İslam kadına değer verir

İslam kadına değer verir

EMEL ASLAN - İslam ahlakına uyan, Allah’ın Kuran’da bildirdiği yolu izleyen insanlar kadın olsun erkek olsun, her konuda refaha ulaşırlar. Ancak din ahlakının...

EMEL ASLAN - İslam ahlakına uyan, Allah’ın Kuran’da bildirdiği yolu izleyen insanlar kadın olsun erkek olsun, her konuda refaha ulaşırlar. Ancak din ahlakının yaşanmadığı toplumlarda bazı kadınlar sözde ikinci sınıf insan gibi değersiz görülmekte, fikirlerine değer verilmemekte, iffetli olmak için bakımsız görünmeleri, kalitesiz davranışlar sergilemeleri gerektiği yönünde baskı altına alınmaktadırlar. Bu kişilere göre “Müslümanım” diyen bir kadının bakımlı, neşeli, kendine güvenli, modern, iyi giyimli ve kültürlü olması mümkün değildir. Bu görünümde olan bir kadının Kuran’ı eline alması, ayetleri okuması Allah’ı anması en büyük tepki konusudur. Bu kişiler modern bir kadının Allah’ı anmasını, Allah’ın ayetlerini okumasını ve Allah’ın emri olan sevgi ve şefkati anlatmasını sırf bir kadın olduğu ve Müslümanım dediği için kendilerince yasaklarlar. Tarih boyunca kadını kendilerince bu şekilde değersiz gören bir topluma diğer toplumlar da değer vermemiştir. Kadınlara yönelik bazı İslami çevrelerde gelişen bu yanlış ahlak yapısı, İslam karşıtı çevrelerin de kullandıkları bir bahane olmuştur. Oysa bu bakış açısının İslam ile bir alakası yoktur. Nefretin, saldırıların, intihar eylemlerinin, öfkenin, Musevi ve Hristiyan karşıtlığının İslam ahlakı ile bir alakası olmadığı gibi, öfkeli, pejmurde, kültürsüz ve kalitesiz insanların, kadını kendilerince aşağılayıp sözde ikinci sınıf vatandaş olarak göstermeye çalışan görüntünün de gerçek İslam ile hiçbir ilgisi yoktur. İslam’ın anlatıldığı Kuran’da yeri olmayan bu görüntünün kaynağı bağnaz zihniyettir. Yobazlık, Allah’ın Kuran’da bildirdiği ve Peygamberimiz (s.a.v.)’in yaşadığı İslam’dan çok farklı bir anlayışı din gibi göstermeye çalışan bir sistemdir. İslam dini sevgiyi, dostluğu, kardeşliği, neşeyi, estetiğe, sanata ve bilime önem vermeyi, kadına hak ettiği değeri göstermeyi, affedici olmayı kısaca güzel olan her şeyi emreder. Yobazlık ise, hurafelerle ve bidatlarla dolu bambaşka bir din ortaya koyar. Sevginin olmadığı, nefretin ve öfkenin hakim olduğu, temizliğe, sanata ve bilime karşı olan, neşenin ve güzelliklerin yasaklandığı, kadınlara ve çocuklara amansız bir öfke duyulan bu sistem, şeytanın insanları din ahlakından uzaklaştırmak için meydana getirdiği bir beladır. Bazı yobaz kesimlerin telkin etmeye çalıştığı kadın düşmanlığı ve kadına değer vermeme anlayışı ise asla Kuran’da yer almaz. Kadınların baskı sonucu yaşadıkları tüm bu sıkıntıların tek çözümü ve kadınların toplum içinde hak ettikleri saygıyı görmelerinin yolu ise Rabbimiz’in insanları karanlıklardan nura çıkarmak için Peygamberimiz (s.a.v.)’e vahyettiği Kuran’da bildirilen ahlakın yaşanmasıdır. Allah, Kuran ile insanlara ‘şan ve şereflerinin getirildiğini’ bildirmektedir: Eğer hak, onların heva (istek ve tutku)larına uyacak olsaydı hiç tartışmasız, gökler, yer ve bunların içinde olan herkes (ve her şey) bozulmaya uğrardı. Hayır, biz onlara kendi şan ve şeref (zikir)lerini getirmiş bulunuyoruz, fakat onlar kendi zikirlerinden yüz çeviriyorlar. Müminun Suresi, 71 Gerçek Kuran ahlakının hakim olması ile kadınlar da Allah’ın kendilerine verdiği üstün değeri yaşamaya başlayacaklardır. Allah mutlaka hakkın batılı yok edeceğini şöyle bildirmiştir: “De ki; 'Hak geldi, batıl yok oldu. Hiç şüphesiz batıl yok olucudur'” İsra Suresi, 81

HABERE YORUM KAT