Gurbetçiler neden Türkiye’ye dönmüyor?

Gurbetçiler neden Türkiye’ye dönmüyor?

Yollar, köprüler, havalimanları Avrupa’dan daha iyi. Ekonomi çağ atladı; eğitim, sağlık süper. Uçak, tank yapıyoruz; IMF’ye borcumuz yok. Buna rağmen Türkiye’ye dönmemek için açlık grevi yapan vatandaşımız var.

OKTAN ERDİKMEN - Servet, 9 yıldır Fransa’da yaşıyor. Düzenli bir işte çalışmadığı için oturma izni uzatılmadı ve şimdi sınır dışı edilmek isteniyor. Bu nedenle gözaltına alınarak bir göçmen merkezine götürüldü. Açlık grevine başladı. 28 gündür bir şey yemiyor. Durumu ciddi, 2 kere hastaneye kaldırıldı.

Servet FETÖ’cü, PKK’lı, DHKPC’li değil. Türkiye’de hakkında gözaltı, tutuklama kararı falan yok. Sıradan bir vatandaş. Türkiye’ye geri giderse, hapse atılmayacak. Onun için dünyanın sonu gelmeyecek.

Peki Türkiye’ye geri gönderilmemek için neden bu kadar direniyor? Ölümü bile göze alıp açlık grevi yapıyor? Sadece ve sadece Fransa’da yaşamaya devam edebilmek için. Milyonlarca Türk vatandaşı gibi, aynı dili, aynı dini paylaştığı insanlarla değil, gurbette yabancılarla birlikte yaşamayı tercih ediyor.

Bunu tercih eden tek kişi Servet değil. Her yıl 25 bin civarında Türk vatandaşı, Alman vatandaşı olabilmek için Türk vatandaşlığından çıkıyor. Avusturya gizli çifte vatandaşlıkları kontrole başlayınca, gurbetçiler büyükelçilik kapısında kuyruk oldu. Son 2 yılda Türk vatandaşlığını kaybetmemek için Avusturya vatandaşlığını geri veren kişi sayısı ise sadece 6.

Buna rağmen, Avrupa’da yaşayan yüz binlerce insanımız, Türkiye’deki hastanelerin, okulların, oto yolların Avrupa’dan çok daha iyi, yargının bağımsız, teröristler hariç herkesin özgür, cezaevindekilerin hepsinin vatan haini olduğunu düşünüyor. Ekonominin rekor üstüne rekor kırdığına, çalışmak isteyen herkesin iş bulduğuna, kendi uçağını, tankını, topunu, tüfeğini ürettiğine ve bütün insanların refah içerisinde yaşadığına inanıyor.

Dünyayı titreten, İsrail’e, Almanya’ya haddini bildiren bir dünya liderimiz var. Ülkemiz mükemmel yönetiliyor ve her şey çok güzel.

Peki o halde Avrupa’da Erdoğan posterleriyle yürüyüş yaparak, idamın geri getirilmesini isteyen Türkler, neden Türkiye’ye dönüp bu muhteşem liderin yönetimi altında, büyük ve müreffeh bir ülkede yaşamak varken, Avrupalıların ağız kokusunu çekiyorlar?

Avrupa’da yaşayan insanlarımız, Türkiye’de her ay hesaplarına sosyal yardımın yatmayacağını, asgari ücretin mutfak masrafına bile yetmediğini, çalışma şartlarının kötülüğünü, patronların insafsızlığını, yasaların patron haklarını koruduğunu, okulların, hastanelerin ve köprülerin Avrupa’dan çok daha kötü olduğunu, siyasette hırsızlığın ve rüşvetin kol gezdiğini çok iyi biliyorlar. 

Türkiye’de yaşayan mülteciler, ölümü göze alıp botlara binerek, Avrupa kıyılarına ulaşmaya çalışıyor. Bugün mümkün olsa, milyonlarca Türk, dünya lideri ülkelerini ve Cumhurbaşkanlarını bırakıp, Avrupa ülkelerine yerleşir.

Çünkü hepimiz, Avrupa’da ekonomik şartların, iş bulma imkanlarının daha iyi; okulların ve hastanelerin ücretsiz ve çok daha kaliteli hizmet veren yerler olduğunu biliyoruz.

Kapıkule’de 5 saat bekleyince veya izin sezonunda devlet hastanesinin kapısında sinir krizi geçirince, yaşadığımız ülkenin değerini anlıyoruz.

Bazılarımız, bu imkanlara Türkiye’de yaşayanların da kavuşmaları için hataları, eksikleri söylüyor. Düzeltilmelerini, insanların daha demokratik ve adil bir hukuk düzeninde yaşamalarını istiyor. 

Herkese eşit muamele yapılmasını, parası olanın, dayısı olanın kayrılmamasını talep ediyor.

Bazılarımız ise haksızlıklara, eşitsizliklere, yolsuzluklara ve yoksulluklara gözlerini kapatmış. Türkiye’de her şeyin süper, hayatın dört dörtlük olmadığını bile bile yapılan her şeyi savunuyor.

Bu kadar çok seviyorsan ‘Dön’ dediğindeyse, dönmüyor.

Çünkü gerçeklerin öyle olmadığını o da biliyor. 

İşsiz kaldığında Türkiye’deki asgari ücretin daha fazlasını aldığı bir ülkeyi terk etmek istemiyor. Bunun için ölümü göze alarak açlık grevi bile yapmaya hazır.

Tıpkı Servet gibi.

 

Oktan Erdikmen'in diğer yazılarını okumak için tıklayınız.

HABERE YORUM KAT
3 Yorum