İşte dünyanın en akıllı hayvanları
Hayvanların inanılmaz zekası: 1000 kelime öğrenen köpek Chaser, yunusların av stratejileri ve arıların bilgi paylaşımı. Hayvanların dünyasındaki şaşırtıcı zeka örnekleri.
Hayvanların zekası bazen inanılmaz boyutlara ulaşabiliyor. Bir köpek 1000 kelime öğrenirken, yunuslar türdeşlerine av balıklarını ağızlarına kadar götürüyor ve arılar öğrendikleri bilgileri birbirlerine aktarıyor.
KARGA
Güney Pasifik'te yaşayan ve "qua-quas" olarak bilinen kargalar, inanılmaz problem çözme yetenekleri ile dikkat çekiyor. Yeni Zelanda'daki Auckland Üniversitesi'nde yapılan bir deneyde, yedi vahşi karga, et parçasını bir kapak altından çıkarmak için karmaşık bir bulmacayı ilk denemelerinde çözmeyi başardı. Kargalar, kısa bir çubuğu kullanarak kilitli bir kafesten uzun bir çubuk çıkardı ve ardından bu çubukla eti elde etti. Rekor ise, iki dakikadan kısa sürede bulmacayı çözen Sam adlı kargaya ait.
Başka bir deneyde, kargalar su dolu bir bardakta yüzen bir solucana ulaşmak için taşlar atarak su seviyesini yükseltti. Oxford ve Exeter üniversitelerinden Profesör Christian Rutz, bu davranışların kargaların protein açısından zengin yiyecekler bulmasına ve beyin gelişimlerine katkıda bulunduğunu belirtiyor.
KÖPEK
British Columbia Üniversitesi'nden Psikoloji Profesörü Stanley Coren'e göre, ortalama bir köpeğin zekası iki yaşındaki bir insan çocuğunun zekasıyla eşdeğer. Coren, Border Collie cinsini en zeki köpekler olarak değerlendiriyor, onları ise Poodle, Alman Çoban Köpeği, Golden Retriever ve Dobermanlar takip ediyor.
South Carolina'daki Wofford Koleji'nde araştırmacılar tarafından geliştirilen bir deneyde, Chaser adlı bir Border Collie 1000'den fazla kelime öğrendi. Chaser, yüzlerce oyuncağı ve diğer nesneleri hatasız bir şekilde seçip getirebiliyordu. Her gün yeni oyuncak isimleri öğrenen Chaser, bu isimleri düzenli olarak hatırlayabiliyordu. İlginç bir şekilde, Chaser bu konuda eğitmenlerinden daha iyiydi; eğitmenler oyuncakların isimlerini hatırlamak için üzerlerine yazmak zorunda kalıyordu.
ARI
Arılar, kolektif zekalarıyla bilinirler ve bu zekayı, insanlar gibi karmaşık problemleri çözmek için kullanırlar. Bir arının tek başına çözemediği bir sorun karşısında, diğer arılar kendi deneyimlerini paylaşarak sorunu birlikte çözerler.
Queen Mary Üniversitesi'nde yapılan bir deneyde arılara, bir ödül kazanmak için zor bir görev verildi. Kırmızı bir kolu iterek şekerli su damlası elde edebiliyorlardı. Ancak, araştırmacılar kırmızı kolu engelleyip, suyun yalnızca mavi kolu iterek elde edilebileceği bir düzen kurduklarında, arılardan hiçbiri bu yeni düzeni tek başına keşfedemedi.
Ancak, araştırmacılar birkaç arıya nasıl yapılacağını gösterdikten sonra, bu arılar yeni tekniği sabırla izleyerek öğrendiler. Daha sonra, eğitimli arılar bir grup deneyimsiz arıyla bir araya getirildi. Kısa süre içinde, deneyimsiz arılar da her iki kolu kullanmayı öğrendiler.
Bilim insanları, bu tür birikimli bilgi ediniminin, yani önceki nesillerden öğrenmenin, insan türüne özgü olduğunun düşünüldüğünü vurguluyorlar. Ancak bu deney, arıların da bu yeteneğe sahip olduğunu gösteriyor.
FİL
Filler, yalnızca zeka ve güce sahip değil, aynı zamanda derin bir empati yeteneği ile de tanınırlar. Sadece ölülerinin yasını tutmakla kalmazlar, bazen onların kalıntılarını gömmeye bile çalışırlar.
Filler, sürekli olarak ayrılıp yeniden birleşen büyük sosyal gruplar halinde yaşarlar. Bu gruplar arasındaki iletişimi sürdürmek için, insanlar tarafından duyulamayacak kadar düşük frekansta bir gürleme sesi kullanırlar. Bu ses, filler için hayati öneme sahip olan bir iletişim aracıdır.
Fillerin bu düşük frekanstaki gürlemeleri, karın boşluğunda oluşur ve bacakları boyunca yayılır. Titreşimler, sekiz kilometreden fazla bir mesafeye yayılabilir ve diğer filler tarafından hassas ayak tabanları ile algılanabilir. Bu gürlemeler o kadar güçlüdür ki, toprağı gerçekten titretebilir; ses seviyesi 117 desibele kadar ulaşabilir ki bu, bir motorlu testerenin çıkardığı ses kadar yüksektir.
MAKAK MAYMUNU
Bali'nin ünlü Uluwatu tapınağında, uzun kuyruklu makaklar turistlerin kabusu haline geldi. Şapka, güneş gözlüğü, çanta ve hatta ayakkabı çalan bu kurnaz maymunlar, eşyaların geri verilmesi için fidye talep ediyor. Çoğu zaman bir parça muz ya da portakal dilimi karşılığında ganimetlerini geri veren makaklar, turistleri adeta köşeye sıkıştırıyor.
Ancak sürünün yaşlı üyeleri daha da kurnaz ve açgözlü. Özellikle yüksek değerli akıllı telefonlara odaklanan bu maymunlar, turistlerden büyük fidyeler koparıyor. Bir yaşlı makak, sadece muz teklif edenlere hırlayarak dev bir çikolata barından daha azına razı olmuyor.
Vahşi yaşam film yapımcısı Mike Gunton, "Maymunlar, insanları nasıl sömüreceklerini öğrendi. Bu klasik Darwinci evrim değil, hızlı bir şekilde gerçekleşen kültürel evrim" diye açıklıyor konuyu.
Bali'ye seyahat edecek turistler, makaklara karşı dikkatli olmaları konusunda uyarılıyor.
AHTOPOT
Ahtapotlar, doğanın en zeki canlılarından biri olarak dikkat çekiyor. Bazı ahtapot türleri, kendilerini korumak için hindistancevizi kabuklarını zırh gibi kullanıyor. Üstelik bu yaratıkların dokuz beyni var. Her bir dokunaçta bir beyin ve merkezi bir beyin tüm bilgileri işliyor.
2017'de Avustralya’nın Jervis Körfezi’nde, ahtapotların taşlar, kabuklar ve şişelerden inşa ettiği iki "ahtapot şehri" keşfedildi. Bu yerleşimlere Octopolis ve Octlantis isimleri verildi.
Doğa Tarihi Müzesi'nden Jon Ablett, bir laboratuvarda ahtapotların akvaryumlardan çıkıp diğer tanklardaki balıkları yediğini, ardından kendi tanklarına geri dönüp izleri gizlediğini söyledi.
YUNUS
Florida Keys'in sığ sularında, şişe burunlu yunuslar kurnaz bir avlanma stratejisi kullanıyor. Bir yunus, deniz yatağında dairesel bir hareketle yüzerek kuyruk darbesiyle çamurlu bir halka oluşturuyor. Bu halkanın içinde sıkışan balıklar, panikleyip çamur bariyerinin üzerinden atlamaya çalışıyor, ancak kendilerini bekleyen diğer yunusların ağzına düşüyorlar.
Bu avlanma yöntemi, mükemmel zamanlama ve çeviklik gerektiriyor. Duke Üniversitesi’nden biyolog Andrew Read, bu davranışın, bir yunusun balıkları diğerlerine doğru yönlendirdiği eski bir avlanma taktiğinin uyarlaması olabileceğini öne sürüyor. Ayrıca, bu stratejinin kökenleri, kambur balinaların ‘baloncuk ağı’ tekniğine dayanıyor olabilir. Bu teknikte balinalar, burun deliklerinden hava üfleyerek balık sürülerini şaşırtıyor ve onları sıkı bir top haline getirip yiyorlar.
SIÇAN
Laboratuvar sıçanları, karmaşık labirentlerde yol bulabilme ve kolları çalıştırarak yiyecek elde edebilme yetenekleriyle biliniyor. Ancak Howard Hughes Tıp Enstitüsü'nün yaptığı bir çalışma, bu kemirgenlerin hayal gücüne sahip olduğunu gösterdi.
Sıçanlar, farklı bir ortamda olsalar bile zihinlerinde yerleri canlandırabiliyorlar, bu da bilinç ve hafızaya işaret ediyor. Deneylerde, sıçanların beyin aktiviteleri hipokampus bölgesinde izlendi.
360 derece etkileşimli bir sanal gerçeklik ortamına yerleştirilen sıçanlar, gerçek dünyada aşina oldukları bir mekanda, zihin gücüyle yollarını bulup ödüllere ulaştılar. ,
PAPAĞAN
Bir zamanlar doğa bilimciler, alet kullanmanın sadece insanlara özgü olduğunu düşünüyordu. Ancak şimdi bunun çok uzak bir gerçek olduğunu biliyoruz. Deniz su samurları, midyeleri kırmak için karınlarında dengeledikleri taşları örs olarak kullanır. Dünyanın dört bir yanında martılar, midyeleri kırmak için sert yüzeylere bırakırlar.
Ancak papağanlar, alet kullanma konusunda asıl ustalardır. Avustralya’da Palm Kakaduları, gagalarında tuttukları sopalarla ağaç gövdelerine vurarak kur yapar. 2021’de yapılan bir çalışmada, Goffin Kakadularının üç farklı türde dal kullanarak meyvelerden tohum elde ettikleri gözlemlendi.
Bilim tarihindeki en zeki papağanlardan biri ise N’kisi adında bir Afrika gri papağanıydı. Sahibi Aimee Morgana, N’kisi’nin zihin okuyabildiğini fark ederek biyolog Dr. Rupert Sheldrake ile bir deney tasarladı. 149 kez tekrarlanan testte, Aimee mühürlü bir zarftan bir kart çeker ve üzerinde yazan kelimeyi sessizce düşünürdü. N’kisi, yüzde 15 oranında bu kelimeyi telepatiyle algılar ve tekrarlardı. Örneğin, kartta "sarılmak" yazıyorsa, N’kisi "Sana sarılabilir miyim?" derdi. Bu tesadüfün olasılığı 4,000'de bir olarak hesaplandı.