Erdoğan'ın avukatlığını yapmıştı! Mustafa Kaplan'ın kitabı Almanya'da ilgi gördü...

Erdoğan'ın avukatlığını yapmıştı! Mustafa Kaplan'ın kitabı Almanya'da ilgi gördü...

Almanya Köln'de yaşayan avukat Mustafa Kaplan'ın geçen ay yayımlanan “Anwalt der Bösen (Kötülerin Avukatı)” kitabı medyada gündem oldu.

Farklı kesimlerden ağır suçluların davalarını üstlendiği için Almanya'da tanınan Kaplan'ın kitabının ilgi görmesi de beklenen bir durumdu. Kaplan'ın en çok ilgi gören davaları arasında 2019'da Hıristiyan Demokrat Partili (CDU) Kassel Valisini öldüren aşırı sağcı Stefan Ernst'in davası bulunuyor. Bundan önce de komedyen Jan Böhmermann'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret davasında Erdoğan'ın avukatlığını üstlenmişti. Kaplan, NSU davasında da kurbanların müdahil avukatı olarak yer almıştı.

Gazete Duvar'dan Yunus Ülger'in haberine göre; Bu üç davaya bakınca, insanın aklına “Bu avukatın hiç ilkeleri yok mu?” sorusu geliyor. Kendisi, bu durumda bir çelişki görmüyor, suçu ne kadar gaddar olursa olsun, her suçlunun hukuk devleti temelinde bir savunmayı hak ettiğini söylüyor. Şimdiye kadar da hiçbir davayı geri çevirmemiş.

Bu bağlamda, “Bir çocuk istismarcısını da savunur musunuz?” sorumuza, “Elbette, her zanlı hukuk devleti temelinde en iyi savunmayı hak eder” karşılığını veriyor. Ayrım epeyce sorunlu da olsa, suç ile zanlı arasında ayrım yapıyor, “Suçu değil, kişiyi savunuyorum” diyor.

Kendini “Kötülerin Avukatı” olarak nitelemediğini, bu nitelemenin kendisini eleştirenler  tarafından yapıldığını söyleyen Kaplan, kitabında ağırlıklı olarak aşırı sağcı Stefan Ernst davası ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı temsil ettiği davayı anlatıyor.

Kaplan, “Kitabımın hukuka, adalete, hukuk devletine, ifade özgürlüğüne ve çeşitliliğe önemli bir katkı olduğuna eminim” diyerek iyi ve kötü kavramlarını tanımı zor kavramlar olarak niteliyor, kişisel olarak bu kavramlara mesafeli durduğunu vurguluyor.

ERDOĞAN'IN AVUKATLIĞINI NASIL ÜSTLENDİ?

Mustafa Kaplan, 2017 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatlığını üstlenmekle gündeme gelmişti. Anayasa Mahkemesine kadar giden ve Erdoğan'ın kazandığı davada, komedyan Jan Böhmerman bir “şiirle” ağır hakarette bulunmuştu. Kaplan, “Ankara'dan bir telefon geldi, 'Davayı üstlenir misin?' diye soruldu, ben de kabul ettim” karşılığını veriyor, davayı nasıl üstlendiği sorumuza. “Bence Böhrmann'ın şiiri, Türk düşmanı, cinsiyetçi ve hakaret içerikliydi. Bunun sanat ve basın özgürlüğü ile kesinlikle bir ilgisi yoktu, insan aşağılayıcıydı. O yüzden memnuniyetle kabul ettim” diyor Kaplan. Davayı kazanmış olmasını da önemli bir zafer olarak niteliyor.

Mustafa Kaplan, 1968 yılında Antakya'da doğdu, sekiz yaşında Almanya'ya anne ve babasının yanına geldi. Kaplan, ilk yıllarının zor geçtiğini, ilk gençlik yıllarında mahalle çetesine bile  katıldığını söylüyor. “Bu yüzden hapise de düşebilirdim” diyen Kaplan, üniversite yıllarında gazetecilik  yapmış, bir tiyatro grubuyla Almanya'yı dolaşmış, başkent Bonn iken, Yeşiller federal milletvekili Cem Özdemir'in bürosunda çalışmış. Kaplan, 25 yıldır Yeşiller Partisi üyesi olduğunu söylüyor.

HABERE YORUM KAT