Koronavirüs pandemisinin etkileriyle başlayan ve ardından KDV artışı ve enerji kriziyle derinleşen gastronomi krizi, Almanya'da yeme-içme alışkanlıklarını kökten değiştiriyor. Restoran ve barlardaki fiyat artışları, tüketicileri evde yemek yapmaya yönlendirirken, sektördeki işletmeler zorlu bir mücadele içerisinde.

Münih'ten başlayarak tüm Almanya genelinde, yeme-içme sektörü önemli bir çıkmazın içine sürükleniyor. Yılbaşından itibaren yüzde 7'den yüzde 19'a yükselen KDV oranları, işletmelerin maliyetlerini artırırken, cirolarını düşürüyor. Bu durum, restoran ve barların fiyatlarını artırmaya zorlayarak, tüketicilerin dışarıda yemek yeme alışkanlıklarını değiştiriyor.

DIŞARIDA YEMEK YEME ALIŞKANLIĞI AZALIYOR

Gastronomi sektöründeki kriz, en belirgin şekilde tüketicilerin davranışlarına yansıyor. Artan fiyatlar, Almanların dışarıda yemek yeme alışkanlıklarını azaltıyor ve evde yemek yapma eğilimini güçlendiriyor. Birçok Alman, restoranlardaki fiyat artışlarından kaçınmak ve bütçelerini korumak için evde yemek yemeyi tercih ediyor.

Bu değişim, özellikle kırsal bölgelerdeki işletmeleri derinden etkiliyor. Yüksek KDV oranları ve artan maliyetler, işletmelerin zor bir dönemden geçmesine neden olurken, bazıları kapılarını kapatmak zorunda kalıyor.

Gastronomi sektöründeki kriz, tüketicilerin yanı sıra işletmeleri de etkiliyor. Artan maliyetler, işletmelerin karlılığını azaltırken, bazıları fiyat artışlarına rağmen müşteri çekmekte zorlanıyor.

Tüketicilerin evde yemek yapma eğiliminin artmasıyla birlikte, marketlerde gıda satışlarında artış gözleniyor. Evde yemek yapma kültürü, Almanya genelinde yaygınlaşarak, gastronomi sektöründeki krizin etkilerini hafifletmeye çalışıyor.

Ancak, gastronomi sektöründeki kriz hala devam ediyor ve işletmelerin zorlu bir mücadele vermesine neden oluyor. Sektörün geleceği belirsizliğini korurken, tüketicilerin değişen alışkanlıkları, gastronomi sektöründe köklü değişikliklere yol açabilir.

ARTI49