VİYANA - Tarihçiler, Avusturya Parlamentosu'nda grubu bulunan 6 siyasi partinin 1915 olaylarına dair Ermeni iddialarına ilişkin yayımladığı ortak bildiriye tepki gösterdi. Avusturya Parlamentosu'nda grubu bulunan 6 siyasi partinin 1915 olaylarını kınamak için yayımladığı bildiri, tepki çekmeye devam ediyor. Eski Bilkent Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim görevlisi Doç. Dr. İnanç Atılgan yaptığı açıklamada, bildirinin hukuki bağlayıcılığı olmadığını, ancak Türkiye-Avusturya ilişkilerinde kalıcı sorunlara neden olabileceğini söyledi. Yaklaşık 300 bin Türk'ün yaşadığı Avusturya'da sadece Ermeni tarafının iddialarına odaklanılmasının doğru bir yaklaşım olmadığını ifade eden Atılgan, şöyle konuştu: "Bildirinin, Türkiye ile siyasi ve ticari ilişkilere zarar getireceğini düşünüyorum. Tarihi olaylar, ana ortamından çıkartılıp selektif bir şekilde bir grubun haklarını savunur hale getirilirse bu herkese yapılmış bir haksızlık olur. Bildiri, burada yaşayan 300 bin Türk vatandaşına hakarettir. Bildiride diğer milletlere yer verilirken Müslümanların anılmaması ayrımcılıktır." "Adil değil" Ankara'daki Avrasya İncelemeleri Merkezi'nde (AVİM) araştırmacı olarak görev yapan Fransız tarihçi Dr. Maxime Gauin de 1915 olaylarının Avrupa'daki Türkiye karşıtı ve Ermeni dostu çevreler tarafından gündeme getirildiğini söyledi. Avusturya'daki partiler tarafından yayımlanan bildirinin siyasi olduğunu kaydeden Gauin, "Ben, Türkiye'nin çok güçlü bir şekilde cevap vereceğini ve Avusturya'nın da bunu anlayacağını umut ediyorum. 100 yıl önce yaşanan bir trajedinin bu şekilde kullanımı, hangi durumda olursa olsun adil değildir" diye konuştu. Avusturya Parlamentosu'nda grubu bulunan altı parti, 22 Nisan'da 1915 olaylarını kınayan bildiri yayımlamıştı. Parlamento Başkanı Doris Bures da parlamentoda yaptığı konuşmada, 24 Nisan 1915'te "Ermenilerin tutuklamasıyla" başlayan olayların "tehcir" ile devam ettiğini ve "soykırım" ile son bulduğunu öne sürmüştü. Bures, söz konusu siyasi partilerin bu konuda birleştiğini ve ortak bildiri hazırladığını söylemişti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avusturya Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz ile bir telefon görüşmesi yaparak bildirinin kaçınılmaz olarak iki ülke arasındaki ilişkilere olumsuz yansımaları olacağını ve tarihi konular hakkında parlamentoların karar veremeyeceğini vurgulamıştı. Dışişleri Bakanlığı da "hukukun katli" olarak nitelediği bildirinin, büyük infial yarattığını belirterek, Viyana Büyükelçisi Hasan Göğüş'ün Türkiye'ye çağrılması kararının alındığını açıklamıştı.