"Kar ve Ayı" 59. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde yarışıyor

"Kar ve Ayı" 59. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde yarışıyor

TRT ortak yapımı, Selcen Ergun'un ilk uzun metraj filmi "Kar ve Ayı", 59. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'nda yarışıyor.

Başrolünde başarılı oyuncu Merve Dizdar'ın yer aldığı filmin oyuncu kadrosu Saygın Soysal, Asiye Dinçsoy, Erkan Bektaş, Derya Pınar Ak, Muttalip Müjdeci ve Onur Gürçay'dan oluşuyor.

Senaryosunda Yeşim Aslan'la birlikte imzası bulunan filmin yönetmeni Selcen Ergun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk filmiyle bu festivalde yer almaktan ötürü mutluluğunu dile getirerek, "Burada evimde gibi hissediyorum. Filmler izlediğimiz, dostlarımızla buluştuğumuz bir platformdu zaten." dedi.

Ergun, film ekibinde kadın ağırlıklı bir görünümün özel bir nedeni olmadığını belirterek, "Aslında sadece işinde iyi olan insanlarla çalışmak üzerine bir tercihti. Özellikle kadınlar olsun diye değil de işinde çok iyi olan kadınlar yer almış oldu. Filmin çekim süreci de çok zorlu koşullarda geçtiği için kadınlar çoğu zaman daha disiplinli olabiliyor, o da avantajımız oldu." diye konuştu.

"Cevap veren değil soru soran filmler yapmak istiyorum"

Filmin hikayesinin oluşumunda kendi duygu durumunun etkili olduğuna işaret eden yönetmen, "Nerede olduğunu tam bilmediğimiz bir kasabanın o küçük evreninde genç bir hemşirenin atıldığı ve içerisinde var olduğu bir durumu izliyoruz. Sevdiğim sinema türü cevaplar veren değil de daha çok sorular soran filmler. O yüzden filmlerde yapmak istediğim, kafamdaki soruları, o dönemki endişe ve kaygılarımı biraz irdelemek." ifadelerini kullandı.

Selcen Ergun, festivallerde benzer temaların ve anlatım dillerinin çoğalmaya başladığı yönünde eleştirilere dair ise şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bence bu biraz da zamanın ruhuyla ilgili bir şey. Filmdeki hemşire karakterinin yerine kendimi koydum, bir yere atanmışım ve bitmeyen bir kışın yaşandığı bölgede gitmekle kalmak arasındayım. Böyle çetrefilli duyguları hissederek yazdım galiba. Diğer senarist ve yönetmen arkadaşlarım da benzer duygulara sahipler ki benzer işler çıkarmışlar. Hadi bir taşra hikayesi yazayım diye yola çıkmadım. Kendi içerisine kapanan bir dünyaydı, o da böyle bir mekanda anlatılabilirdi sanırım."

Filmin çok uluslu ortak yapısına da değinen Ergun, "Hikayesi itibarıyla uluslararası olabileceğini düşünüyordum. Ama çok da çetrefilli bir yol olduğunu öğrendim açıkçası. Süreçler biraz daha uzuyor ve fonlara başvurmak vesaire emek istiyor. Ama onun da şöyle bir avantajı var, senaryo sürecinde daha fazla geliştirme fırsatın oluyor." diye konuştu.

"Mekanın zorluğunun verdiği ruh hali biraz filme yansımış olabilir"

Filmde genç hemşire "Aslı" karakterini canlandıran Merve Dizdar ise yapımın zorlu çekim sürecinden bahsederek, "Tüm ekip için zordu açıkçası, yollar kapanabiliyor, otelden çıkamadığımız günler oldu. Çok tepede bir yerdi çünkü. Ama bazen de bir oyuncu olarak o zor şartları da kullanabiliyorsunuz. Mekanın zorluğunun verdiği ruh hali biraz filme yansımış olabilir. Her şey birdi, hava koşulları, duygu durumumuz, görüntü..." dedi.

Dizdar, filmde oyuncuların benzer düzlemde performans gösterdiklerini dile getirerek, "Aslında bu yönetmenimizin bir başarısıdır. Çünkü oyuncular bin bir çeşit de oynayabilir. Yönetmenimize fazlasıyla inandığımız için rahattık. İletişim konusunda birbirimizi besledik diyebilirim." şeklinde konuştu.

"Filmin izleyiciyle buluşmasını dört gözle bekliyorum"

Oyuncu Ezgi Mola'nın da filmin ortak yapımcıları arasında yer aldığını sonradan öğrendiğini aktaran Dizdar, "Hatta 'Kar ve Ayı'yı çektikten çok sonra 'Masumlar Apartmanı'nda birlikte çalıştık Ezgi'yle. Film yapmak gerçekten çok maliyetli bir iş, o yüzden destekleri çok değerli." değerlendirmesinde bulundu.

Merve Dizdar, filmin festival yolcuğunu tamamladıktan sonra seyirciyle buluşmasını dört gözle beklediğini söyleyerek, "Herkese ulaşmasını çok isterim, bu konuda çok heyecanlıyım. Basın toplantısında da Antalya seyircisinden çok güzel tepkiler geldi." dedi.

Filmin konusu özetle şöyle:

"Karlarla kaplı, uzak bir kasabada kış uykusundan erken uyanan, çevredeki hayvanları telef eden ayı hikayeleri kulaktan kulağa yayılmış. Uyanan ayıları kimse gerçekten görmemiş olsa da yakında kasabaya da gelecekleri korkusu herkesi sarmış. Genç hemşire Aslı, mecburi hizmet için buraya yeni atanmıştır. Jandarmanın en büyük derdinin karakola dadanan yarasalar olduğu bu küçük kasabada, bir gece ansızın ortadan kaybolan bir adam türlü dedikoduların yayılmasına neden olur. Aslı kendisini, adım adım su yüzüne çıkan erk ilişkilerinin, sır ortaklıklarının ve kuşkuların ortasında bulur."

Artı49
Fotoğraf:AA

HABERE YORUM KAT