FETÖ’nün kapatılan Sızıntı dergisinin yerine "Çağlayan" isimli dergi 2017 yılında yurtdışında yayınlanmaya başladı.

Sızıntı, bir dönem Cemaat'in en yaygın yayını olan dergi, örgütün sembollerinden biriydi.

Sızıntı'nın yerine çıkan Çağlayan dergisi sosyal medyada eski ismine atıfla şöyle duyuruldu:

"'Sızıntı'' umman oldu,

Can içinde can oldu,

Lütfeyledi Yaradan,

Coştu 'Çağlayan' oldu"

İşte derginin 2017'deki ilk kapağı:

Artı49 olarak, FETÖ’nün Çağlayan dergisinin 2024 Ocak ayı kapağını inceledik.

FETÖ’nün dergi kapağında şu mesaj yer alıyor: “Muallim, sırlar âleminin aşılmaz şâhikalarından, sızıp sızıp bize gelen manâların tercümanı ve varlık âlemindeki sezilmez infiâllerin sesi ve sözüdür.”

Dergi kapağına yazılan bu söz, 1 Aralık 1979’daki Sızıntı dergisinde yayınlanan Fethullah Gülen’in “Maarifimizde Muallim” başlıklı yazısından alınmış.

Herkesin gözünden kaçan detay: FETÖ’cüler neden geri dönüyor

Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ’nün yayın organlarıyla örgüt mensuplarına mesaj gönderdiği tespit edilmişti.

Peki, 1 Aralık 1979 tarihli bu yazıda ne mesajlar veriliyor?

Yazı, “Muallim, doğumdan ölüme kadar, bütün bir hayat boyu, hayatı şekillendiren kudsî üstaddır” cümlesiyle başlıyor.

FETÖ elebaşı Gülen’in devleti de tanımladığı yazıda, “devlet” ile ilgili verdiği mesajlar şöyle:

“En duru, en doğru dersi; hiç aldanmaz ve aldatmaz olan, güzide nebîler topluluğu temsil etmişlerdir. Herkese açık ve her yaşta müdâvimleri bulunan nebîler mektebi, bütün bir hayatı içine alır ve bütün bir hayat boyu da devam eder. Her yer bu mektebin sınıfları ve her ferd de bu irfan ocağının ya muallimi veya talihli bir talebesi olmuştur.

Devlet, bu mektebin 'başyüceleri'nin ders verip, ders gördüğü bir akademidir. Her ferde açık bu âli mektepte, devlet ruh ve şuuruna vâkıf en büyük devlet adamları yetişir. Muallimleşen bu devletin, ne Eflatun'un, filozoflarla idare ettirdiği devlete, ne de Budin'in, tamamen aksi görüşteki devlet stiline benzer tarafı yoktur. Bu, nev'i şahsına mahsus bir devlettir.”

Yazının son paragrafı ise şöyle:

“Kendi muallim ve üstatlarını bulup, yeniden inşâ dönemine geçecek olan bizim insanımızın derlenip toparlanması ise, hepten şaşırtıcı olacağı benzer. Elverir ki, günümüzün ta'lim ve terbiye vazifelisi, feth ve keşfedici bir ruha sahip bulunsun. Mukaddes kanaat ve düşüncelerinin hakkını vererek, büyük terkibcilere yakışır vecibeyi hakkiyle yerine getirsin: Nizamülmülk'le Alpaslan'ı yan yana görsün. Fâtih'le Akşemseddin'i, Zenbilli ile Yavuz'u birbirinden ayırmasın. Gazalî'nin aydın semâsında, Pascal'ı unutmasın. Mevlâna'nın sehhâr ifâdeleriyle semâa kalkarken, laboratuara uğrayıp Pastör'ü selâmlamayı da ihmâl etmesin. Sözün özü, kafa ve kalb bütünlüğünü kendisine şiar edinsin...

Neslini yüceltme sancısını çeken muallime binler selâm...”

FETÖ liderinin öğretmenler gününde de paylaştığı bu yazısını neden derginin yeni yıl sayısında tercih ettiği merak konusu…

Ancak, dikkat çeken noktalardan biri de şu, FETÖ’nün öğretmenler ağına halen operasyonlar düzenlendiği ve FETÖ’nün kaçak öğretmenlerinin yakın zamana kadar saklandıkları yerlerde gözaltına alındığı…

İşte o derginin Ocak 2024 kapağı: