OKTAN ERDİKMEN - AKP’lilerin dillerinden düşürmedikleri bir iddia var: 'Kılıçdaroğlu SSK’yı batırdı'. Bunun için de sürekli olarak Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürü olduğu dönemde yaptığı, ‘Böyle giderse emeklilere maaş ödeyemeyiz’ açıklamasını gösteriyorlar.

Kılıçdaroğlu dönemindeki SSK açığı sadece 4 milyar 484 milyon liraydı. Bu arada SGK'nın küçük ölçüde zarar etmesi çok normaldir. Kar etmesi beklenemez. Peki Kılıçdaroğlu, ‘Böyle giderse’ derken neyi kastediyordu? Gereksiz kamu harcamaları, yolsuzluk, israf, seçim ekonomisi nedeniyle erken yaşta emeklilik vaatleri.

Aradan geçen süre zarfında emeklilik yaşı 65’e çıkarıldı ve yaşam süresi bizden çok daha ileride olan bazı Avrupa ülkelerinin bile önüne geçti. Bu SGK üzerindeki yükü önemli ölçüde azalttı.

Bunun yanı sıra Cumhuriyetin 80 yılda inşa ettiği binlerce fabrika, işletme ve araç satıldı. Bunlardan yaklaşık 65 milyar dolar gelir elde edilmesine rağmen ekonomi düzelmedi. Çünkü kamu kaynakları o kadar bol keseden peşkeş çekiliyor ki, krizlerle baş etmek mümkün değil.

Cumhurbaşkanı saray yaptırıyor, cuma namazına bile 48 lüks Alman arabasıyla gidiyor.

Bir sürü AKP’li kamuda danışman sıfatıyla havadan maaş alacak pozisyonlara yerleştiriliyor.

Yönetimde liyakat esası çoktan unutuldu. Bir kişinin herhangi bir kurumun başına getirilmesi için AKP’li ve imam hatip mezunu olması yetiyor. Bunun için hakimlik savcılık dahil birçok pozisyon için yazılı sınav barajı, AKP'liler geçemiyor diye düşürüldü. 

Hükümet düne kadar liyakata bakmadan, FETÖ’cüleri devletin kritik noktalarına yerleştirdi. Bunun bedelini 15 Temmuz’da hep birlikte ödedik, ödemeye de devam ediyoruz.

Ancak AKP hiç ders almamış olacak ki, diğer cemaatlere mensup olan, oralardan referans getirebilen kişileri önemli noktalara yerleştirmeye devam ediyor.

SGK’yı gerçekte kimin batırdığı konusuna gelirsek, istatistikler bunu net bir şekilde gösteriyor. AKP döneminde SGK açıklarının tarihi zirvesi 34 milyar lira.

Geçtiğimiz yıl, devlet 51,7 milyar lira destek vermesine rağmen, SGK bütçesi 24 milyar açık verdi.

AKP döneminde SGK bütçesinin verdiği toplam açık ise 301 milyar. 

Böyle bir ekonomik kriz ortamında, yurt dışından borçlanarak emekli olan vatandaşlara bulundukları ülkelerde çalışma hakkı tanınması imkansız.

Seçim ekonomisi uygulanırken, vaatler havada uçuşmasına rağmen, gurbetçiye verilen sözler tutulmuyor. Çünkü yurt dışı oylar çantada keklik görülüyor.

Diğer taraftan yurt dışından emekli olanlara çalışma izni tanınırsa, SGK’nın tamamen batmasından korkuyorlar.

SGK’yı batıranın Kılıçdaroğlu değil, kendileri olduğunu biliyorlar ama yalan söylemeye devam ediyorlar.

Seçim öncesi defalarca mitinglerde söz vermelerine, seçim beyannamesinde açık ve net bir şekilde yazmalarına rağmen, yurt dışındaki Türklere rahmetli Başbakan Ecevit tarafından getirilen hakkı kullanıp emekli olan vatandaşlara, bulundukları ülkede çalışma izni vermiyorlar.

Devleti babasının çiftliği gibi lüks şatafat düşkünlüğüyle yönetmeye kalkıp, sonunda batma noktasına getiren AKP’dir.

Tükürdüğünü yalayan, yalan söyleyen, sözünü tutmayan AKP’dir.

Rahmetli Erbakan Hoca’nın dediği gibi, karşı bir söz söyleyebilen varsa, buyursun söylesin…

Oktan Erdikmen'in diğer yazılarını okumak için lütfen tıklayınız.