Yurtdışı emeklilikte “mini job” bilmecesi: Türk mevzuatında böyle bir uygulama yok
Yurtdışında borçlanarak emekli olanlara yönelik son yasal düzenleme “mini job” çözümünü getirdi. Şimdi yönetmelik hazırlanacak. Sorun şu: Türk iş hukukunda “mini job” diye bir tanımlama yok.
Türkiye’den borçlanarak emekli olup, emekli aylığı alanlara mini çözüm geldi. TBMM’ye getirilen torba yasada yer alan vatandaşların kısa süreli işlerde (“Minijob”) çalışabileceklerine dair düzenleme ile uzun süredir emeklilerin beklentileri de kısmen gerçekleşmiş oldu. Ancak Türkiye ve Avrupa arasında uyumsuzluk yaratan “mini job” bilmecesi kafaları karıştırıyor. Meclis söz konusu düzenleme ile topu hazırlanacak yönetmeliğe atarken, Almanya’da tanımlanan ve kısa süreli çalışmayı öngören kısmi süreli çalışma Türkiye’deki iş hukukunda kendine yer bulamıyor.
Peki şimdi ne olacak?
İş Teftiş Ankara Grup Başkanlığı emekli İş Başmüfettişi Ali İhsan Öztürk sorularımızı yanıtladı:
-Türkiye’de kısa süreli çalışma yani “mini job” diye bir tanımlama ya da uygulama var mı?
ALİ İHSAN ÖZTÜRK - Öncelikle Türk iş hukukunda “mini job” diye bir uygulama yok. Karşılığı part-time çalışma olarak bilinen kısmi süreli çalışma diye var. Oysa çıkan kanunda kısa süreli işlerde yani Avrupa’da uygulanan “mini job” uygulaması Türkiye’de yok.
TÜRKİYE VE AVRUPA ARASINDAKİ UYUMSUZLUK
- Kısa süreli çalışmanın (“mini job”) ve kısmi çalışma arasındaki farklar neler? Sınırı ve süresi ne kadar?
ALİ İHSAN ÖZTÜRK – Avrupa’da mini job belirli para tutarıyla sınırlı. 450 avro ile sınırlandırılmıştır. Yılda 5 ay veya yılda 50 saat 2 ay gibi sınırlamalar söz konusu. Ancak çalışma süresi yani saat belirlenmemiştir. Türkiye’de ise kısmi süreli çalışma ücretle değil saatlerle ilgilidir ve haftada 30 saate kadar çalışmak mümkündür Mini job'da sürenin değil çalışacağı ay sayısının ve paranın miktarı belirleyicidir. Türkiye’de ise ne yazık ki buna bire bir denk gelen uygulama yok. Avrupa’da ve Türkiye arasında uygulamalarda uyumsuzluk var. Çıkan yasada bir yönetmelikten söz ediliyor. Sınırlarını yönetmelik belirleyecek. Top yönetmeliğe atılmış. Yönetmelikte çıkan kuralları esas alacağız.
İş Teftiş Ankara Grup Başkanlığı emekli İş Başmüfettişi Ali İhsan Öztürk
“VATANDAŞ KULİS YAPSIN”
- Yasama sürecinin harekete geçirilmesinde sözün kısası hazırlanacak yönetmelikte “kısmi süreli” kuralının yer alabilmesi için “STK” dediğimiz sivil toplum kuruluşlarının rolü nedir?
ALİ İHSAN ÖZTÜRK - Sivil toplum kuruluşlarının benzer konularda etkili olduğuna tanık olduk. Çıkacak düzenlemede ilgili bakana ve milletvekillerine ulaşarak “bizim derdimizi şu hal çözer” diye yol göstermek gerekir. Vatandaşların kulis yapmalarında yarar var. Hayatın gerçeğini hukukla örtüştürmek zorundayız. Aksi durumda “mini sevinç” olacak. Bu da pek işe yaramayacak. Yarım çözümler iki kat üzüntü yaratacaktır.
TAM ÇALIŞMA UMUDU
- Tam çalışma için bir umut var mı?
ALİ İHSAN ÖZTÜRK - Umut olabilir. Kanun çıktı. Süreçleri var. Eğer anayasaya aykırı ise iptali halinde yeni düzenleme gelebilir. Çıkan düzenlemede aykırılık olduğu yönünde gözlemlerim var.
YÖNETMELİKTE ESAS ALINAN SINIRA DİKKAT
- Vatandaşlarımız yurtdışında zorunlu sigortalılığa tabi olsalar dahi kısa süreli çalışma olarak adlandırılan işlerde çalışanların emekli aylıkları yine de kesilecek mi?
ALİ İHSAN ÖZTÜRK - Emekli maaşı kesilmeyecek. Türkiye’den alınan maaş devam edecek. Yurtdışı çalışmaları da devam edecek. Ancak yönetmelikte 450 avro gibi bir tutar ya da saat sınırı gelirse ve bu sınır aşılırsa maaşları kesilecek.
- Sosyal yardım alanların maaş alması mümkün olacak mı?
ALİ İHSAN ÖZTÜRK - Sosyal yardım almaları durumunda yönetmelikte çıkacak haddi aşıyorsa tehlikede ama sınırların altında ise tehlike yok demektir. Yine burada yönetmeliğin belirlediği sınırlar bize ışık tutacak ve yol haritamızı oluşturacak. Zorunlu çalışma ya da sosyal yardım durumunda sınırlar aşılmıyorsa maaşın kesilme durumu olmayacaktır.
ANAYASANIN EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI
- Yasanın çıkarılma sürecinde ana muhalefet partisi son düzenlemenin anayasaya aykırı olduğunu iddia etmişti. Türkiye’de emekli olanlar tekrar çalışınca emekli maaşları kesilir mi?
ALİ İHSAN ÖZTÜRK - Mecliste yapılan görüşmeler sürecinde komisyonlarda itirazlar oldu. Anayasaya aykırı hükümler olduğu öne sürüldü.
Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu ileri sürülen nokta şu: Türkiye’de çalışıp emekli olan kişi tekrar çalışınca emekli maaşı kesilmiyor. Buna karşılık Avrupa’da çalışmış ve borçlanarak emekli maaşı bağlanmış kişi eğer tekrar Türkiye’de çalışıyorsa emekli maaşı kesilmiyor ama yurtdışında çalışıyorsa kesiliyor. Bu durum eşitlik ilkesine aykırılık içermektedir.
TÜRK İŞ HUKUKUNDA “KISA SÜRELİ İŞ” TARİFİ YOK
Diğer bir husus ise Türkiye’deki iş kanunlarında “kısa süreli işler” diye bir tarif yoktur. Kısmi çalışma var. Oysa çıkan kanunda kısa çalışmadan söz ediliyor. Avrupa’dakine benzeriyle yol alır isek bu bir sorun olur. Çünkü kanundan uzak bir tanımla yol alındığı için bu yasanın anayasa mahkemesinde iptali söz konusu olabilir. Bir diğer husus da kanunda direkt işi yönetmeliğe atması, alt düzenleme ile olayı daraltıcı ve genişletici uygulama gidilmesi de aykırılığı gündeme getirebilir.
SGK’YA TAAHHÜT BELGESİ VERMEYİ UNUTMAYIN
-Yurtdışı emeklileri bu son düzenlemeden sonra SGK’ya (Sosyal Güvenlik Kurumu) ne tür bir belge vermeli ve nelere dikkat etmeli?
ALİ İHSAN ÖZTÜRK - Bu yeni çıkmış bir durum değil. Daha önce de SGK’ya bir beyan dolduruluyordu. “Yurtdışında çalışmayacağım, sosyal yardım almayacağım. Alırsam bildireceğim” diye bir taahhüttü bu. SGK, emniyet kayıtlarından yola çıkarak kişinin yurtdışında olduğunu görüyor. Emekli maaşını da kesiyor. “Bana yurtdışında çalışmadığına dair belgelerini getirirsen eksilen maaşlarınla beraber yeniden bağlarım, aksi durumda maaşın kesilir o dönemde haksız olarak aldığın maaşlarını da gecikme faiziyle birlikte iade et” diyor. Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımıza şiddetle öneriyorum, mutlaka taahhüt belgelerini versinler. Son düzenlemedeki sınırlar içinde çalışıyorlarsa onu da belirtebilirler. Son düzenleme çerçevesinde de yurtdışında mini job sistemi ile çalışanların maaşlarını kesmeyecektir.
SÜRE SINIRI MI PARA SINIRI MI?
-Yönetmelik hazırlanırken süre sınırı mı para sınırı mı dikkate alınmalı?
ALİ İHSAN ÖZTÜRK - Saat olması kısmi süreli çalışma ile bizim iç hukukumuzda uygun olur. Haftalık 30 saat süre izin vermesi vatandaşlarımızı daha da rahatlatacaktır. Çünkü Avrupa’da bazı ülkelerde daha aşağıda bir seviyede. Neredeyse tam zamanlı çalışma imkânı da tanınmış olacaktır. Para yerine yönetmelikte haftalık çalışma saati bakımından bir düzenleme çıkması yurtdışındaki vatandaşlarımızın lehine olacaktır.
IŞIN TOYMAZ – STUTTGART
KAPAK FOTO: Ben White on Unsplash