Dha İstanbul Bülteni - 4

Dha İstanbul Bülteni - 4

BÜYÜK AÇILIŞ ÖNCESİ HALKALI-GEBZE HATTINDA YOĞUN TESTLER 76.6 kilometrelik hattın yarın ki açılışı öncesinde yoğun şekilde testler yapılıyorÇalışmalar havadan görüntülendi.

eköy metro hattı ile,

Göztepe istasyonunda M12 Göztepe-Ümraniye metro hattı ile,

Bostancı istasyonunda M8 Bostancı-Dudullu metro hattı ile,

Pendik istasyonunda M10 Pendik- Sabiha Gökçen Havalimanı metro hattı ile,

İçmeler istasyonunda M4 Kadıköy-Tuzla metro hattı

HATTA BULUNAN İSTASYONLAR

Gebze - Halkalı hattında toplam 41 istasyon bulunuyor. İşte hattın güzergahı; Halkalı, Mustafa kemal, Küçükçekmece, Florya, Yeşilköy, Yeşilyurt, Ataköy,Bakırköy, Yenimahalle, Zeytinburnu, Kazlıçeşme, Yenikapı, Sirkeci, Üsküdar, İbrahimağa, Söğütlüçeşme, Feneryolu,Göztepe, Erenköy, Suadiye, Bostancı, Küçükyalı, İdealtepe, Süreyya Plajı, Maltepe, Cevizli, Atalar, Başak, Kartal, Yunus, Pendik, Kaynarca, Tersane, Güzelyalı, Aydıntepe, İçmeler, Tuzla, Çayırova, Fatih, Osmangazi, Gebze

Görüntü Dökümü:

--------------

-Hatta bugün çekilen görüntüler

-Testlerden görüntü

=====================================

2- BİNALİ YILDIRIM: ETNİK KİMLİĞİNİZLE GURUR DUYUN

İdris TİFTİKCİ/İSTANBUL,

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, "Etnik kimliğinizle gurur duyun. Etnik kimlikler sizin fıtratınızdan gelen özelliğinizdir. Bundan dolayı hiçbir zaman aşağılık duygusuna kapılmayın. O kimlik sizin şerefinizdir" dedi.

Binali Yıldırım, Güngören'de Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin kanaat önderleri ile bir araya geldi.

Yıldırım toplantıda yaptığı konuşmada, terör örgütleriyle, bu ülkeyi bölmek parçalamak isteyenlerle, kardeşleri birbirine düşürmek isteyenlerin bir kenara konulması gerektiğinin altını çizdi.

Binali Yıldırım, "Onlarla bölge insanlarını karıştırmamamız lazım. Siz PKK'nın Kürtler diye bir derdi olduğunu zannediyor musunuz? Kürtlerin de Türklerin de en büyük baş belası PKK'dır. Bunu biliyoruz. Kalkınmamızı geciktirdiler. Oralara hizmet gitmesini önlediler. Terör olayları dolayısıyla o bölgelerde güvenlik sorunu oluşturdular. Bunlarla işlerin yapılmasını geciktirdiler. Yüksekova Havaalanı 3 yıl gecikti. 99 defa havaalanı şantiyesini bastılar. Makineleri yaktılar. Çalışanları kaçırdılar. Kim zarar gördü bundan? Orada yaşayan vatandaşlarımız zarar gördü. Onların refahını geciktirdiler. 'Efendim işte Türklere ayrımcılık yapılıyor'. Yok böyle bir şey. Bu terör örgütünün propagandasıdır. Bu ülke, millet ve bu devletin geleceği için canla başla çalışan kim olursa olsun başımızın üstünde yeri var. Bu kadar açık konuşuyorum. Kardeşliğimiz, birliğimizi, dirliğimizi bozmaya çalışanlara fırsat vermeyelim." diye söyledi.

"KİMLİK SİZİN ŞEREFİNİZDİR"

Yıldırım, şöyle devam etti:

"Kürt'seniz Kürtlüğünüzle, Türk'seniz Türklüğünüzle, Laz'sanız Lazlığınızla, Çerkezliğinizle, Arap'sanız Araplığınızla gurur duyun. O kimlik sizin şerefinizdir. Hangi etnik gruba sahip olursak olalım bizi birleştiren ay yıldızlı bayrağımızdır, toprağımızdır, devletimizdir, Türkiye Cumhuriyeti'dir. Bu ilkeler etrafında birleşirsek farlılıklar bizim zenginliğimizdir. "Birlikte istiklal mücadelesini vermişiz. Yedi cephede yedi düvelle mücadele etmişiz. Bütün bunları yaparken birimiz diğerinin kimliğine hiç bakmamışız. Kürt müsün, Türk müsün, Çerkez misin, Roman mısın, Abaza mısın, göçmen misin diye bunlara bakmamışız. Etnik kimliğinizle gurur duyun. Etnik kimlikler sizin fıtratınızdan gelen özelliğinizdir. Bundan dolayı hiçbir zaman aşağılık duygusuna kapılmayın. O kimlik sizin şerefinizdir" dedi. Yıldırım farklı etnik kimliklere sahip olunsa da birlik olmak gerektiğinin unutulmaması gerektiğini belirtti.

Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Güngören Belediye Başkanı Şakir Yücel Karaman, AK Parti Güngören Belediye Başkan Adayı Bünyamin Demir'in de katıldığı toplantı sonrası Binali Yıldırım, esnaf ziyaretinde bulundu.

Görüntü Dökümü:

-----------

-Binali Yıldırım'ın açıklamaları

-Detaylar

-Esnaf ziyareti

11.03.2019 -15.20 Haber Kodu : 190311132

11.03.2019 -15.27 Haber Kodu : 190311134

========================================

3-KULELİ ASKERİ LİSESİ PERSONELİ HAKKINDA SORUŞTURMA

Yüksel KOÇ - İstanbul DHA - KULELİ Askeri Lisesi'nde 15 Temmuz 2016 tarihine kadar örgüt mensubu olmaya askeri öğrencilere baskı yaparak tasfiye etmeye çalıştığı tespit edilen askeri personel hakkında 8 ayrı suçtan soruşturma başlatıldı.

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası 669 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılarak Milli Savunma Üniversitesi Rektörlüğü'ne bağlı olarak Kara Harp Okulu Kuleli Yerleşkesi adıyla eğitim ve öğretim faaliyetini sürdüren Kuleli Askeri Lisesi'nde 1990'dan 15 Temmuz 2016 tarihine kadar örgüt mensubu olmayan askeri öğrencilere baskı yaparak tasfiye etmeye çalışan FETÖ/PDY mensubu askeri personel hakkında soruşturma başlatıldı.

Konuya ilişkin olarak İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Kuleli Askeri Lisesi'nin darbe girişimi sonrası kapatıldığı hatırlatılarak, bu kapsamda kapatılan Kuleli Askeri Lisesi'nde 1990 yılından 2016 yılına kadar değişik sebeplerle ilişikleri kesilen askeri öğrencilerin belirlenmesine yönelik ayrıntılı bir araştırma yapıldığı belirtildi.

Bu dönemde FETÖ/PDY mensuplarının Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki etkinliğinin arttığı kaydedilen açıklamada, 2008 ve 2016 döneminde Kuleli Askeri Lisesi'nde görev yapan rütbeli askeri personelin önemli bir kısmının darbe girişimine katıldığı kaydedildi.

8 AYRI SUÇTAN SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Açıklamada, "Kapatılan Kuleli Askeri Lisesi'nde 15 Temmuz 2016 tarihine kadar görev yapan askeri personel hakkında, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nda düzenlenen 'Askeri hizmete ilişkin bir konuda sahte evrak düzenlemek', 'Memuriyet nüfusunu başkasına zarar verecek biçimde su istimal etmek', 'Astlarının hizmetini lüzumsuz yere güçleştirmek', 'Astlara suç işlemesi hususunda emir vermek ve bu suçun işlenmesine bizzat iştirak etmek', 'Hak edilmemiş disiplin cezasını kasten vermek', 'Komutanlık görevini ihmal ederek gerçekte önleyebileceği bir suçun işlenmesine göz yummak', 'Memuriyet görevini kötüye kullanmak', '18 yaşından küçük çocuğa eziyette bulunmak' suçlarından" kapsamlı bir soruşturmanın başlatıldığı kaydedildi.

=================================

4-KADIKÖY'DE 1 SAAT İÇİNDE DENİZDEN 2 CESET ÇIKTI

Bir aydır kayıp olarak aranan kişinin cesedi denizde bulundu

Haber-Kamera: Ramazan EĞRİ- Gamze ŞİMŞEK/ İstanbul DHA

Kadıköy'de bir saat içinde denizden 2 ceset çıktı.

Kadıköy Suadiye sahilde saat 11.30 sıralarında taş toplayan bir kadın denizdeki cesedi fark etti. Durum polis ekiplerine bildirildi. Kısa sürede olay yerine gelen polis ve sağlık ekipleri, cesedi inceledi. Kimliği belirlenemeyen kişiye ait ceset incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. İkinci ceset ise Kadıköy Rıhtım'dan çıktı. Yapılan inceleme sonrası cesedin 1 ay önce kaybolan ve televizyon programında da aranan Ercan Küçükaydın'a olduğu belirlendi. Küçükaydın'ın cansız bedeni de Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü.

Polis olaylarla ilgili inceleme başlattı.

Görüntü Dökümü

--------

-Suadiye sahilindeki kıyıya vuran ceset

-Polisin çalışmaları

-Cesedi izleyen vatandaşlar

-Cesedi gören bir vatandaş ile röp

-Cesedi polise ihbar eden kadın ile röp

-Kadıköy rıhtımı olay yeri inceleme çalışmaları

-Islah çalışması yapan iş makinası

-Genel ve detay

11.03.2019 -14.19 Haber Kodu : 190311106

===========================

5-İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ'NDE TÜRK DİZİLERİ ÇALIŞTAYI

Haber-Kamera: Murat SOLAK - Doğanay Yavuz/İSTANBUL DHA

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi işbirliğiyle İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü'nde 'Kamu Diplomasisi Aracı Olarak Türk Dizileri Çalıştayı' düzenlendi. Çalıştaya Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Başkan Yardımcı Mehmet Zahit Sobacı, İstanbul Üniversite'si İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ergün Yolcu, yapımcı ve yönetmen Osman Sınav, yapımcı ve yönetmen Birol Güven, sinema ve dizi oyuncusu Halit Ergenç, sinema ve dizi yapımcısı Timur Savcı'nın da aralarında bulunduğu dizi ve sinema sektöründen yapımcı, yönetmen ve oyuncular katıldı. Çalıştayda dizilerin, Türkiye ekonomisine, kültürel değerlerine ve diplomasiye katkılarından bahsedilirken, dizi çekimlerinde yaşanan zorluklarla, zorlukların nasıl giderilmesi hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.

"ÜLKEMİZİN YURTDIŞINDA Ki TANITIMLARA KATKIDA BULUNDU"

Çalıştayda ilk olarak Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un çalıştayla ilgili mesajını okundu. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Başkan Yardımcı Mehmet Zahit Sobacı'nın okuduğu mesajda, "Orta Doğu'dan başlayıp, Balkanlar ve Orta Asya ile devam eden başarı hikayemiz bölgesel ölçekli kalmayıp artık Fransa'dan Japonya'ya, Şili'den Peru'ya, Hindistan'a kadar dünyanın dört bir yanına ulaşıyor. Türk dizi sektörü 350 milyon doların üstünde ihracat hacmiyle bu alanda Amerika'dan sonra 2. sıraya gelmiş durumda. Hiç şüphesiz bu durum tablosunun mimarları, oyuncusundan yapımcısına, senaristinden yönetmenine, ışıkçısına kadar tüm dizi emekçilerimizdir. Emekleriniz fedakarlığınız ülkemizin ve milletimizin yüzünü ağartan çalışmalarınız için her birinize ayrı ayrı teşekkür etmeyi bir borç biliyorum. Sizin gecenizi gündüzünüze kadar büyük fedakarlıklarla ürettiğiniz dizilerimiz milyon dolarlık pazarlama kampanyalarının yapabileceğinden kat kat fazlasını başardı. Ülkemizin yurt dışında başarılı bir şekilde tanıtılmasına katkıda bulundu. Türk dizileri başlı başına bir ihracat kalemi olmuş ve farklı sektörlerin gelişmesine katkı sağlamıştır. Bu anlamda Türkiye başarılı kültürel diplomasi uygulamalarına harika bir örnek teşkil etmektedir. Nitekim doğru diplomasi uygulamaları ülkenin itibarının gelişmesinde ve ekonomik rekabetçiliğinde kaldıraç etkisi göstermektedir" ifadeleri yer aldı.

"DEVLETİMİZİN İLGİSİNİ ÇEKTİK"

Çalıştayda konuşan yapımcı ve yönetmen Osman Sınav, "Biz 10-12 yıl içerisinde 350 milyon bir bütçeden 750 milyon bütçeye ulaştık. Bugün burada bu çalıştayı yapıyoruz. Devletimizin ilgisini çektik. Bir ihracat kalemi olarak anılıyoruz. Dünyanın birçok ülkesiyle ortak pazar, strateji yaratmak ve siyaset üretmek noktasında Türk dizilerinin yarattığı empatiden faydalanıyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde hiç bir insanla hikaye paylaşmıyorsanız o insanla ortak pazar kuramazsınız ve ortak siyaset üretemezsiniz. Yani önce bir hikaye paylaşmak gerekiyor" dedi.

"İSTANBUL'UN BİRÇOK İLÇESİNDE ÇEKİM YAPMAK MÜMKÜN DEĞİL"

Yapımcı ve yönetmen Birol Güven ise, "İstanbul'un birçok ilçesinde çekim yapmak mümkün değil. Sahadaki arkadaşlarımız daha iyi bilir. Öncelikle çok maliyetli. Emniyet müdürlüğüne para ödemek zorundasınız. Büyük şehir belediyesine para ödemek zorundasınız. İlçe belediyelere para ödemek zorundasınız. İSPARK'a para ödemek zorundasınız. Hiç bir senaristin aklına Marmaray'da sahne yazmak gelmez. Hiç bir yönetmenin aklının ucundan geçmez. Marmaray'da çekim yapmak için izin almak müthiş zor bir şeydir. Havalimanlarında aynı ben biliyorum. Bunların izinleri çok zor olduğu için yapımcılar İstanbul dışında çekim yapmak istiyorlar" dedi.

"DİZİLER BÜYÜK ETKİYE SAHİPLER"

Sinema ve dizi oyuncusu Halit Ergenç, "Kamu diplomasisi olarak bir başlığımız var. Gerçekten çarpıcı, çünkü doğru. Diziler büyük etkiye sahipler. Siz bir dizi yaptığınızda bir eve haftanın aynı her hafta defalarca giriyorsunuz. Dolayısıyla siz bir hikayeyi insanlara belli periyotlarla sürekli olarak anlatıyorsunuz. Eğer burada herhangi bir fikri dayatmak isterseniz bunu kitleye kabul ettirmek çok mümkün. Ama bunu kasten yaparsanız ve bunu gerçekten belli bir yumuşaklık seviyesinin üzerinde yaparsanız red göreceğiniz de yüzde 90'dır. Dolayısıyla bence yapılması gereken en önemli şey salt kültürümüzü ve insanlığımızı anlatmak noktasına geri dönmeliyiz en başta" dedi.

Görüntü Dökümü:

--------------------

-Çalıştaya katılanlardan görüntüler

-Çalıştayda konuşanlardan görüntüler

-Genel ve detaylar

11.03.2019 -14.15 Haber Kodu : 190311104

==============================

6- BARIŞMAYI KABUL ETMEYEN EŞİNİ BIÇAKLAYAN KOCAYA 22 YIL HAPİS İSTENDİ

Yüksel KOÇ/ İSTANBUL,

Boşanma aşamasında olduğu eşiyle barışmak için elinde çiçek, cebinde bıçakla giden, barışma teklifini reddeden eşini 4 yerinden bıçaklayarak ağır yaralanmasına neden olan Hamdi Sevim hakkında 22 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Ümraniye'de boşanma aşamasında olduğu eşini defalarca bıçaklayarak yaralanmasına neden olan tutuklu şüpheli Hamdi Sevim hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı.

ELİNDE ÇİÇEK CEBİNDE BIÇAKLA BARIŞMAYA GİTTİ

Soruşturma sonucu Hamdi Sevim hakkında hazırlanan iddianamede, Hamdi Sevim'in boşanma aşamasında olduğu eşi Mercan Sevim ile ayrı evlerde yaşadıkları belirtildi. Hamdi Sevim'in 9 Ağustos 2018 tarihinde barışmak için elinde bir demet çiçek ile eşinin ikamet ettiği evin önüne gittiği, reddedilme ihtimaline karşı yanında bıçak götürdüğü savunuldu.

ÇİÇEĞİ KABUL ETMEYEN EŞİNİ CEBİNDEN ÇIKARDIĞI BIÇAKLA YARALADI

Evden çıkan eşi Mercan Sevim'e yaklaşan Hamdi Sevim'in konuşma isteğinin, müşteki Mercan Sevim tarafından reddedildiği hatırlatılan iddianamede, "Planladığı şekilde yanında taşıdığı bıçağı çıkararak, 'seni öldüreceğim' diyerek 4 kez bıçak sapladı" denildi.

'YARIM BIRAKTIĞIM İŞİ BİTİRECEĞİM' TEHDİDİ

Müşteki Mercan Sevim'in aldığı bıçak darbeleri ile hayati tehlike atlattığı savunulan iddianamede, olaydan sonra kaçan şüpheli Hamdi Sevim'in müştekinin babasının telefonunu arayarak müşteki ile konuştuğu ve "Yarım bıraktığım işi bitireceğim" diyerek tehdit ettiği savunuldu. İddianamede, 17 Ağustos tarihinde tutuklanan şüphelinin sorgusunda bir anlık sinir ile olayı gerçekleştirdiğini, olaydan dolayı pişman olduğunu söylediği, eşini telefonla tehdit ettiği yönündeki iddiayı ise kabul etmediği belirtildi.

22 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTEMİYLE CEZALANDIRILMASI İSTENDİ

İddianamede şüphelinin "Eşini kasten öldürmeye teşebbüs" ve "Tehdit" suçlarından 13 yıl 6 aydan 22 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması istendi. İddianamenin gönderildiği İstanbul Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianameyi kabul ederek duruşma günü verdi.

Görüntü dökümü:

-------------------

-Arşiv

11.03.2019 -14.59 Haber Kodu : 190311123

======================================

7-UZLAŞTIRMACILAR, İLK ÇALIŞTAYINI YAPTI, 25 BİN UZLAŞTIRMACININ SORUNLARI MASAYA YATIRILDI

Haber-Kamera: Buse ÖZEL/İSTANBUL,

ABD, Kanada ve Avustralya'da 40 yıla yakın bir süredir hizmet veren, Türkiye'de ise son yıllarda tanışılmaya başlanan uzlaştırmacılar, ilk kez çalıştay düzenledi. Mağdur ile şüpheli ya da sanık arasında uzlaşma sağlayıp, barış yaratan uzlaştırmacılar, 1. Uzlaştırmacılar Çalıştayı'nı düzenleyerek, 25 bin uzlaştırmacının sorunlarını masaya yatırdı. 9 Mart'ı gününün Türkiye Uzlaştırmacılar Günü ilan edildiği çalıştayda ele alınan konular, rapor haline getirilerek, Cumhurbaşkanlığı ve Adalet Bakanlığı'na gönderilecek. Çalıştaya imza atan Onarıcı Adalet Platformu Başkanı ve Uzlaştırmacı Adnan Kervan, "Bizim için önemli olan tarafların sulh olması ve suçun tekrarının önüne geçilmesi, ikincil hedefimiz ise mağdurun zararının giderilmesiö diye konuştu. Cumhuriyet Savcısı Dr. Cengiz Apaydın da 2018 yılında 203 bin dosyanın uzlaşma ile sonuçlandığına vurgu yaptı.

RAPOR, CUMHURBAŞKANLIĞI VE ADALET BAKANLIĞI'NA SUNULACAK

Onarıcı Adalet Platformu önderliğinde, uzlaştırmacılar Türkiye'nin ilk çalıştayına imza attı. 1. Uzlaştırmacılar Çalıştayı'na İstanbul'un yanı sıra farklı illerden uzlaştırmacılar katıldı. 11 grup halinde farklı başlıklarda hazırlanan sunumlar ile uzlaştırmacıların yaşadıkları sıkıntıların masaya yatırıldığı çalıştaydan çıkan sonuçlar, rapor haline getirilerek, başta Cumhurbaşkanlığı, Adalet Bakanlığı ve Alternatif Çözümler Daire Başkanlığı olmak üzere ilgili kurumlara sunulacak. İlk çalıştayın sürprizi ise uzlaştırmacıların, 9 Mart'ı Türkiye Uzlaştırmacılar Günü ilan etmesi oldu.

'TÜRKİYE'DE BİR İLK'

Onarıcı Adalet Platformu Başkanı, Uzlaştırmacı Adnan Kervan ise çalıştayın Türkiye'de bir ilk olma özelliği taşıdığını belirterek, şunları söyledi: "Bu çalıştay Türkiye'de hatta dünyada bir ilk. Dünyada bunun bir örneği yok. Çünkü dünyada 25 binden fazla uzlaştırmacının istihdam edildiği başka bir yer yok. Bu arkadaşlarımızın çeşitli sorunları var. Ücretlerinden tutun, uygulama farklılıklarına ve toplumda bilinirliğinin az olmasına kadar pek çok sorun var. Bunların birikimi olarak Cumhuriyet Savcısı Dr. Cengiz Apaydın ile bu çalıştay fikri ortaya çıktı."

'BİRİNCİL HEDEF SUÇUN TEKRAR İŞLENMESİNİN ÖNÜNE GEÇİLMESİ'

Uzlaştırmada en önemli hedefin suçun tekrar işlenmesinin önüne geçmek olduğunu belirten Kervan, "Bizim için önemli olan, tarafların sulh olması ve suçun tekrarının önüne geçilmesi. İkincil hedefimiz ise mağdurun zararının giderilmesi. Böylece mahkemelerde aynı kişiler tarafından sürekli üretilen dava dosyalarının gelmesinin önü kesiliyor. Mesela aralarında boşanma davası olan karı koca, dava çekişmeli boşanmaya döndüğü andan itibaren geriliyor. Birbirlerine hakaretler ve tehditler başlıyor. Bir dosya koca tarafından bir dosya da kadın tarafından açılıyor, böylece dava sayısı tetikleniyor. Ama asıl konu boşanmanın kendisi" dedi.

9 MART TÜRKİYE UZLAŞTIRMACILAR GÜNÜ

Kervan, "9 Mart Türkiye Uzlaştırmacılar Günü olarak ilan etmiş durumdayız. Her yıl kutlamayı düşünüyoruz" dedi.

'HEDEFİMİZ TOPLUMDA UZLAŞTIRMA KÜLTÜRÜNÜ YAYGINLAŞTIRMAK'

Çalıştayın hayata geçirilmesinde etkin rol oynayan Cumhuriyet Savcısı Dr. Cengiz Apaydın, uzlaştırma ile ilgili hedeflerinin Türkiye'de, uzlaştırma kültürünü yaygınlaştırmak olduğunu söyledi. Savcı Apaydın uzlaştırmanın bir kültür olduğunu vurgulayarak, toplumda bunun yaygınlaşmasının önemli olduğunu belirtti ve şunları söyledi: "Uzlaştırma alternatif çözüm yöntemidir. Dava açılmadan sorunu taraflarla konuşarak, çözmeye çalışıyor. Yasal çerçevede taraflara kendi hukuklarını yaratma imkanı veriyor. O yüzden çok önemli bir kurum. Yaklaşık 40 yıl önce Amerika'da Avustralya'da ve Kanada'da uygulanmaya başladı. Bizim Türk Ceza Hukuk Sistemi'ne 2005 yılında girdi ama esas devrim 2016 yılındaki yasal değişiklikler ile oldu. 2018 yılında tam 203 bin dosya uzlaşma ile sonuçlandı. Bu çok büyük bir başarı. Ama bizim hedefimiz uzlaşmayı daha üst noktalara taşıyıp toplumda uzlaşma kültürünü yaygınlaştırmak. Bizim her uzlaştırmacımız taraflara ve kendi tanıdıklarına uzlaştırma ve onun hukuki anlam ve süreçlerini anlatarak kültürün gelişmesine katkı sağlıyor."

Görüntü dökümü:

-----------------------

Çalıştaydan detaylar

Adnan Kervan ile röp.

Cumhuriyet Savcısı Cengiz Apaydın ile röp.

11.03.2019 - 15.06 Haber Kodu : 190311127_

=======================================

8-BERKİN ELVAN MEZARI BAŞINDA ANILDI

Haber-Kamera: Hakan KAYA-Hasan YILDIRIM/İstanbul DHA

Gezi Parkı eylemleri sırasında, Okmeydanı'nda başına gaz fişeği isabet etmesi nedeniyle ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede 269 gün sonra hayatını kaybeden Berkin Elvan ölümünün 5'inci yılında mezarı başında anıldı.

Şişli, Feriköy Mezarlığı'nda, saat 14.00'te başlayan anma öncesi çevrede geniş güvenlik önlemi alan polis, mezarlığa giriş yapanların üstünü aradı. Anmaya CHP İstanbul Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Ali Şeker, CHP Parti Meclisi Üyesi, Erdal Aksünger, HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu ile Taksim Dayanışması üyeleri katıldı. Mezar başına gelen anne Gülsüm Elvan oğlunun mezar taşını öperek, çiçek bıraktı. Anma töreni Berkin Elvan için bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.

"BENİM ÇOCUĞUM YAŞIYOR"

Saygı duruşunun ardından açıklama yapan baba Sami Elvan, "Benim çocuğum ve benim çocuğum gibi çocuklar bu yolda bedenlerini kaybettiler. Berkin Elvan vurulalı tam 6 yıl oldu. Bugünde 5'inci yılını anıyoruz. Benim çocuğum yaşıyor ben ondan adım gibi eminim. Çünkü anıları hiç aklımdan çıkmıyor. Yaşamasaydı unuturduk, bu insanlar da unuturdu" dedi.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-Grubun mezarlığa girişi

-Berkin Elvan'ın anne ve babası

-Berkin Elvan'nın aile üyelerinin mezar taşını öpmesi

-Mezar taşına çiçek bırakılması

-Saygı duruşu

-Sami Elvan'ın basın açıklaması

-Anmaya katılan milletvekillerinden görüntü

-Genel ve detaylar