Almanya’da yayımlanan sol eğilimi ‘die Tageszeitung’ (taz) gazetesine demeç veren Baerbock, uluslararası diplomasinin en önemli kuralının diyalog olduğunu vurgularken, “Ama bu her şeyin güzel olduğunu göstermek ve gerçekleri görmezden, duymazdan gelmek anlamına gelmemelidir. Benim için değerleri içeren bir dış politika, her zaman diyalog ve sertlik birleşimimden oluşur” dedi.

Baerbock, isim vermeden Başbakan Angela Merkel döneminde sürtüşmelere meydan vermemek için başta Çin olmak üzere bazı ülkelerdeki gelişmelerin görmezden gelindiğini söyledi. Susmanın ve sessiz kalmanın sürekli olarak bir diyalog diplomasisi olamayacağını vurgulayan Yeşiller’li politikacı, Xinjiang bölgesinde ‘köle işçiler’ çalıştırıldığının bilindiğine dikkati çekerek, AB’nin ortak bir ‘Çin politikası’ uygulamasını istedi. Böyle durumlarda ithal yasağı gibi ortak yaptırımları da gündeme getirdi.

‘KARARLI BİR TUTUM KAÇINILMAZ’

Annalena Baerbock, Çin’de düzenlenecek Kış Olimpiyatları’nın boykot edilmesinin bile gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.

Önümüzdeki haftalarda bu konuda dünyanın çeşitli kesimlerinde tartışmalar yaşanacağını belirten Baerbock, “Bu gelişmeleri dikkatli bir şekilde izlemeliyiz. Dünya genelinde yaşanan iklim krizinin aşılması için daha kararlı bir tutum sergilenmesi kaçınılmaz. Ancak nötr iklimli bir ekonomi refahımızı garanti eder. Paris İklim Sözleşmesi’nde yer alan hedeflere ulaşılması için hem ulusal hem de uluslararası düzeyde iklime daha fazla yatırım yapılması gerekir. İklim korunmasına yatırım, Avrupa’nın rekabet gücünü de artıracaktır” dedi.

Baerbock, Federal Dışişleri Bakanlığı’nı üstlendikten sonra Yeşiller Eş Başkanlığı görevini bırakacak.