Federal Almanya’da koronavirüsle mücadele kapsamında kısmi önlemlerin bir kez daha sertleştirilerek uzatılmasının halkı olumsuz yönde etkilediğine dikkat çeken psikoterapist ve halk sağlığı uzmanı Dr. Elif Cındık-Herbrüggen, bu yeni önlemlerin ceza olarak algılanmaması gerektiğini bildirdi. Münih’teki Nöropsikiyatri Merkezi (Neuro-Psychiatrisches Zentrum-NPZR) kliniğinin sahibi ve yöneticisi Dr. Elif Cındık-Herbrüggen, konuyla ilgili +49’un YouTube kanalında yaptığı açıklamada, şu önerilerde bulundu:

20-40 YAŞ ARASINDAKİLER DAHA ÇOK ETKİLENDİ

“Temas azalsın diye kısmi kısıtlama uygulanıyor. Sinema, tiyatro, kültür merkezleri, restoranlar, oteller, barlar , cafeler kapatıldı, kişilerin bir araya gelebildiği eğlence ve kültür hayatı durdu. Yapılan araştırmalar tedbirlerin 20-40 yaş arasındakileri olumsuz yönde etkilediğini ortaya koyuyor. Yalnız yaşayanlar ise daha da çok etkilendi. Tecrit, depresyon, kaygı ve anksiyeteye yol açabiliyor. 

Özellikle de 40 yaş altı kadınların salgın sürecinde daha çok etkilendiklerini görüyoruz. Hem çocuk hem iş hem aile zorlayabiliyor. Ancak bu kısıtlamalar ceza değil. Kendimizi, ailemizi ve çevremizi koruduğumuzu ve sorumluluk taşıdığımızı düşünmemiz gerekiyor. 

HAREKETLİ KALIN

Karantina öncesi alışkanlıkları sürdürmeye özen gösterin. Hareketli kalın. Arkadaşlarla iletişimimizi, ailemizle ve koçlarınızla görüşmeyi teknoloji üzerinden de olsa sürdürelim. Bilgi kirliliğine dikkat edelim. Yanlış bilgiler korkutabilir. Kısıtlamalara rağmen vaka sayısı 2 katına çıktı. Almasaydık sağlık sistemi çökerdi, sevdiklerimiz hatta ölebilirdi. Mesuliyetli davranmamız herkese yarıyor. 

Biontech ve Pfizer’ın aşısı yılbaşından itibaren sunulmaya başlayacak. Tek çözüm teması azaltmaktı. Şimdi tünelin sonundaki ışığı görmek gerek.”

Münih’te iki kliniği yöneten Dr. Elif Duygu Cındık-Herbrüggen “Covid-19” sürecinde Almanya ve Türkiye’de birçok haber programına davet ediliyor.

İşte Elif Cındık'ın artı49'a özel açıklamalarının tamamı

+49 – MÜNİH

FOTO: Alexander Redl on Unsplash