Nihat Hatipoğlu: Kızlarımız nasıl kapanıyorsa açılabilir de

Nihat Hatipoğlu: Kızlarımız nasıl kapanıyorsa açılabilir de

İlahiyat profesörü Nihat Hatipoğlu hükümet medyasının amiral gemisi Sabah'a ilginç açıklamalarda bulundu.

İlahiyat profesörü Nihat Hatioğlu, "kızlarımız" diyerek hitap ettiği genç kadınların kapandığı gibi açılabileceğini söylerken "Yoksa 'Başörtülüler mükemmel, başörtüsüzler mükemmel değil' diyemeyiz. Öyle bir bakış tarzımız yok. Aileler sakin olmalı. Genç kızlarımız sıkıntı yaşıyor olabilir. Sohbet etmeli, yapıcı olmalılar" dedi.

Yazarı olduğu Sabah gazetesine açıklamalarda bulunan Hatipoğlu, Güney Kore kökenli bir müzik türü olan K-Pop’un “tehlikeli bir ideoloji” olduğu görüşünü dile getirdi ve şunları söyledi:

Kore'de K-Pop adlı bir akım var. Onların hepsinin cinsiyeti belli değil. Türkiye'de de hayranları çok fazla. Hatta onlara karşı dikkat edilmesi gerektiğine dair yazılar yazanlara binlerce tehdit geliyor. Bu da bir operasyon. Sadece para kazanmak için yapılan bir proje değil. Bir ideoloji! "Benim dinim yok, sevdiğim kişiyle karşılaştığımda onun dini ya da dinsizliği benim inancım olacak. Benim cinsiyetim de yok, belli bir yaşa gelince kendime cinsiyet seçerim" diyorlar. Bunların milyonlarca hayranı var ve Türkiye'de de çok sayıdalar. 12-13 yaşındaki çocuklar bunlar ve etkilenmemeleri mümkün değil. Bazı din kurumlarına karşı tahammülsüz olanlar, gençleri korumak istediklerini söylüyorlar. Gayeniz gençleri korumaksa bu faaliyetleri görmüyor musunuz? "Salt Allah'a, yaratıcıya inanıyorum" cümlesinin içi boştur. Hz. Muhammesiz din projesi oryantalistlerin dünyaya angaje ettiği tehlikeli bir projedir. "Peygamberinizden vazgeçin" diyorlar, ardından "Kuran-ı Kerim Hz. Muhammed'e indi ondan da vazgeçirin" diyecekler. Bir müddet sonra "Allah'tan da vazgeçin" diyecekler. Gençleri ikaz ediyorum ve gençler bu ikazı dinliyorlar.

"Zor yok, teşvik var"

Hatipoğlu, “Anne-baba çocuğunu zorlayarak ibadet ettirmemeli. Çünkü iman zorlama ile olmaz” ifadesini de kullanarak ebeveynlere şu önerilerde bulundu:

Namazı, orucu, peygamberi tabii ki anlatacaksınız ama bunları anlatırken şefkatli olacaksınız. Çocuğunuza şefkatle muamele edin. Başlarını açan kızlarımız oluyor. Anne-babalar beni telaşla arıyor, "Sakin olun" diyorum. Peygamberimizin metodu kolaylaştır zorlaştırma, sevdir nefret ettirme. Kızlarımız nasıl kapanıyorsa açılabilir de! Kapanırken Allah emrettiği için kapanıyor. Kapalılığın getirdiği bir hassasiyet var. Bazen bu hassasiyette sıkıntı yaşayabiliyorlar. Anlayışla karşılamak, onlarla sohbet etmek gerekir. Başörtünün dinin bir emri olduğunu, bunun da bir imtihan olduğunu söylemek gerekir. Yoksa "Başörtülüler mükemmel, başörtüsüzler mükemmel değil" diyemeyiz. Öyle bir bakış tarzımız yok. Aileler sakin olmalı. Genç kızlarımız sıkıntı yaşıyor olabilir. Sohbet etmeli, yapıcı olmalılar. "Asla açamazsın" demek doğru değil. Çünkü ibadet zorla olmaz. Muhabbet ve sevgiyle olmalı. İslam bu tür konularda toleranslı. Peygamber zorlamıyor, teşvik ediyor. Siz de etrafınızdakilere tebliğ edin ama zorlamayın. Sevgi ortamı oluşturun. Ben bir baba olarak çocuklarım namaz kılmanızı çok isterim, namaz Allah'la sohbettir. Hatta "Ben unutursam bana hatırlatın" demiştim. İlk oruç tuttuklarında onlara hediye almıştım. Babalıktır bu, teşvik edersiniz, sevdirirsiniz. Göreviniz nefret ettirmek değil.

HABERE YORUM KAT