AYNUR GÜNEŞ - Doğu kültürü itaati sever. Otoriteye karşı gelinmesini istemez. O yüzden doğunun diktatörü çoktur. Bizim toplumumuzda da Atatürk her ne kadar bu etkiyi azaltacak devrimler yaptı, bilimsel bakış açısını topluma yaymaya çalıştıysa da bir türlü olmadı. Hâlâ tartışılan akıl dışı şeylere bir bakın.

Anne babalar sakin, uysal çocuk sever. Söz dinleyen, hayırlı evlat. Öğretmenler kurallara uyan,düzeni bozmayan öğrenci ister. Hariçten kimse gazel okumasın, lüzumsuz soru sormasın. Söyleneni yapan, hiç bir şeye karşı çıkmayan memurdur, gelindir, eştir bunlar makbuldur. Kafasına göre takılmasın, sivrilmesin kimse. Biz öyle severiz.

Oysa bunların çoğu yaradılışlarına karşı koyamaz,saman altından su yürütür. İşte "hiç ondan beklemezdim "dediklerimiz bu uysal görünen tiplerden çıkar. İçten pazarlıklı, dürüst olmayan,olduğu gibi görünmeyen tipler türer toplumda. Onlar da pasif agresif olarak direnir aslında. Susar susar birgün öyle bir iş yapar ki şaşar kalırsınız. Sessiz atın tekmesi pek olur yani.

Çocukluğu çok uyumlu geçen çocuktan korkun, ergenliğinde başınıza "belâ" olur. Ele avuca sığmayan, aklının yatmadığı hiç bir şeyi yapmayan çocuk normalden daha zeki bile olabilir, dikkat edin. Annesiyle sürekli didişen kızlar tehlikeli değildir,kişilikleri gelişiyordur. Bırakın farklı ,özgün bir birey olsunlar.

Demokrasi çok sesliliktir fakat iktidarlar da muhalefet edeni sevmez. Oysa tarihtebütün icatları,bütün devrimleri aykırı tipler ve itaat etmeyenler yapmıştır.

Devlet erki vergisini kuzu kuzu ödeyen, aleyhine de olsa uygulanan hiç bir kanun ve uygulamaya sesini çıkarmayan vatandaşlar ister. Siz devlet babadan iyi mi bileceksiniz? Aksi davranırsanız vatan haini bile olabilirsiniz. Kimin, ne zaman, neyi, ne kadar söyleyebileceğine onlar karar verir, yoksa başınız durup dururken belâya girebilir.

Yasal, görevi muhalefet etmek olan muhalefet partisini de engellemeye,susturmaya çalışır kimisi. İtiraz edecek tek bir ağıza bile tahammülü kalmamıştır. İtaat ve itibara alışmış, sistemi bozulmuştur. Sonra iki densiz tv ye çıkıp, açılan davalardan kaybettiği tazminatlarla giderek fakirleşen mühalefet lideriyle "bir milyon lirayı ödeyemiyor" diye alay eder. Sanki günümüzde az paraymış ya da o kararlar kamu vicdanında şüphe uyandırmıyormuş gibi.

Açık açık size savaş ilan edenden değil arkanızdan iş çevirenden korkun. Biri sana dürüst davranmış, silahlanman için zaman tanımıştır, öteki seni hangi kuytuda sırtından vuracak belli değil. Bana soracak olursanız herkes dövüştüğü tarzda yenilmeyi hak eder.