Steinmeier, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri arasında yükün daha adil bir şekilde dağıtılması için ortak çaba gerektiğini vurguladı.

Steinmeier, son dönemde sığınmacı akınına maruz kalan İtalya'ya Almanya'nın da benzer bir durumla karşı karşıya olduğunu ifade etti. Almanya'ya yapılan iltica başvurularının üçte birinden fazlasının bu yılın ilk yarısında gerçekleştiğini ve ülkenin ayrıca savaştan kaçan bir milyondan fazla Ukraynalıyı barındırdığını hatırlattı.

Alman solunun “AfD’yi bitirme planı” mültecileri çok zor durumda bırakacak

İtalya'da ve Alman kentlerinde yükselen yardım çağrılarını ciddiye aldığını belirten Steinmeier, "Adil yük dağılımı" gerekliliğini vurguladı. Almanya, Dublin Prosedürü çerçevesinde sığınmacıları geri kabule yanaşmadığı için İtalya'dan gönüllü sığınmacı alımını Ağustos ayında durdurmuştu. Ancak Steinmeier, Almanya'nın gönüllü dayanışma mekanizması kapsamında İtalya'dan binden fazla sığınmacıyı kabul ettiğini hatırlattı.

Steinmeier, Avrupa'ya gelen sığınmacı sayısının azaltılması ve yükün taşınabilir sınırlar içinde kalması için tüm AB ülkelerinin işbirliği yapması gerektiğini vurgulayarak AB sınırlarında daha sıkı kontrol ve gözetimin ve AB üyeleri arasında daha adil bir yük dağılımının önemine dikkat çekti.

Alman köyünün sokakları, Somalili gencin taşkınlıkları yüzünden bomboş kaldı!

İtalya'ya bu yıl gelen sığınmacı sayısının 130 bini aştığını belirten verilere göre, Lampedusa adasına sadece Pazartesi günü 8 bin 500 kişi ulaştı. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, AB ülkelerini İtalya'ya gelen sığınmacıları kabul etmeye çağırmıştı. Ancak Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, Fransa'nın Lampedusa'dan doğrudan sığınmacı kabul etmeyeceğini ve sığınmacıların ülkelerine geri gönderilmesine yardımcı olmaya hazır olduklarını açıkladı.