Meclis baskını girişiminin ardından: Aşırı sağa karşı “acil sert mücadele” çağrısı

Meclis baskını girişiminin ardından: Aşırı sağa karşı “acil sert mücadele” çağrısı
Almanya’nın iktidar partisi “muhafazakâr demokrat” CDU, aşırı sağla mücadelede derhal çok daha sert politikalar aşamasına geçilmesini talep etti. Merkel'in partisi, tablonun karardığına inanıyor.

Alman Meclisi merdivenlerinde Nazi döneminin de simgelerinden “İmparatorluk Bayraklarının” (Reichsfahne) dalgalandırıldığı yönündeki görüntüler tehlike çanlarının çalmasına neden olurken, “muhafazakâr demokrat parti” CDU’lu siyasetçilerin hızla ırkçılığa karşı sert tedbirler alınması gerektiğini dillendirdiği gözlendi.

CDU: “BUNLAR ANAYASA DÜŞMANI”

Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) Federal Meclis Grubu Başkanı Thorsten Frei Passauer Neue Presse’ye yaptığı açıklamada “Acilen harekete geçmeliyiz. Bunlar anayasa düşmanları. Hafife almamalıyız. Demokrasimizin savunulabilir olduğunu açıkça göstermeliyiz” dedi.

“Aşırı sağcılarla ve imparatorluk vatandaşlarıyla tüm yasal yollarla savaşmalıyız” diyen Reich, “Anayasanın korunması açısından özellikle tele takip ve bireylerin gözetimi için daha kapsamlı araçlara ihtiyaç var” diye konuştu.

Hıristiyan Demokrat ve Sosyal Birlik (CDU/CSU) parlamento grubu da hazırladığı bir taslakta benzer talepte bulunmuştu. Taslakta ”Aşırı uçtaki hareket temel liberal düzenimizi ortadan kaldırmak istiyor ve şiddetten korkmuyor. Hukuk devletimizin tüm gücünü kullanarak bunları ortaya çıkarmak için istiyoruz” ifadesine yer verildi.

İSTİHBARAT: “AŞIRI SAĞCILAR İSTEDİKLERİNE ULAŞTILAR”

Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı Thomas Haldenwang Alman Basın Ajansı DPA’ya yaptığı açıklamada ise “Aşırı sağcılar ve ‘Reich’ vatandaşları güçlü etki yaratan görüntülerle yankı yaratmayı başardılar. Böylece heterojen protestoları malzeme haline getirdiler” derken, Alman Polis Sendikası (GdP) Genel Başkan Yardımcısı Jörg Radek, “Sağ, söz konusu hareketi tamamen ele geçirmek üzere” sözleriyle aşırı sağın gösterilerdeki etkisine karşı uyardı.

AŞIRI SAĞCI FİKİR YERLEŞİYOR

Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Annette Widmann-Mauz da meclis merdivenlerinde meydana gelen olayları “Komplo mitlerinin, aşırı sağcı fikirlerin ve demokrasi ve insan düşmanı teorilerin toplumumuzun belli bir kesimlerine yerleştiğinin kanıtı” olarak değerlendirdi ve tüm bunların küçümsenemeyeceğini bildirdi. 

Hür Demokrat Parti (FDP) lideri Christian Lindner, sokağa çıkan yurttaşlara seslenerek aşırı sağcılar tarafından kullanılmaktan kaçınmalarını istedi. Linder, Kölner Stadt-Anzeiger gazetesine yaptığı açıklamada, “Özgürlük fikri, hukukun üstünlüğü, demokrasi ve piyasa ekonomisiyle ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır” dedi.

“İMPARATORLUK VATANDAŞLARINA” YAKIN TAKİP TALEBİ

Birlik’90 / Yeşiller partisinin hukuk uzmanı Katja Keul de aşırı sağcı “İmparatorluk Vatandaşları”nın (Reichsbürger) daha yakından ve yoğun gözlemleyerek, potansiyel tehlikelerini analiz etmek gerektiğini söyledi.  Tagesspiegel gazetesine konuşan Keul, hareketin yasaklanması için şu an yeterince bulgu olmadığını da kaydetti.

ŞİMDİ DE “QUERDENKEN 30” KURULDU

Öte yandan Stuttgart girişimi “Querdenken 711”, önümüzdeki günlerde korona politikalarına karşı Berlin’de başka bir büyük gösteri düzenlemek istemediklerini bildirdi. Organizatör Michael Ballweg, yerel SWR kanalı ile yaptığı görüşmede Berlin’deki gösterilerin bundan sonra “Querdenken 30” girişimi tarafından düzenleneceğini bildirdi. 711 Stuttgtart'ın, 30 da Berlin'in telefon kodu.

Querdenken 711 tarafından 3 Ekim’de Berlin'de yapılması planlanan korona önlemleri karşıtı gösteri Konstanz'a kaydırılmıştı.

+49 - BERLİN

FOTO: Tobias Schwarz / DPA