Özellikle sosyal medyada yayılan korona karşıtı komplo teorilerinin öncülerinden olan Attila Hildmann, halkı kışkırtıcılık suçlamasıyla hakkında tutuklama kararı çıkarılmadan önce Türkiye’ye kaçmıştı. Berlin Savcılığı, Hildmann’ın, hakkındaki tutuklama kararını savcıdan bile önce öğrendiği iddiasıyla soruşturma açtı.

Savcılık, ocak ayının ilk haftalarında Attila Hildmann’ın tutuklanması için mahkemeye başvuruda bulundu. İlgili mahkemedeki hâkim de 19 Şubat Cuma günü paydostan kısa bir süre önce tutuklama kararına onay verdi. Soruşturmayı yürüten savcının en erken pazartesi günü tutuklama kararına onay verilmesinden haberdar edileceğine dikkat çekilirken, Hildmann’ın bu bilgiyi hafta sonu öğrendiği tahmin ediliyor. Hildmann, 20 Şubat gecesi yaklaşık 100 bin takipçinin yer aldığı Telegram kanalında başka bir komplo teorisi platformundan alınmış bir mesajı yayınladı. Mesajda, “Doğruları söylediği için Attila Hildmann hakkında tutuklama kararı çıkarıldığı bildirildi” ifadeleri yer aldı. Aynı gruptan Türkiye’den çekilmiş bir fotoğraf da paylaşan Hildmann, altına da “Kaçma tehlikesi gerekçesiyle tutuklama kararı. Üstelik bir dava bile yok. Birkaç haftadır tatildeyim” yazmıştı.

KAÇMA GEREKÇESİ OLAMAZ
Hildmann hakkında halkı kışkırtmanın yanı sıra tehdit ve hakaretten dolayı da soruşturma yürüten savcılık, hafta sonu çıkarılan tutuklama kararından çok az sayıda insanın bilgisi bulunduğundan yola çıkıyor. Soruşturma başladıktan aylar sonra Hildmann’ın içeriden bilgilendirildiğinden şüphelenen Berlin Savcılığı, olayın ortaya çıkartılması için araştırma yapıyor. Ancak Attila Hildmann’ın haftalar öncesinden Türkiye’ye gittiği belirtilirken, tutuklama kararını savcıdan önce öğrenmiş olmasının, kaçmasının gerekçesi olmayacağı kaydedildi.