Hanau saldırganının babası Hans-Gerd R. hakkında devam eden davada, savcılık, müdahil taraf ve savunma avukatları neredeyse tüm ceza seçeneklerini gözden geçirdi. Hans-Gerd R.'ye yöneltilen suçlamalar arasında Şiddet Koruma Yasası'na aykırılık, hakaret, tehdit ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik gibi çeşitli iddialar bulunuyor.

Davanın sıradan olmadığı konusunda avukatlar hemfikir. Sanık, duruşmalarda sadece bir kez mahkeme salonunda bulunabildi ve o da polisler tarafından salona zorla getirilerek, yerde yatarak duruşmayı takip etti. Savcı Martin Links, sanığın bu davranışını "özel bir kişilik yapısı" olarak tanımladı.

Hanau kurbanlarının anısına yapılan esere ırkçı saldırı

Hanau katliamının yıl dönümünde sokaklar doldu taştı: "Sizi unutmayacağız"

"Bunu biliyordu, provoke etmek istedi"

Hans-Gerd R.'ye yöneltilen suçlamalar, 19 Şubat 2020’de Hanau'da gerçekleşen terör saldırısına dayanıyor. O gece, R.'nin oğlu dokuz göçmen kökenli kişiyi öldürdü, ardından aile evinde hasta annesini ve kendisini vurdu. Ertesi sabah polis özel kuvvetleri evi bastı. R., daha sonra bu polisleri "terör birliği" olarak nitelendirerek hakaret suçlamasına neden oldu. R., ayrıca Hanau Belediye Başkanı Claus Kaminsky'yi de hakaret etmekle suçlanıyor. En önemlisi, R., saldırıda hayatını kaybeden bir kurbanın ailesiyle de sürekli sorun yaşadı. Mahkemenin 30 metreden fazla yaklaşmama kararına 16 kez uymadığı iddia ediliyor. Savcı Links, "Bunu biliyordu, provoke etmek istedi," dedi. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçlaması ise R.'nin, saldırı mağduru bir aileye gönderdiği ve göçmen kökenlilerin Alman halkının bir parçası olmadığını iddia ettiği bir mektuba dayanıyor. Links, bu ifadelerin Nazi dönemindeki "Ari belgesi"ni hatırlattığını söyledi.

Savcı, R.'nin akıl sağlığının yerinde olduğuna inanıyor, ancak sanığın, eşinin, oğlunun ve saldırının diğer dokuz kurbanının gizli bir istihbarat servisi tarafından öldürüldüğüne dair bir sanrısı olduğunu belirtti. Bu sanrıya rağmen R.'nin yasaları çiğnediğini bildiğini savunan Links, sanık için 450 gün boyunca günde 60 Euro olmak üzere toplam 27.000 Euro para cezası talep etti.

Müdahil avukat en az 1,5 yıl hapis talep ediyor

Müdahil tarafın avukatı Markus Künzel, bu para cezasını yeterli bulmadı. Künzel, R.'nin hiçbir zaman fiziksel şiddet uygulamamasının bir avantaj olmaması gerektiğini belirtti ve tehdit ile Şiddet Koruma Yasası'na aykırılığın da şiddet olarak değerlendirilmesi gerektiğini savundu. Künzel, R.'yi "saldırganın zihinsel babası" olarak nitelendirerek, onun ırkçı ideolojilerini oğluna aşıladığını iddia etti ve en az bir buçuk yıl hapis cezası verilmesini istedi.

Savunma avukatı beraat talep etti

R.'nin zorunlu savunma avukatı Johannes Hock ise beraat talep etti. Hock, R.'nin saldırı gecesinin etkisiyle travma geçirdiğini savundu. Polisler, R.'nin evine baskın yaptıktan sonra, R.'nin eşi ve oğlunun ölümünü henüz kavrayamadığını belirtmişti. Hock, ayrıca belediye başkanına yönelik hakaretlerin de bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini savundu. Hock, R.'nin yazdığı mektubun halkı kin ve düşmanlığa tahrik içermediğini, çünkü göçmen kökenlilerin var olma hakkını reddetmediğini öne sürdü.

Hanau Mahkemesi Başkanı Yargıç Clementine Englert, davanın zorlu olduğunu kabul etti ve tüm argümanları dikkatlice değerlendireceğini belirtti. Karar Perşembe günü açıklanacak, ancak yargıç Englert, bu kararın davayı tamamen sonlandırmayacağını düşünüyor. Daha önceki bir duruşmada, bir sonraki aşamada başka bir mahkemede dava açılmasını beklediğini söylemişti.