Başbakan Johnson anlaşılması zor yeni kurallarla halkın karşısına çıktı ve konuşmasında önlemlerde gevşemeyi ve buna karşılık tedbiri elden bırakmamayı şu sözlerle dile getirdi:

“İnşaat sektörü ve üretim sektöründe çalışanlar işlerine  gidebilirler ancak  toplu taşıma kullanmamaları gerekiyor. Bisikletle ya da yürüyerek gitmelerini tavsiye ediyorum ancak toplu taşıma kullanmak zorundalarsa  mutlaka yüzlerini en az iki kat kumaşla  kapatmalılar, gerekli olmadıkça seyahat edilmemeli ancak seyahat zorunluysa ve havayolu tercih edilmişse Fransa ve Kuzey İrlanda’dan gelenler hariç, karantinaya alınacaklar. Haziran başında  sadece 1. ve 6. sınıf öğrencileri okula gitmeye başlayacaklar, diğerleri evde kalacak.  Bahçe ürünleri satan işyerleri açılacak ama kafe, kuaför, AVM ve restoranlar açılmayacak, onların durumunu temmuz ayında değerlendireceğiz. Dilediğiniz kadar spor amaçlı dışarı çıkabilirsiniz, bir arkadaşınızla görüşebilirsiniz ama evine gidemezsiniz.”

Detaylarını 50 sayfalık bir rehber ile açıkladıklarını da ekleyen Johnson “Detayları öğrenmek için bu rehberi donla edebilirsiniz. Bana sorularınızı sosyal medyadan yazabilirsiniz. Şunu netleştirelim kuralları kaldırmıyoruz, sloganımızı değiştiriyoruz: ‘Alarm halinde kalın, virüsü kontrol atında tutun, hayatları koruyun!”

Johnson bu sözlerle kriz yönetim süreci kampanyasına yeni bir anlam yükledi ve “lockdown” sürecinin devam ettiğini duyurdu.

DESTEK ALAMADI

Ne olduysa, Johnson’ın bu açıklamalarının ardından oldu ve Birleşik Krallığı oluşturan 4 ulustan üçü (İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda), Birleşik Krallık Başbakanı’nın yaptığı açıklamaları “tanımadıklarını” hatta kendi sınırlarındaki polis gözetimini arttırıp, İngiltere bölgesinden gelenlere ağır ceza yaptırımları dahi uygulayabileceklerini ilan ettiler.

Birleşik Krallık tarihinde örneğine az rastlanan bir durum olan kaos işte böyle başladı.

NİCOLA STURGEON: “JOHNSON’UN KURALLARI İSKOÇYA İÇİN GEÇERLİ DEĞİL”

Başbakan konuşmasında, bu kararların tüm Birleşik Krallık ulusları için geçerli olduğunun altını çizmesine rağmen, hemen akabinde diğer üç ulusun “birinci bakanlarından” (First Minister) tepki gelmesi hem kafaları hem uygulamaları karıştırdı.

İskoçya Devlet Bakanı Nicola Sturgeon

Johnson’a karşı gelen vekillerin başını İskoçya Devlet Bakanı Nicola Sturgeon çekti. “Johnson’ın belirlediği yeni kurallar İskoçya için geçerli değildir, “evde kal” demeye devam ediyoruz, kampanya içeriğini değiştirmiyoruz, yol haritamızı kendimizi belirleyeceğiz” demesiyle, diğer ulusların “birinci bakanlarının” da bu karşı gelmeye katılmaları bir oldu.

MUHALEFET PARTİSİ DE TEPKİLİ

Boris Johnson, ertesi gün parlamentoda da muhalefet partisi Labour’un lideri Sir Keir Starmer tarafından soru bombardımanına tutuldu. Çekişmeli toplantının ardından BBC muhabirinin sorularını yanıtlayan Starmer “Büyük Britanya halkları, bu yanıtlardan daha fazlasını hak ediyor. Yapılan açıklamalar netlikten ziyade daha fazla sorun oluşmasına neden oldu. Birleşik Krallığı oluşturan diğer ulusların  desteğinin alınmadığı da apaçık ortada.” dedi.

Muhalefet partisi Labour’un lideri Sir Keir Starmer

NORMALLEŞME İÇİN “R<1” OLMALI

“Stay Alert, Control the Virus, Save Lives” kampanyasıyla uygulanmak istenen, kademeli olarak “lockdown” un açılması. Öngörülen süreç 3 aşamalı olacak ve her yeni adıma geçebilmek için R faktörünün 1’in altında seyretmesi gözlemlenecek.

İngiltere’de salgınla ilgili önlemler, R (rate of infection)  oranına göre düzenleniyor. Salgının en hızlı yayıldığı dönem olan mart ayında R,  3 ile 4 arasındaydı ve bu nedenle “lockdown” kararı alınmıştı. Yedi haftadır süren lockdown sürecinde gelinen noktada R oranının 0,5 ile 0,9 arasında değişkenlik gösterdiği açıklanıyor.

Lockdown’ı açan ülkelerden biri olan Almanya’da ise bu oran 0,71 idi ancak yeniden 1’in üzerine çıkmaya başladığı gözlemleniyor.

İngiltere’de  de, alınan yeni kararlar neticesinde R oranının 1’in üstüne çıkması durumunda, kuralların katılaşacağı, ikinci bir salgın zirvesinin önüne geçilmesi için bunun bir zorunluluk olduğu belirtiliyor.

Johnson’ın koyduğu yeni kurallara karşı çıkan başbakanlar ise kendi bölgelerinde R oranının 1’in üzerinde olduğunu, bu nedenle yeni kampana kurallarına uymayacaklarını ifade ediyorlar.

GÖZDE SAPANLI – BİRMİNGHAM