Katılımsız katılım mı? Göçmenler ve Doğu Almanlar elit işlerde çalışmıyor
Federal Almanya’da göçmen geçmişli insanlar kültür alanında seçkin işlerde çalışabilirken ekonomi dünyasında tercih edilmiyorlar. Doğu Almanlar da özellikle yargı alanında nadiren üst düzey görevlere gelebiliyorlar. Bunun eski Doğu Almanya (DDR) ile de ilgisi var. Üst düzey pozisyonlarda göç arka planına sahip olanların Doğu Almanlara göre daha düşük oranda temsil edildiği belirlendi.
Bütün bunlar, “Katılımsız katılım mı?” başlıklı bir araştırmanın ortaya çıkardığı sonuçlar arasında yer alıyor. Leipzigli siyaset bilimci Lars Vogel’in de dahil olduğu Alman Entegrasyon ve Göç Araştırma Merkezi, Doğu Almanların ve göç geçmişine sahip insanların federal Almanya’da seçkin işlerde nasıl temsil edildiğini araştırdı.
KÜLTÜR VE DİN ALANI
Rapora göre nüfus içinde göç arka planına sahip olanların oranı yüzde 26. Ancak yönetici pozisyonlarında, en az bir ebeveyni Alman vatandaşı olmayanların oranı sadece yüzde 9. Göçmenler en çok kültür (yüzde 19,6) ve din (yüzde 25,9) alanlarında temsil ediliyorlar. Buna karşılık, yargıda (yüzde 1,3), sendikalar (yüzde 3) ve ordudaki (yüzde 2) seçkin pozisyonlarda yabancı kökenli sayısı çok düşük.
BATI AVRUPALILAR VE İNGİLİZCE KONUŞANLAR
Araştırmaya göre iş dünyasının seçkinleri arasında göçmenlerin oranı yüzde 13,8. Sosyal bilimci Sabrina Zajak, yükselme şansı olanların çoğunlukla Batı Avrupalılar ve anadili İngilizce olanlar olduğunu bildirdi. Eğitimin burada doğal olarak önemli bir rol oynadığına işaret eden Zajak, “Ancak göç arka planı olan kişilerin aynı meslek gruplarındakilerle aynı vasıflara sahip olsalar bile dezavantajlı durumda oldukları da açıktır” dedi.
DOĞU ALMANLAR BİLİM VE İDARİ GÖREVLERDE YOK
Öte yandan Almanya’nın birleşmesinin üzerinden 30 yıl geçse bile Doğu Almanlar da ülke çapında yönetim pozisyonlarında yeterince temsil edilmiyor. Ancak bu, ekonomi, toplum ve idarenin tüm alanları için eşit olarak geçerli değil.
Eski Doğu Almanya topraklarında doğmuş olanların elit pozisyonlardaki oranı sadece yüzde 19,4. Bununla birlikte, tüm sektörlerde, yönetici pozisyonlarında durum daha da kötü: Yüzde 10,1. Güvenlik, sivil toplum ve sendika alanlardaki pozisyonlarda temsil edilen Doğu Alman yöneticilerin sayısı en azından çift haneli rakamlara ulaşırken bilim ve idari alanlarda Doğu Almanlara neredeyse hiç rastlanmıyor.
“İKİNCİ SINIF VATANDAŞ” VURGUSU
Araştırmacılar, 3 binden fazla seçkin pozisyonu incelemeye aldılar. Temsili bir anket, nüfusun üçte birinden bile daha azının Doğu Almanların ve göçmen kökenlilerin oranını artırmak için yasal bir kotayı desteklediğini ortaya koydu. Bununla birlikte, ankete katılanların yüzde 60’ından fazlası, Doğu Almanlar ve göçmenlerin teşvik edilmesi için önlemlere ihtiyaç duyulabileceğini bildirdi.
Bilim adamları, söz konusu grupların yetersiz temsillerinin nedenleri hakkında daha kapsamlı araştırmalar yapılması gerektiği konusunda ise görüş birliği içindeler.
Zittau/Görlitz Üniversitesi’nden Raj Kollmorgen, “Adalet ve bilimde sosyal köken diğer alanlardan çok daha farklıdır. Burada işe alma mekanizmalarına daha yakından bakmanız gerekebilir” dedi.
Araştırmacılar, Doğu Almanların üst düzey pozisyonlarda ve elit görevlerde yeterince temsil edilmemelerine rağmen demokratik işleyişten rahatsızlık duymadıklarını buna karşılık kendilerini daha çok “ikinci sınıf” vatandaş olarak hissettiklerini bildirdiler.
Araştırmaya göre göç arka planı olanlarda ise böyle bir ilişkilendirme yok. Uzmanlar bunun her iki gruptaki farklı beklentilerle ilgisi olabileceğine işaret ettiler.
+49 – LEİPZİG
FOTO: Ruthson Zimmerman on Unsplash