Amerika Birleşik Devletlerinde, ırkçı beyaz bir polisin elleri arasında son nefesini veren George Floyd’un ölümünün ardından, ırkçılık karşıtı eylemler dalga dalga yayılıyor. Birleşik Krallık’ta da, hemen hemen tüm siyasi otoritelerin söz birliği edercesine kınadıkları bu olayın ardından, parlamentoda, George Floyd’un cenazesinin olduğu saatlerde Başbakan başta olmak üzere tüm milletvekillerinin bir dakikalık saygı duruşunda bulunmaları “gereksiz” olarak görünse de, İngiliz hükümeti mümkün olduğu kadar “ırkçılık karşıtı” gösteri yapanlara hoşgörü göstermeye çalışıyor.

KÖLELİĞİN ÖCÜNÜ ALMAK İSTİYORLAR

Siyasi kanadın tutumunun bu şekilde olmasına rağmen, protesto gösterilerinin ilk başladığı günlerde göstericilerin polise karşı uyguladıkları şiddet ve 30’dan fazla polisin iş göremez şekilde yaralanmasının ardından gözler yine sokaklara çevrildi.

Olayların durdurulması için yapılan çağrılara rağmen, eylemcilerin meseleyi İngiliz tarihinde servetini köle ticaret yaparak kazanan işadamlarının şehirlerdeki heykellerinin sökülmesine dayandırmalarıyla konu bambaşka bir boyut kazandı. Birleşik Krallık, bunca derdi tasayı bir yana bıraktı ve söz konusu heykelleri kaldırıp kaldırmamayı tartışmaya başladı.

Dünya ülkeleri arasında Amerika’dan sonra en çok Covid-19 kaynaklı ölüm rekorunu elinde tutan Birleşik Krallık, şimdi bir yandan “lockdown” kilitlerini nasıl açacağının hesaplarını yapıyor, bir yandan da söz konusu heykelleri ne yapacağını düşünüyor.

ÖNCELİKLİ MESELE 'BLACKLIVESMATTER’ MI?

İngiliz tarihinde, yaşadıkları şehirlere kalıcı eserler bırakan ve mirasları nedeniyle şehirlerde pek çok meydan, bina vb. alana isimleri verilen bu işadamlarının İngiliz tarihinden silinmesi için kamuoyu yaratılarak halk oylamasına gidilecek olması ister istemez akıllara bu konunun nasıl bir önceliği var sorusunu getiriyor. #Blacklivesmatter (siyahların da hakları var) temalı eylemlerin  sosyal medya üzerinden milyonlarca takipçiye ulaşması ve destek alması örgütlü eylemlerin başarısı olarak gösterilse de, heykeller konusunun nasıl bir önceliği olduğu kafaları karıştırmaya yetiyor.

ÖNCELİK ÜLKE EKONOMİSİNDE

Arka arkaya ülkenin önde gelen firmalarının işten adam çıkaracaklarını, bazı bölgelerdeki tesislerini kapatacaklarını duyurdukları bugünlerde, İngiltere Merkez Bankası tarihin en büyük resesyonuna girildiğini, yüzde  14 küçülme yaşanacağını açıklıyor. 

Hazine’nin başındaki Rishi Sunak, devlet desteğinin ekim sonuna kadar süreceğini, kasım ayına gelindiğinde devletin verdiği desteğin 300 milyar sterline ulaşacağını, kasım ayından itibaren hiçbir devlet desteği verilemeyeceğinin altını çiziyor.Covid-19 vakalarının azalmaya başladığı, hayatın yavaş yavaş normale dönmeye başladığı bugünlerde, sokaktaki insanlar,  heykel yıkan eylemler yerine, ekonomiyi düzeltecek eylemler bekliyor, 

GÖZDE SAPANLI – BIRMINGHAM