'Tatil fotoğrafları paylaşmayın'

'Tatil fotoğrafları paylaşmayın'

Prof. Dr. Dağ, "Hırsızlıklara karşı, tatil fotoğraflarınızı paylaşırken üzerindeki tarih ve yer bilgisini kaldırın" uyarısında bulundu.

İSTANBUL - Türkiye'de ev kadınlarının yüzde 45'inin sosyal medyayı kullandığını söyleyen Prof. Dr. Hasan Dağ, güvenlik uyarısında bulundu. Dağ, "Kadınlar, altın günleri yapar gibi sosyal medyada grup kurup haberleşiyor ve birbirleriyle paylaşımda bulunuyorlar ama bu durum ciddi risk oluşturabilir" dedi.

Türkiye'de evlerin yüzde 70'e yakınında internet erişiminin olduğunu belirten Kadir Has Üniversitesi Siber Güvenlik ve Kritik Altyapı Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Dağ, ev hanımlarının yüzde 45'inin sosyal medyayı aktif olarak kullandığını söyledi.

"TATİLDEN DÖNÜNCE FOTOĞRAF PAYLAŞIN"

Paylaşılan fotoğrafların dahi hırsızlığa davetiye çıkardığını ifade eden Prof. Dr. Hasan Dağ, paylaşım tarihi konusunda da uyarıda bulundu. Fotoğrafların tatil sonrası paylaşılmasının daha güvenli olacağını belirten Dağ, "Hırsızlar genellikle tanıdık evlere giriyorlar, epeyce gözlem yapıyorlar, soyacakları yerler hakkında bilgi topluyorlar. Sizin tatilde olduğunuza yönelik paylaşımlarınız nedeniyle rahatlıkla hırsızlık yapabiliyorlar. Eğer mümkünse o resimleri tatiliniz bittikten sonra paylaşın. Paylaşırken resmin üzerindeki tarih ve yer bilgisini kaldırın. Cep telefonunuz ya da mobil cihazınızdaki otomatik resim yüklemeyi kapalı tutun" dedi.

"İNTERNET KULLANIMINDA DÜNYADA İLK 3'TEYİZ"

Dünyada Facebook, Twitter ve Instagram gibi sosyal medya araçlarına en hızlı adapte olan ülkenin Türkiye olduğunu belirten Prof. Dr. Dağ, "İnternet kullanımında nüfus oranlarına göre dünyada ilk 3'teyiz. Hızlı bir şekilde birbirimizden öğreniyoruz, ağızdan ağza yayılıyor. Üniversite gençlerinin hemen hepsi sosyal medya kullanıyor. Bugün belediyeler dahi ücretsiz internet erişimi sağlıyor. Herkes bir şekilde internete ulaşabiliyor. Türkiye'de evlerin yüzde 70'e yakını da internet erişimine sahip. Dolayısıyla kullanım had safhada. Nüfusa oranladığımızda dünyada ilk 3'teyiz. Nüfusun tamamı değil ama 55 milyon civarında internet kullanıcımız var. Ev hanımlarının yüzde 45'i sosyal medya kullanıyor. Bir nevi altın günleri yapar gibi sosyal medyada grup kurup haberleşebiliyor ve birbirleriyle paylaşımda bulunabiliyorlar. Kadınlar arasında inanılmaz bir ağ var. Altın günleri sosyal medyaya taşındı. Çaylar WhatsApp grubunda içiliyor, canlı görüntüyle paylaşımlar yapılıyor. Sosyal medyada altın günleri olabiliyor" değerlendirmesinde bulundu.

"BİLGİYİ GÖNÜLLÜ OLARAK KARŞI TARAFA VERMİŞ OLUYORSUNUZ"

Türk halkı tarafından yaygın şekilde kullanılan sosyal medyanın birtakım riskleri de barındırdığı uyarısında bulunan Prof. Dr. Hasan Dağ, alınması gereken güvenlik önlemleri hakkında bilgi verdi. Paylaşılan yer bilgisinin ciddi tehlikelere yol açabileceğini belirten Prof. Dr. Dağ, "Sosyal medya, tanımı anlamıyla halka açık demek. Sosyal medyada sizi isminiz ve soy isminizle aradıklarında ulaşabiliyorlar. Dolayısıyla siz yer ve zaman dilimini de paylaştığınız zaman bu bir sürü tehlike yaratabiliyor. Örneğin, art niyetli birisi sizin evinizi soyacaksa veya sizi takip ediyorsa siz o paylaşımla kendiniz o bilgiyi gönüllü olarak karşı tarafa vermiş oluyorsunuz. Sizin ne zaman işe gittiğiniz, hangi güzergahı kullandığınız, ne zaman döndüğünüz veya iş çıkışı bir yere uğrayıp uğramadığınıza dair veriler birkaç hafta boyunca toplayıp bunlardan örüntü çıkarabiliyorlar. En önemli tehlike bu kişiler sizi tanıyor, arkadaş çevrenizi biliyor, isim biliyor, güzergahınızı biliyor, iş yerinizi biliyor" diye konuştu.

ELEKTRONİK POSTALARDA TEHLİKE

Elektronik postalara dikkat edilmesi konusunda uyaran Prof. Dr. Dağ, 'oltalama yöntemi' adı verilen dolandırıcılık yöntemi hakkında şunları söyledi:

"Çok yakın bir tanıdığınızdanmış ya da sürekli çalıştığını bir kurumdanmış (banka, okul, devlet dairesi vb) gibi size bir elektronik posta gelebilir. Buna 'oltalama' diyoruz. Bu elektronik postayı size gönderdiklerinde sizde 'beni tanıyan biriden elektronik posta geliyor' diye güvenip onun istediği linklere tıklayabilirsiniz. Onu tıkladığınız anda tüm bilgileri vermiş oluyorsunuz. Belki bir şifrenizi istiyor. Kişi sosyal medyada sizin paylaştığınız bilgilerle size yönelik profili oluşturabiliyor. Bu büyük bir tehlike. Bankanın web sayfasının aynısını yapıp sizi oltalamaya getirmeye çalışan saldırganlar oluyor. Onlar size sanki bankadan gelmiş gibi bir bildirim gönderdiklerinde sizin o linklere tıklamanızda tehlike yaratıyor. Hiçbir elektronik portalın içindeki linke tıklamamak gerekiyor. O linki kopyalayıp adres çubuğuna yapıştırıp ilgili web sayfasına gidip bakmak gerekiyor. Ondan sonra emin olmak gerekiyor. Dolayısıyla hiçbir banka sizden elektronik posta yoluyla bilgilerinizi güncellemenizi istemez."

 

HABERE YORUM KAT