Akşener 6 mermi ile kürsüye çıktı... Her bir kurşun için diyeceği vardı!

Akşener 6 mermi ile kürsüye çıktı... Her bir kurşun için diyeceği vardı!

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, seçimlerden önceki son grup toplantısında kürsüye 6 kurşun ile çıktı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, seçimlerden önceki son grup toplantısında kürsüde eline aldığı kurşunlarla partililerinden ‘söz’ler aldı ve coşkulu bir konuşmayla 15 Mayıs sabahı için mesajlar verdi.

Zeytinburnu’ndaki İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı 31 Mart’ta kurşunlanmış, Emniyet olayın ‘tesadüfen’ meydana geldiğini iddia etmişti. Akabinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da Akşener’den özür beklediğini söylemişti.

Akşener, partisinin son grup toplantısında Emniyet ve iktidar açıklamalarının ‘kurgu’ olduğunu söyledi. Daha sonra da saldırıyla ilgili şöyle konuştu:

“Milletin sinesini fethedeceğiz. Rabbime şükürler olsun ne mutlu bize ki bugün Kürşat’ın gür sesiyle Tanrı Dağı’ndan iniyoruz. Türk milletini hapseden o seddi yıkmaya geliyoruz. Zulüm seddini. Milletin ayağına vurulmuş prangayı söküp atmaya geliyoruz.

El ele, omuz omuza tarih yazmaya geliyoruz. Soruyorum size, bunca engeli aştıktan sonra (eline kurşun alıp gülerek) şimdi bize bu kurşun mu dur diyecek?”

‘Şimdi bizi bu kurşun mu korkutacak?’
Elindeki kurşunu önündeki kutuya koyan Akşener daha sonra slogan atan partilileri ciddi bir ifadeyle susturarak şöyle devam etti:

*Söyleyin. Sinan Ateş durdu mu? Bunca tehdide direndikten sonra, şimdi bizi bu kurşun mu korkutacak? (Eline aldığı ikinci kurşunu da kutuya koydu.)

*Söyleyin, (üçüncü kurşunu alarak) Ömer Halisdemir korktu mu? Bunca ahlaksızlığa göğüs gerdikten sonra şimdi bizi bu kurşun mu sindirecek?

‘Gaffar Okkanlar, Uğur Mumcular öldü mü?’
*Söyleyin. Özgecanlar, Şuleler, Cerenler, Emineler sindi mi? Bunca tuzağı bozduktan sonra şimdi bizi bu kurşun mu öldürecek? (Dördüncü kurşun.)

*Söyleyin. Gaffar Okkanlar, Uğur Mumcular öldü mü? Recep Haşatlılar öldü mü? Bunca hainliğin üstünden geldikten sonra şimdi bizi milli misakımızdan bu kurşun mu vazgeçirecek? (Eline aldığı beşinci kurşunu da kutuya koydu.)

*Söyleyin. Eren Bülbüller, Yasin Börüler, Aybüke öğretmenler, Gonca Kurişler vazgeçti mi? Bunca nifakı, bunca fitneyi hakikatin ışığıyla yendikten sonra şimdi bizi bu kurşuna adres verenler mi ayıracak? (Altıncı kurşun.)

*Söyleyin. Hilal ve yıldız hiç ayrıldı mı? (Ayağa kalkmış partililere oturmalarını söyleyerek) O zaman bugün buradan sizlerden bir söz istiyorum. Bu sözü törenize, atanıza uyarak verin. Bu sözü imanınıza, vicdanınıza sorarak verin. Bu sözü aklınızı ve kalbinizi duyarak verin.

‘Kıvılcımdan ateş olacaksınız’
*Kıvılcımdan ateş olacaksınız, söz mü? Tüm tehditlere, tüm iftiralara direneceksiniz, söz mü? (Partililer hep bir ağızdan gür bir sesle “Söz” diye karşılık verdi.)

*(Masadaki kurşunları alıp yere atarak) Tüm bunlara, göğüs gerip milletimize güneş olacaksınız söz mü? 15 Mayıs günü buradan, gülmeyen yüzleri güldürmek için, susmuş sesleri haykırmak için, çöken karanlığı haykırmak için 40’tan 41 bin olacaksınız söz mü? (Yeniden ayağa kalkıp alkışlamaya ve ıslık çalmaya başlayan partililer hep bir ağızdan “Söz” diye yanıt verdi.)

‘Bu millet 15 Mayıs şafağında tarih yazacak’
*Milletin şiiri olacaksınız söz mü? Bilge Kağan’ın, Kürşat’ın, Fatih’in torunları… Mustafa Kemal’in çocukları, Türkiye’nin iyi ve cesur evlatları bu millet 15 Mayıs sabahı kendine biçilen deli gömleğini yırtıp atacak. Bu millet 15 Mayıs sabahında istibdatın çürük zincirlerini kırıp atacak, “Hürriyet” diye bağıracak. 15 Mayıs şafağında tarih yazacak. Söz mü? (“Söz”). Allah sizlerden razı olsun. (“Şehitler ölmez, vatan bölünmez.”)

HABERE YORUM KAT