AKP ve AfD neden birçok konuda hemfikir?

AKP ve AfD neden birçok konuda hemfikir?

Türkiye'de AKP, Almanya'da AfD, tüm yabancıların düşman, Deniz Yücel'in vatan haini olduğu gibi konularda hemfikir. Şaşırmayın, çünkü radikal milliyetçilik farklı ülkelerde de olsa, aynı damardan beslenir.

OKTAN ERDİKMEN - Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada bir video dolaşmaya başladı. Bir AfD milletvekilinin, Afrin operasyonuyla ilgili olarak Sol Parti milletvekillerini suçladığı ve 'Marksist kardeşleriniz öldürülmesin diye terörü destekliyorsunuz' minvalinde sözler sarf ettiği video, milliyetçi muhafazakar Türkler tarafından paylaşılıyordu.

AfD'lilerin ilk fırsatta Anadolu'ya postalamakla tehdit ettiği Türklerin bir kısmı, ilginç bir şekilde bu partinin Almanya'da yükselmesinden zevk alıyor, Almanya kaybedince seviniyor, Almanya'da polis şiddet uyguladıkça, mutlu oluyor. 

Diğer taraftan bazı Türk kökenliler, AfD'nin eyalet başkanlığına kadar yükseliyor ve AfD'nin bir üst yöneticisi, aniden Müslüman olabiliyor.

Son olarak da AfD ve AKP'nin Deniz Yücel'in vatan haini olduğu konusunda hemfikir olduğunu öğrendik. AfD Genel Başkanı, tıpkı AKP Genel Başkanı gibi, Yücel'in gazeteci olmadığını söyledi. AfD'liler mecliste, Deniz Yücel'in katıksız bir Alman düşmanı olduğunu iddia ettiler. Tıpkı AKP'lilerin, Yücel'in Türk düşmanı olduğunu ileri sürdükleri gibi. 

Müslüman Türk milliyetçisi bir partinin, Hristiyan Alman milliyetçisi bir parti ile aynı görüşleri savunmasına da, Müslüman düşmanı bir siyasetçinin, birdenbire Müslüman olmasına da şaşırmamak lazım. Bunun nedenlerinden biri, güç kaybeden orta sınıftaki geniş kitlelerin, kendilerini ciddiye aldırmaya çalışmalarıdır. Radikal Hristiyan ve Müslüman düşmanı olarak da, birdenbire Müslümanlığa geçerek de bu hefede ulaşılabilir.

Zayıflayan orta sınıf, radikalleşti

80'li yıllarda yaşanan krizler dünyada liberal hükümetlerin önünü açmıştı. ABD'de Reagen, İngiltere'de Thatscher ve Türkiye'de Özal gibi isimler, kapitalizmin işçileri tamamen sömürmesi için gereken düzenlemeleri hayata geçirdiler.

89'da Berlin Duvarı da yıkılınca, kapitalistler komünizm tehdidinden de kurtulmuş oldular. ABD'de ve Avrupa'da işçi sınıfı zayıfladı, üretim Hindistan, Çin, Pakistan gibi emek sömürüsünün en yüksek düzeyde görüldüğü ülkelere kaydı.

Avrupalı ve Amerikalı işçiler eski ekonomik güçlerini kaybettiler. Orta sınıfın zayıflaması, dünyada Erdoğan, Putin, Trump, Le Pen gibi otoriter, ırkçı - milliyetçi liderlerin güç kazanmasına neden oldu. Çünkü bu radikal isimler, geniş orta sınıf halk kitlelerine eski güzel günlere geri dönüleceğini vadediyorlardı.

Sosyal hakları tırpanlanan SPD zayıfladı

Almanya'da da Ajanda 2010 ile sosyal hakları tırpanlanan işçi kesimi SPD'den uzaklaştı. SPD'nin 90'ların sonunda 950 bin olan üye sayısı, 450 bine düştü. Anketlerdeki oy oranı da yüzde 15'e kadar geriledi. Son ankette ırkçı AfD, sosyal demorkatların önünde yer aldı.

Suçlu bulundu: Yabancılar

Almanya'da eski güzel günlere dönmek isteyen mutsuz çoğunluk, yabancıların bu ülkeyi mahvettiğini düşünüyor. Türkiye'de ise AKP'liler, Avrupa'nın ve Amerika'nın kendilerine komplo kurduğuna inanıyor.

AfD'ye ve AKP'ye oy veren kitleler, eğitimli, meslek sahibi elitlerden intikamlarını bu şekilde alıyorlar. Her iki parti de Osmanlı'nın ve Büyük Alman İmparatorluğu'nun mutlu güzel günlerine dönmeyi vadediyor. 

Bu çerçevede, toplumda hayal ettiği konuma ulaşamayan bir AfD'linin önce radikal sağcı olup, sonra Müslümanlığa geçerek yapmak istediği şey, göze batmak, ilgi çekmek ve dikkate alınmak. 'Ben varım ve sizi sinir edebiliyorum' demek.

AKP'lilere oy verenlerin de yapmaya çalıştıkları şey benzer. Onun için internet sitelerindeki haberlere 'Kudurun, eski Türkiye yok artık, Reis size haddinizi bildirdi' tarzında yorumlar yazıyorlar. 

İnsanların birbirine laf sokmaya, kapak yapmaya çalışmayacağı, kimsenin kimseye haset etmeyeceği, iyi bir sosyal yardım ve eşitlikçi bir eğitim - sağlık sistemi geliştiremezsek, had bildirme iddiasıyla popülizm yapan ve insanların başını belaya sokan çok reis çıkar.

Hem Türkiye'de, hem de Almanya'da...

Oktan Erdikmen'in diğer yazılarını okumak için lütfen tıklayınız

HABERE YORUM KAT
1 Yorum