Amsterdam: 30 yıl önce 30 yıl sonra

Amsterdam: 30 yıl önce 30 yıl sonra

1990’lara Amsterdam nasıl girmişti? Bugünden farklı mıydı? Neden farklıydı? Yazar-çizer Yakup Karahan, “elin Avrupa’sı”nın orta yerindeki bu rengârenk ve uyuz kentin bizimkilerle ilişkisini kısaca harmanladı.

1990’ların başında Ansterdam çok absürd bir yerdi. 

Daha doğrusu bizim gibi adamlar için öyleydi. 

TRT Int yayına yeni başlamış, her gün aynı programı tekrar yayınlıyor, gıkımız çıkmadan tekrar tekrar izliyoruz.

Berlin Duvarı yıkılmış, Sovyetler Birliği dağılıyor...

Körfez’de savaş tehlikesi var. 

60’lardan kalan ruhla Hollandalılar son savaş karşıtı gösterilerini yapıyorlar. (Hatırlarsınız, daha sonra dünya yıkıldı ama kimse “Savaşa Hayır” demedi.) 

metin-icine.jpg

Amsterdam merkez kütüphanede Aşık Mahzuni Şerif ve Neşet Ertaş’ın Türkiye’de bulamayacağınız kayıtlarını buluyoruz.

Çok acayip! Hem de elin Avrupa’sında!

Merkez kütüphaneye Türkiye’deki bütün yayınlar düzenli geliyor, yasak olanlar bile. Gazete dergi okumaya gidiyoruz. 

“OĞLUM SEN DELİ MİSİN LAN?”

Sonra Amsterdam’ın Dam Meydanı’nda Karamanlı bir abiyle tanışıyorum, “Oğlum sen deli misin lan, okumuş yazmış adamın Avrupa’da işi ne?!” diyor bana.

O travmayı atlata madan, hemen sonrasında, konuştuğumuz bara Hataylı bir amca giriyor, elinde kerpetenle, “Dişi ağrıyan var mı yeğenim?!” diyor. 

Biraz sonra yan masada oturan Hollandalı bir adam yanımıza geliyor ve “Konuştuğunuz dil Türkçe mi, ben de Türküm, babam Türkmüş Trabzonlu Kemal, soyadını öğrenemedim, babamı arıyorum” diyor.

Kestirme olduğu için Amsterdam’ın genelev sokağı Red Light District’ten yürüyen bir arkadaş, camda bir tanıdığına rastlayıp düşüp bayılıyor.

Camdaki tanıdık hayırsever koşup bir bardak su getiriyor. 

TRT Int izleyip memleketi özleyen birçok insan Türkiye’ye kesin dönüş yapıyor.

Sonra bunlar çok geçmeden pişman olup geri geliyor, soranlara da “TRT’deki Türkiye’yi bulamadım valla” diyorlar. 

Kısacası...

Şaman dualarından Dedem Korkut’a, Dedem Korkut’tan Köroğlu’na, Yunus Emre’ye, Pir Sultan Abdal’a, Karacaoğlan’a, Dadaloğlu’na...

Paris’e, Berlin’e, Münih’e, Amsterdam’a...

YAKUP KARAHAN-AMSTERDAM 

HABERE YORUM KAT