'Sosyal medyayı gerçek hayatın bir uzantısı'

'Sosyal medyayı gerçek hayatın bir uzantısı'

Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi akademisyenlerinin yaptığı araştırmaya göre, gündelik hayatta yaşananlar sosyal medyaya yansıtılıyor.

İZMİR - Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi akademisyenlerinin, sosyal medya ağı Facebook kullanıcılarının arkadaşlıktan çıkarma gerekçelerine yönelik, Türkiye'nin dört yanından 426 kişiyle yaptığı ankette, gündelik hayatta yaşananların sosyal medyaya da yansıtıldığı sonucu çıktı. 

Ankete katılanların yüzde 86.6'sı aldatıldığını, kandırıldığını ve ihanete uğradığını düşündüğünde, yüzde 81.6'sı ise hal, hareket ve tarzını beğenmediği kişileri sosyal medyada arkadaşlıktan çıkardığını belirtti. Doç.Dr. Ferah Onat, "Sosyal medyayı gerçek hayatın bir uzantısı olarak algılıyoruz. Gerçek hayattaki tepki ve davranışlarımızı sosyal ağlarda da devam ettiriyoruz" dedi.

5e302b36017afe565152a3fca5549a9b.jpg


İzmir'deki Yaşar Üniversitesi'nin İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü akademisyenleri Doç.Dr. Ferah Onat, Dr. Göker Gülay ve Dr. Melike Uluçay, dünyada 1.79 milyar, Türkiye'de ise, 42 milyonun üzerinde aylık aktif kullanıcısı bulunan sosyal medya ağı Facebook'un ülkemizdeki kullanıcılarının, 'arkadaşlıktan çıkarma veya takibi bırakma nedenlerini' araştırdı. 

Türkiye'nin dört yanından, çeşitli yaş gruplarından 426 kişiye anket yapan akademisyenler, çevrim içi ve dışı ortamda hangi ileti ya da davranışlardan rahatsız olunarak hareket edildiğini tespit etmeye çalıştı. Kendisini yeren ya da aşağılayan içerikleri paylaşanları arkadaşlıktan çıkaran ya da takibi bırakanlar yüzde 86.6, ırkçı söylemlerde bulunanları çıkaranlar yüzde 84.4, başka kişileri aşağılayan, rahatsız edici paylaşımlar yapan ya da hakaret edenleri çıkaranlar yüzde 83.4 oldu. 

Ankete katılanların yüzde 80.1'i kadınları ya da erkekleri aşağılayan, ayrımcılık yapan, cinsiyetçi söylemde bulunanları çıkardığını, yüzde 77.5'i flört etme amacıyla iletişim kurma çabasında bulunanları çıkardığını belirtti. Bu konularda kadınların erkeklere oranla daha hassas oldukları da ortaya çıktı. 

 

"Diğer ülkelerden farklı düşünüyoruz"

Anket sonuçlarını, daha önce Almanya ve ABD'de yapılan benzer çalışmalarla karşılaştıran akademisyenler, şöyle devam etti:

"Sonuçları incelediğimizde, ülkemizde siyasal görüş farklılıkları, arkadaşlıktan çıkarma için önemli sebep olarak görülüyor. Katılımcıların yüzde 50'den fazlası bu yönde görüş belirtmiş. Daha önce ülkemizde yapılan çalışmalarla benzer sonuç ortaya çıktı. Almanya ve ABD'deki çalışmalarda ise, oranlar düşük. O ülkelerde yüzde 12-13 civarında bir oran çıkmış. Anketimizin sonuçlarına göre; ülkemizde, dinsel farklılıklar, dini görüş ayrılıkları, farklı bir dinle ilgili paylaşımlar ise arkadaşlıktan çıkarma ya da takibi bırakma için etkili değil. Katılımcıların yalnızca yüzde 27.9'u bunların etkili olduğunu düşündüğünü belirtmiş. Diğer ülkelerdeki çalışmalarda sık paylaşımda bulunmak ciddi bir arkadaşlıktan çıkarma ya da takibi bırakma sebebiyken Türkiye'de bu durum farklılık gösteriyor. Ülkemizde oran yüzde 24.7 iken Almanya ve ABD'de yüzde 50'nin üzerinde."

 

Gündelik hayat sosyal medyadaki tavrı etkiliyor

Çevrim dışı sebepler olarak değerlendirilen gündelik hayattaki gelişmelerin sosyal medyada arkadaşlıktan çıkarma ya da takibi bırakmada büyük etkisi olduğu da araştırmada ortaya çıktı. Günlük yaşamdaki ilişkilerdeki sorunlara verilen olağan tepkilerin sosyal medyada da sürdürüldüğü belirlendi. Aldatıldığını, kandırıldığını ve ihanete uğradığını düşünme yüzde 86.6, birinden hoşlanmamak ya da antipatik bulmak yüzde 81, birinin hal hareket tarzını beğenmeme yüzde 81.6, kişilik veya şahsiyet olarak birini beğenmeme 77.4, tartışmak, kavga etmek yüzde 74, boşanma ya da duygusal ilişkinin sona ermesinin de yüzde 64.5 oranlarında karar vermede etkili olduğu tespit edildi. 

Onat: Kırmızı çizgiler var

Doç.Dr. Ferah Onat, "Rencide edilmek, aşağılanma ve hakarete uğramak bizim kırmızı çizgimiz. Flört amacıyla arkadaşlık çabasından rahatsızlık duyma, ırkçı ve cinsiyetçi söylem konusunda da hassas bir yapımız var. Bunda, sosyal medyayı kullanan, içerik üreten büyük bir kesimin eğitim seviyesi olarak yüksek olmasının etkileri büyük. Sosyal medyayı gerçek hayatın bir uzantısı olarak algılıyoruz. Gerçek hayattaki tepki ve davranışlarımızı sosyal ağlarda da devam ettiriyoruz" diye konuştu.

                                 b64788bd72aded82727297a74ff26249.jpg

HABERE YORUM KAT