Türkiye'de hapis cezası verilen ve can güvenliği nedeniyle Almanya'ya sığınan gazeteci Can Dündar, seçim sonuçları hakkında konuştu.

Dündar, Türkiye'nin sürprizlerle dolu bir ülke olduğunu ve Erdoğan'ın beş yıl boyunca görevde kalabileceğine inanmadığını ekledi.

Almanya'da oy kullanma hakkına sahip olan Türk seçmenlerin yaklaşık olarak üçte ikisinin Erdoğan'a destek verdiği belirtilerek, Dündar'a bu durumu nasıl değerlendirdiği soruldu. Dündar, diasporada yaşayan insanların genellikle muhafazakar eğilimli olduğunu ve bu durumun sürpriz olmadığını ifade etti. Ayrıca, Almanya'da yaşayan Türk toplumunun dışlanmışlık hissiyle karşı karşıya olduğunu ve popülist liderlerin onlara ihtiyaç duydukları kimliği sunduğunu belirtti. Ancak, daha da şaşırtıcı olanın, Alman hükümetinin yeniden seçilen Cumhurbaşkanına davetiyesi olduğunu ifade etti.

Dündar, Almanya'da yaşayan Türk toplumunun sorumluluğundan bahsederek, Alman-Türk topluluğunun çoğunlukla Erdoğan'ın rakiplerini ihanetçi olarak gördüğünü ve bu durumun derin bir kutuplaşmaya neden olduğunu dile getirdi. Ancak, suçun Erdoğan'a ait olduğunu ve Almanya'nın bu düşmanlığı yatıştırmak için bir politika geliştirmesi gerektiğini vurguladı.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun aşırı sağcılarla işbirliği yapmaya başlamasına ilişkin bir soru üzerine Dündar, bu seçimin sıradan bir seçim olmadığını ve tüm güçlerin Erdoğan'a karşı birleşmesi gerektiğini ifade etti.

Röportajın devamında, Erdoğan hükümetinin Türk kadınları üzerindeki etkisine değinildi. Dündar, bölgede direnç gösteren kadınların olduğunu ve AKP'nin onları sindirmenin kolay olmayacağını belirtti.

Almanya'nın Türkiye politikasında değişiklikler çağrısında bulunan Tarım Bakanı Cem Özdemir'in sözleriyle ilgili olarak, Dündar, Almanya'nın bu konuda geç kaldığını ifade etti. Türkiye'nin siyasi İslam tarafından demokrasisinin baltalandığına dikkat çekti ve Almanya'nın aynı hatayı tekrarlamamasını umut etti.

Röportajda Alman federal hükümetinin Erdoğan'ın seçim zaferini kutlamasına ve onu Berlin'e davet etmesine de değinildi. Dündar, federal hükümetin Türkiye'de otoritarizme karşı direnen 25 milyon Türk seçmenin iradesini görmezden geldiğini belirtti. Batılı hükümetlerin çıkarları uğruna prensiplerinden vazgeçtiğini görmekten üzüntü duyduğunu ifade etti. Ancak, Türkiye'de demokrasi için mücadele edenlerin yanında duran Alman halkının umut verici olduğunu vurguladı.

Son olarak, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik müzakerelerinin sonlandırılıp sonlandırılmaması gerektiği soruldu. Dündar, Türkiye'yi hala Avrupa ailesinin bir parçası olarak görmek istediğini ifade etti. Avrupa Konseyi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi Avrupa kurumlarının, Türk hükümetini imzaladığı sözleşmelere uymaya zorlaması gerektiğini söyledi.

ARTI49