Sadece Dünya Şampiyonası’nda Güney Kore-Almanya karşılaşmasının üzerinden iki yıl geçmedi aynı zamanda toplumsal ve politik tartışmalara yol açan Özil vakasının üzerinden de tam iki yıl geçti. O dönemde Almanya iki büyük hayal kırıklığı yaşadı. Dünya Şampiyonu olarak rakipsizliği ve ülke olarak uyum konusunda yenilmezliği ile ilgili hayaller 2018 yılında un ufak oldu. 

Almanya'nın önde gelen gazetelerinden muhafazakâr eğilimli Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) konuya ilişkin Michael Horeni imzalı ilginç bir haber-analiz yayımladı. Buna göre, Alman futbolunun bu çifte hayal kırıklığından bir şey öğrenip öğrenmediği henüz kesin olarak söylenemez. Spor açısından Avrupa Şampiyonası ile birlikte durumu bir yıl ertelenmiş olsa da  sosyopolitik açıdan bakıldığında Alman Futbol Federasyonu (DFB) “Özil vakasını” ya da travmasının tümüyle bastırdı. Analizde, DFB'nin buna karşılık toplumu güçlendiren bir etken olan çeşitliliği futbol sahasında güçlü ve yetkin bir şekilde sürdürdüğü kanısına tutunmaya devam ettiğine dikkat çekildi. 

“Söz konusu sorun hâlâ çözülemediğinden, bu vaka Alman futbolu imajında, milli takımın ve DFB'nin itibarının ve kimliğinin kaybında önemli ölçüde katkıda bulunan bir karanlık bir gölge olarak varlığını sürdürüyor” görüşü savunulan yazıda, vakanın özellikle Türk, Arap ve dolayısıyla Müslüman kökenli futbolcular arasında etkisini sürdürdüğü hatırlatıldı. 

Değerlendirmeye göre, Almanya'nın en büyük futbolculardan biri olan Mesut Özil bu ülkede unutulup gitmiş bulunuyor ve artık “sanki Özil hiç Almanya’da yaşamamış gibi”dir...

+49 – BERLİN