Kalp rahatsızlığı olanlar tatile çıkarken hangi önlemleri almalı?
Almanya’da milyonlarca insan kalp-damar hastalıklarıyla yaşıyor. Ancak bu kişilerin tatilden vazgeçmesi gerekmiyor. Yine de, kalp hastalarının sağlıklı ve güvenli bir tatil geçirmesi için hazırlık aşamasında bazı önemli kurallara uyması öneriliyor.
Seyahat öncesi doktordan onay alınmalı
Kalp hastalarının tatile çıkmadan önce mutlaka doktorlarına danışması gerekiyor. Tatilden yaklaşık üç hafta önce kalp hastalarının tekrar doktor kontrolünden geçmesi tavsiye ediliyor.
Hangi destinasyonlar kalp hastaları için uygun değil?
Uzmanlar, kalp hastalarının alışık oldukları iklimlerde tatil yapmasını öneriyor. Tropikal veya arktik bölgeler ise riskli olabilir. Üç ana faktör özellikle dikkat gerektiriyor:
Aşırı sıcak: 30 derece ve üzeri sıcaklıklar, kalp yetersizliği ya da koroner kalp hastalığı (KHK) olan kişiler için tehlikeli olabilir. Bu koşullarda dolaşım çökmesi veya ritim bozuklukları riski artıyor. Yüksek tansiyonu olanlar için de sıcak havalar riskli.
Yüksek irtifa: Dağlık bölgelerde, yükseklik arttıkça hava basıncı düşer, kana daha az oksijen karışır ve kalp atışı hızlanır. Özellikle kalp yetersizliği olanlar için bu ciddi bir risk.
Hava kalitesi: Şehir gezilerinde, gidilecek yerin hava kalitesi mutlaka araştırılmalı. Kirli hava, iltihaplanmayı tetikleyip damar hastalıklarını kötüleştirebilir. Özellikle KHK, ritim bozukluğu veya hipertansiyonu olanlar için bu konu önemli.
Şikayetler varsa yolculuktan kaçının
Aşağıdaki belirtiler veya rahatsızlıklar mevcutsa, seyahat etmekten kaçınmak ve hemen doktora başvurmak gerekiyor:
* Merdiven çıkmak gibi küçük eforlarda bile göğüs sıkışması (angina pektoris)
* Artan şiddette göğüs ağrısı
* Az eforla nefes darlığı
* Giderek artan nefes darlığı ya da ödem (vücutta su tutulması)
* Tekrarlayan baş dönmesi atakları
* Ani bayılmalar (senkop)
Uzmanlar, sahip olunan kalp hastalığına göre seyahat öncesi özel önlem ve hazırlıkların da gerektiğini, bu yüzden mutlaka doktora danışılması gerektiğini vurguluyor.
