Türkiye’nin banka bilgilerini içeren “otomatik ve karşılıklı bilgi alışverişi” anlaşmasından bu yana Almanya’daki Türk toplumu çok tedirgin. Alman maliyesine Türkiye’den büyük bir bilgi aktarımı gerçekleşeceği biliniyor. 

Diğer taraftan, bazı iddialara göre, Türkiye bilgi değişimi anlaşmasını imzalar imzalamaz, yurtdışındaki Off-Shore hesapların peşine düştü. Zenginlerin kaçırdığı 500 milyar dolara yakın paraya ulaşmak istiyor. Sadece Almanya’daki Türkler açısından gergin bekleyişi değil, aynı zamanda zenginlerin de tedirgin bekleyişini değerlendirmek üzere Birlik’90 / Yeşiller partili siyasetçi Memet Kılıç ile görüştük. 

BEDELİNİ ALMANYALI TÜRK AĞIR ÖDEYECEK

Kılıç Ankara’nın Almanya’daki Türkleri zamanında bilgilendirmemesinin ve anlaşmaya da çekince koymamasının bedelini vatandaşın ağır şekilde ödeyeceğini bildirdi. 

Aynı zamanda hukukçu olan Kılıç’ın otomatik bilgi değişiminin sonuçlarının Almanya’daki Türkleri nasıl etkileyeceğine dair açıklamalarından satırbaşları şöyle:

-Hata yapıp anlaşmaya Almanya’daki Türkleri koruyan çekince koymayan Ankara, onları kurtarmak için de ara çözüm arıyor. Sizce herhangi bir ara çözüm için çok geç kalınmadı mı?

Federal Göç ve Uyum Meclisleri Birliği Başkanı Memet Kılıç

HALKI ZAMANINDA BİLGİLENDİRMEMESİ BÜYÜK HATA

MEMET KILIÇ - Bu uluslararası bir sözleşme. 111 ülke tarafından imzalandı. Yürürlüğe konması için hareket geçildi. 3 Mayıs 2017’de TBMM’de bu yönde karar aldı. 28 Mayıs 2017’de resmi gazetede büyük gururla yürürlüğe sokuldu. Halk bilgilendirilmedi bu konuda. “Bir şeyleri saklıyormuşuz gibi gözükmeyelim, sonra da  sürüncemede bırakalım” saikiyle hareket etti hükümet. “İmzalamazsanız şunu yaparız” diyenler, şimdi de “yürürlüğe koymazsanız şunu yaparız” demeye başladılar. Nitekim Türkiye 1 Ocak 2021’de yürürlüğe koyacağını duyurdu. İsviçre’nin resmi sitesinde bu yazıyor. Çekince koymak gibi konular Ankara’nın aklına gelmedi. Herkes kendi parasıyla meşguldü. Vatandaşın parası akıllarına gelmedi. 

ARA ÇÖZÜM MÜMKÜN GÖZÜKMÜYOR

Gelişmeler Almanya’daki Türkleri tedirgin ediyor. Çifte vergilendirme yasağı vardı. Sosyal yardım alanlar, miras kalanlar, bankalarında paraları olanlar şimdi çok tedirgin. 

Ara çözüm mümkün değil. Ok yaydan çıkmış durumda. Uygulamayacağım demek kendisini Muz Cumhuriyeti ilan etmek olur. Bu da ekonomik çöküşe neden olur. Hükümet zamanında çok hata yaptı. Gurbette yaşayanları bilgilendirmeyerek büyük hata yaptı. Şimdi iş işten geçti. Kendileri Varlık Barışı ile meşguller 12 yıldır. Başta 6 aylığına çıkardılar. Yurtdışından paranızı getirirseniz kaynağını sormayacağız sadece yüzde 2 vergi ödeyeceksiniz, dendi. Bu yasa her altı ayda bir uzatıldı. Tam 24 kere uzatılan bir yasa ile karşı karşıyayız. 

“GARİBANI YAKACAKLAR”

Havuz medyası da tünelden son çıkış diye haber yapıyor. Halkı kandırmaca söz konusu. Kılıf konusunda uzman olanlar garibanı orada burada yakacaklar. 

-Ankara’nın bu bilgileri iletmesi ve Almanya Türklerine art arda Alman vergi dairelerinden çağrılar gelmesi AKP’nin bu ülkedeki kitle tabanını nasıl etkiler?

MEMET KILIÇ - Kitle ben tutucuyum diyor. Tüm dünyada muhafazakârlar böyle der. Sadece AKP seçmeni değil. Tüm tutucular önce kendi cüzdanını tutar. Ta 2017’de resmi gazetede yayınlamışsın. “Habire Libya’dan haberler veren, Mavi Marmara hadisesinde İsrail’e kükreyenler bize neden 3 yılı aşkın bir süredir bu işin sonuçlarını anlatmadı?” diye soracaklar. 

“KENDİNİ İHBAR AĞIR CEZALARDAN KORUYABİLİR”

- Ara çözümü konuşurken bazı uzmanların ”kendinizi ihbar edin“ çağrısı durumu kurtarmaya  yeter mi?

MEMET KILIÇ - İş ortaya çıktı. Almanya’daki Ceza Yasası’nın 263’üncü maddesi ciddi cezalar öngörüyor. Sosyal yasa çerçevesinde de eksik bilgi verseniz dahi 5 bin avroya dek cezası var. Gün cezası var. Ancak 90 günün üzerinde ceza alırsa siciline işlenir. Vatandaşlığa geçememeyi ki bu 10 yıl boyunca sorun olabilir ve  ikamet izinlerinde sorunları beraberinde getiriyor. Kişinin kendisini ihbar durumunda bu cezaları vermiyor, sadece ödemesi gereken vergiyi ve vergi cezasını veriyor. Kişiler bu konuda vergi uzmanları ve hukukçularla görüşerek çözmeye çalışıyorlar. Şimdi otomatik bilgi değişimi de var. Ülkeler arasında adli anlaşma da var. 

“YIKANAN PARALARI GERİ GETİRECEKLER”

- Mali Suçları Araştırma Kurumu MASAK, İstanbul’da bir aracı kuruma giderek İsviçre, Lichtenstein, Man Adası, Şeysel Adaları, Virjin Adaları ve vergi cenneti adalara para gönderenlerin listesini aldı. Türkiye’nin bu hamlesini nasıl anlamak gerekiyor?

MEMET KILIÇ - Hükümetin içindekiler dahi bilmiyor. Gördüğüm resim, Varlık Barışı dedikleri şeyle Türkiye’ye getirdikleri paralardan kendilerine pay çıkardılar. Siyasal ve ekonomik istikrarsızlıktan sonra bu para yakında Türkiye’den çıktı. Kir Türkiye’de kaldı. Belki yeniden bir küçük parça geri getirilir mi, diye yapılmış bir hamle olabilir. Yandaşlarının vergi yükünü affedenler hangi paranın peşine düştüler Kendinden olmayanın peşindeler İsviçre’ye çok güveniyorlar anlaşılan. İsviçre bundan yaşıyor. Karşılıklı şov.

IŞIN TOYMAZ – HEİDELBERG