OKTAN ERDİKMEN - Almanya’da federal parlamento seçimleri sona erdi. İlk sonuçlara göre CDU yüzde 33’le birinci, SPD yüzde 20,6 ile ikinci, aşırı sağcı-ırkçı AfD yüzde 12,8 ile üçüncü, FDP yüzde 10,6’yla dördüncü, Sol Parti yüzde 9,1’le beşinci ve Yeşiller yüzde 8,9 oyla altıncı sırada yer aldı. Diğer partilere oy verenlerin oranı ise yüzde 5. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın işaret ettiği ve “Onlara oy verelim, büyütelim” dediği AD-Demokraten seçime sadece Türklerin yoğun olarak yaşadığı NRW eyaletinde katılmıştı. ADD’nin aldığı oy oranı seçim bölgelerine göre yüzde 0,1 ile 0,5 arasında değişti.

Yani Almanya’daki seçmenler, tahmin ettiğimiz gibi Erdoğan’ı dinlemediler ve bildikleri partilere oy verdiler. 

Ancak ırkçı parti AfD’nin bu denli yüksek oy almasının arkasındaki nedenlerden biri olarak, Erdoğan’ın Almanya’ya yönelik çok sert söylemlerde bulunması ve Alman gazetecilerin Türkiye’de tutuklanmaları gösterilebilir. 

Erdoğan, gazeteci Deniz Yücel’in tutuklanması üzerine ‘Ben varken, hapisten çıkamayacak’ dedikten ve Almanları ‘hasbelkader zengin olmuş’ ‘Nazi’ olarak tanımladıktan sonra, gerçek Naziler meclise taşındı.

Büyük koalisyonun birlikçiler ve sosyal demokrat kanatlarında büyük oy kayıpları yaşandı. CDU-CSU yüzde 8,5; SPD ise yüzde 5,1 oy kaybederek tarihi düşük seviyelere ulaştılar.

Almanlar, ekonomide rekor üstüne rekor kırılmasına rağmen, kendilerini mülteciler konusunda yalnız ve çaresiz hissettiler. Erdoğan'ın her an kapıları açmakla ve milyonlarca mülteciyi ‘otobüslere bindirip göndermekle’ tehdit etmesi üzerine, bu sorundan tümden kurtulmak üzere aşırı sağcı partilere yöneldiler.

AfD gibi ırkçı bir partinin meclise girmesi, Almanya’da aşırı sağı ve yabancı düşmanlığını körükleyecek.

Düne kadar bir insan AfD üyesi diye kamu kurumlarındaki işinden olurken, bugün mecliste yüzde 13,5 oyu olan bir partinin, arkasında milyonlar olan bir partinin destekçisi konumuna geldi.

Kuşkusuz bunun bedelini en çok Almanya’da yaşayan Türkler olarak biz ödeyeceğiz. 

Türkiye’den buradaki olayları körükleyenler, son model Alman arabalarıyla gezmeye devam edecekler. Ancak buradaki işçilerin çalıştıkları araba fabrikalarında, eskisi kadar rahat olamayacakları su götürmez bir gerçek.

Büyük koalisyon bozuldu. Çifte vatandaşlığı ve Türkçe derslerini savunan SPD, hükümetten düştü.

Yerine, erken seçim olmazsa CDU-CSU, FDP ve Yeşiller koalisyonu gelecek.

Cem Özdemir de bu koalisyonda bakan olacak. Son dönemde dış politikada aktif bir siyaset izleyerek, Almanya’nın paradigmalarını değiştirecek kadar öne çıkmıştı. Bu nedenle muhtemelen dışişleri bakanı olacak.

Böyle bir durumda, Türkiye açısından da zor günlerin yaşanacağını söyleyebiliriz. 

Evet, Almanya'da artık ırkçılık normal ve sıradan insanlar haline gelen ırkçıların sayısı her geçen gün daha da artacak.

Seçimden sonra AfD karşıtı protestolara Frankfurt'ta 300 kişi katıldı. İçlerinde 3 tane Türk yoktu.

Bazı Türkler oy pusulalarına Erdoğan ve Galatasaray yazıp, seçim sandıklarına attılar. 

Şimdi bu arkadaşlar, ortaya çıkan aşırı sağcı tabloya bakıp, eserleriyle gurur duyabilirler…

 

Oktan Erdikmen'in diğer yazılarını okumak için lütfen tıklayınız