zorunluluğu getirilmelidir. Çünkü birçok işçi, bayram günü çalışmak zorunda kalıyor.

Herkes için bir Ramazan Bayramı tatili içinse uygun zaman şimdi değil.

İçişleri Bakanı’nın bu açıklamayı yapmak için seçimlerin bitmesini beklemediği gün, bu öneri toplumsal mutabakatla hayata geçirilir.

Oktan Erdikmen'in diğer yazılarını okumak için lütfen tıklayınız.

HABERE YORUM KAT