Merkel’den birinci nesil göçmenlere ödül

Merkel’den birinci nesil göçmenlere ödül

Başbakan Angela Merkel, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Almanya’nın kalkınmasına katkı sağlayan birinci nesil göçmenleri unutmadı. Almanya Uyum Vakfı’nın inisiyatifiyle gerçekleşen törende birinci nesil temsilcilerine ödül verdi.

Başbakan Angela Merkel, Almanya ile Türkiye arasında imzalanan iş gücü anlaşmasının 60’ıncı yılı nedeniyle Almanya’nın kalkınmasına katkı sağlayan birinci nesil temsilcisi göçmenlere ‘Talisman’ ödülü verdi. Almanya Uyum Vakfı inisiyatifiyle Başbakanlık’ta gerçekleştirilen törende Merkel, Almanya’da 2019’da ‘Yılın Doktoru’ seçilen Dilek Gürsoy’un annesi Zeynep Gürsoy’a ödülü takdim ederken, Almanya’ya katkılarından dolayı teşekkür etti. Törene, eski Cumhurbaşkanı ve Almanya Uyum Vakfı Başkanı Christian Wulff ile Federal Göç ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Annette Widmann-Mauz da hazır bulundu. Törende Hırvat, Vietnam ve Güney Kore’den gelen birinci nesil temsilcilerine de Talisman ödülleri verildi.

‘MİSAFİR İŞÇİLERE BORÇLU’
Tören öncesinde Berlin Devlet Operalarında ‘Komische Oper’ bünyesindeki ‘Selam Opera’ projesi yöneticisi Mustafa Akça’nın da katıldığı dijital ortamda bir panel düzenlendi. Merkel, göçün ilk yıllarında gelenlerin büyük zoruluklar yaşadığını çünkü o zamanlar uyum kavramının olmadığını belirtti. Almanya’nın iş gücü anlaşmasından 23 yıl sonra ilk uyum sorumlusunu görevlendirdiğini belirten Merkel, göçmenlerin, Almanya’nın ekonomik kalkınmasında önemli bir rol oynadığını söyledi. Federal hükümetin Göçten Sorumlu Devlet Bakanı Annette Widmann-Mauz ise “Kadınlar ve erkekler bir bavulla geldiler ve çok çalıştılar. Bugün Almanya’nın, Avrupa’nın ortasında ekonomik açıdan güçlü bir ülke olmasına katkı sağladılar. Made in Germany bu iyi itibarını en başından bu yana misafir işçi denilen bu insanlara borçludur” dedi.

‘İKİNCİ VATANIMIZ OLDU’
1971’de aile birleşimiyle eşinin yanına Almanya’ya gelen Zeynep Gürsoy, 1972’de otomobil yedek parçası üreten bir şirkette işe başladı ve 2019’a kadar aralıksız 47 yıl aynı firmada çalıştı. Aldığı ödülün kendisini onurlandığını kaydeden Gürsoy, “Bizler köyden geldik. Fakirlikten Almanya’ya geldik. Kendimiz okuyamadığımız için çocuklarımızın en iyi şekilde okumasını istedik. Dilek’i 20 aylıkken kreşe vermek zorunda kaldım. En büyük arzum, eczacı olmasıydı. Ama o daha güzelini yaptı ve doktor oldu. Geriye dönüp baktığımda emeğimizin boş gitmediğini görüyorum, onunla gurur duyuyorum” dedi. Merkel’in birinci nesil göçmenleri unutmamasının kendisini duygulandırdığını belirten Gürsoy, “Hep söylerim; Benim iki vatanım var. İki ülkeyi de çok seviyorum. Almanya bizim için başlangıçta sadece bir ekmek kapsıydı. Ama yıllar içinde çocuklarımız oldu, burada doğdular, kök saldık ve bu ülkede bizim için bir vatan oldu” diye konuştu.

1973’TE İŞÇİ ALIMI DURDU
İkinci Dünya savaşı sonrasında kurulan Federal Almanya Cumhuriyeti, sanayide iş gücü açığını kapatmak amacıyla 1950’li yıllardan itibaren farklı ülkelerle iş gücü alımı anlaşmaları imzaladı. İlk olarak 1955’de İtalya ile başlayan iş gücü alımı anlaşmaları kapsamında 1960’ta Yunanistan ve İspanya, 1961’de Türkiye, 1963’te Fas ve Güney Kore, 1964’te Portekiz, 1965’te Tunus ve 1968’de eski Yugoslavya devletleriyle anlaşmalar imzalandı. Bu süre içinde yüz binlerce insan başta sanayi olmak üzere maden ocakları ve farklı birçok sektörde zor işlerde çalıştı. Almanya, dünyada patlak veren petrol krizi ve sanayide işçi ihtiyacının da kalmaması nedeniyle 1973 yılında yurt dışından işçi alımını durdurdu.

KAYNAK: HÜRRİYET AVRUPA

Fotoğraf: Marcel Dykert

HABERE YORUM KAT