İngiliz bakanın gafı Avrupa’yı sarstı: İngiltere’yi dünyaya kapatan adam

İngiliz bakanın gafı Avrupa’yı sarstı: İngiltere’yi dünyaya kapatan adam

İngiltere Sağlık Bakanı Matt Hancock’un, salgınla ilgili söylediği sözler, uluslararası krize dönüştü. İngiltere’ye geçiş yollarını kapatan ülkeler, Noel haftasında ulaşım, seyahat ve nakliye hizmetlerinin durmasına neden oldu.

Birleşik Krallık’ta her geçen gün daha da artan Covid-19 vakaları üzerine  hükümet, “olağanüstü” önlemler almaya devam ediyor. 2 Aralık’ta biten “ulusal karantina”nın ardından 3 Aralık’ta başlayan “Tier” sisteminde hükümet, ilk üç haftanın değerlendirmesini yaptığında  yeni yöntemler ve yeni önlemler geliştirmek zorunda kaldı. 

Bugüne kadar sadece üç kademeli olan Tier sistemine yeni bir kademe daha ekleyen hükümet, “Tier 4” sisteminin başlayacağını duyurdu.Ulusal karantina kurallarından daha da sıkı önlemleri içeren Tier 4 sistemi başkent Londra ve çevresi de dahil olmak üzere ülkenin önemli bir bölümünde uygulanmaya başlandı. Bu uygulamaya geçilmesine neden olan gelişme ise Londra ve çevresinde virüsün yayılma hızında önceki dönemlere göre olağanüstü bir hız olduğunun gözlemlenmesiydi. Dolayısıyla, önlem amaçlı daha da sıkı kurallar uygulanması sağduyulu bir karar olarak yorumlanırken Sağlık Bakanı’nın, 20 Aralık pazar sabahı BBC ekranlarında Andrew Marr ile yaptığı söyleşideki sözleri uluslararası krizin başlamasına neden oldu.

İNGİLTERE’YE KIRMIZI KART

Sürekli olarak mutasyona uğradığı pandeminin başından beri bilinen virüsün sanki bilinmeyen ve kontrol dışı bir mutasyonu ile karşı karşıya kalınmış gibi bir durum yansıtan Hancock, salgını kontrol altına alamadıklarını söyledi. İşte ne olduysa o anda oldu, çünkü bir sağlık bakanının böyle söylemesi durumun çok çok daha vahim olduğuna hatta kamuoyundan bazı daha önemli noktaların bile gizlendiğine işaret olarak kabul edildi. 

Bu açıklamanın üstünden birkaç saat geçmişti ki ülkeler birer ikişer İngiltere’den yapılacak seyahatlere ve nakliye araçlarına sınırlarını kapattılar.

Oysa virüsün bu mutasyonu yeni bir durum değildi. Londra ve çevresindeki vakalarda virüsün yayılma hızının eskiye oranla yüzde 70 arttığı tespit edilerek, bunun nedeninin eylül ayındaki mutasyonlu form olabileceği gösterildi. Aslında ortada somut hiçbir kanıt yoktu, sadece ihtimaller konuşuluyordu.

Durum böyle iken, Johnson hükümetinin sağlık bakanının bu şekilde konuşması panik havası yarattı. Meselenin arkasında yatan gerçeklerin başka olduğu siyaset kulislerinde konuşulmaya başlandı. Hükümetin aralık ayı başında halka “Christmas” dönemi için verdiği sözleri  yerine getirememesine bahane üretmek için, virüsün sanki kontrol dışı yeni bir mutasyonu varmış havası yaratıldığı ve bu sayede muhalefet partisinin eleştirilerinin püskürtüldüğü söylenmeye başlandı. Böylece Boris Johnson’ın, halkın gözünde "kahraman ve halkını düşünen" imaj sağlamayı hesapladığı belirtildi, ancak durum hiç de öyle olmadı. Hükümetin, Sağlık Bakanı’nı aracı kılarak ekranlardan duyurduğu  bahane İngiltere’ye pahalıya mal oldu ve ülkeler birer ikişer sınırlarını kapatmaya başladılar.

Hancock bir gafla mı o sözleri söyledi, yoksa iktidar partisinin plânlı bir taktiğinin icra edicisi miydi bilinmez ama durumun uluslarası bir krize dönüştüğü kesin.

OYNANAN TİYATRO

Yetkililerin, ısrarla ve katiyetle herkesin evinde kalmasını, Christmas kutlamalarının kesinlikle yapılmamasını söylemeleri, anlaşılır ve kabul edilir iken, üç hafta önceki söylemlerden bir hayli farklı bir ton kullanılması, muhalefet partisi “Labour”ın hükümete karşı uyguladığı baskının sonucu olarak yorumlanıyor.

Hancock’un, BBC ekranlarında canlı yayında yaptığı dramatize edilmiş konuşması, bilim çevreleri kadar halktan ve medyadan da tepki aldı. Onlarca ülkenin birbiri peşi sıra İngiltere’ye karşı koyduğu yasaklar ülkede adeta hayatın kilitlenmesine neden oldu. İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana sınırlarını İngiltere’ye kapatmamış olan Fransa’nın bile bu tutuma girmesi bardağı taşıran son nokta oldu. Hükümetin, bugün COBRA (Cabinet Office Briefing) Toplantısı yapıp yeni kararlar alması ve   aksiyona geçmesi bekleniyor.

AŞIYLA İLGİLİ DURUM GÖZLEMLENECEK

Virüsün eylül ayındaki mutasyonu karşısında aşının etkin olup olmayacağı konusunda ise kesin bir bilgi verilemiyor çünkü gidişatın gözlemlenmesi  gerekiyor. Birleşik Krallık’ta aşılanan kişi sayısının 350 bin kişiyi bulması ve yıl bitene kadar 1 milyon kişinin aşılanmış olması hedefleniyor. Aşının her bireye iki doz olarak yapılması ve dozların arasında da 21 gün olması gerektiği için henüz gerekli verilere ulaşılabilmiş değil, ancak bilim çevreleri geliştirilen aşıların bağışıklık sistemine kalkan etkisi yarattığı için virüs ne kadar mutasyona uğrarsa uğrasın etkin olacağı yönünde görüşler hâkim.

Sonuç olarak, olağanüstü bir durum değil, ancak her zamanki kritik durum aynı seyirde yaşanmaya devam ediyor ve İngiltere Sağlık Bakanı’nın “kontrolsüz”  ya da “taktiksel” sözleri yüzünden büyük bir uluslararası ulaşım sıkıntısı yaşanıyor.

GÖZDE SAPANLI – BİRMİNGHAM

HABERE YORUM KAT