OKTAN ERDİKMEN - Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının, Türkiye seçimlerinde oy verebilmelerine ilişkin ilk adımlar, Çiller hükümeti döneminde atılmıştı.

2000’li yıllarda yasal altyapının tamamlanması ile, ilk olarak 2014 Cumhurbaşkanı seçiminde gurbetçilerin bulundukları ülkelerde oy vermelerinin önü açıldı.

Bugün itibarıyla, yurt dışında yaşayan seçmenler, İstanbul ve Ankara’dan sonra İzmir’le birlikte en büyük seçmen kitlesini oluşturuyorlar.

Ancak yurt dışı seçim bölgesi bir türlü oluşturulmadığı için, gurbetçilerin verdiği oylar, az sayıda ilde milletvekili sonuçlarını değiştirmekten başka bir işe yaramıyor.

İzmir’de 3 milyon 300 bin seçmen 28 milletvekili çıkarırken, yurt dışında yaşayan 3 milyon 50 bin seçmenin hiç milletvekili çıkaramaması, dünya siyasi tarihinin en büyük ikilemlerinden birini oluşturuyor.

Son seçimlerde Bayburt’ta 56 bin seçmen 1, Kilis’te 85 bin seçmen 2 milletvekili çıkardı.

Bu hesaba göre yurt dışından 71 milletvekili çıkması lazımdı.

CHP, Osmaniye, Kahramanmaraş, Burdur ve Çanakkale gibi şehirlerde 4 milletvekilliği kazandı.

Aydın, Elazığ, Kars, Hakkari ve Hatay’da 6 milletvekilliği el değiştirerek AKP’ye geçti.

Yurt dışında 1,5 milyon insan sandık başına gidip oy verdi ve karşılığında hayatlarında belki de hiç gitmeyecekleri şehirlerde milletvekili dağılımını değiştirdi.

Bu, Osmaniyeli, Elazığlı, Karslı seçmenin iradesine saygısızlıktır. Bölge halkının teveccüh ettiği isimler yerine, Londra’da, Berlin’de, Paris’te yaşayan insanların adlarını bile duymadıkları adaylar seçildi.

Diğer taraftan AKP, yurt dışında yaşayan Türkleri temsil etme iddiasında olan 2 kişiyi İstanbul’dan aday göstererek milletvekili seçtirdi. Bu İstanbullu seçmenin iradesine de saygısızlıktır. Çünkü İstanbullular da kendi sorunlarının çözülmesi için çalışılmasını bekliyorlar.

Yazının başlığını okuyunca muhtemelen ‘Ne alakası var?’ diye düşündünüz.

Oysa çok alakası var.

Genel seçimlerde yurt dışından verilen oylar da, hiç bilmediğimiz, hiç gitmediğimiz yerlerde, hiç tanımadığımız isimlerin seçilmesini sağlıyor.

Yerel seçimlerde de, hiç bilmediğimiz, gitmediğimiz şehirlerin belediye başkanlarını belirlemenin bundan çok fazla bir farkı yok.

AKP, seçim beyannamesinde yurt dışını seçim bölgesi yapmaya ve buradan milletvekillerinin seçilmesini sağlamaya söz vermişti.

Ancak emeklilere getirdiği çalışma yasağının kaldırılması, uçak bilet fiyatlarının düşürülmesi gibi konularda verdiği sözleri tutmadığı gibi, maalesef bu sözünü de seçimden sonra yerine getirmedi.