Özellikle pandemi döneminde yoğun ve risk dolu koşullara rağmen üzerlerine düşen görevleri başarıyla sürdürdüklerini belirten sağlık çalışanları, politikacıların da sağlık alanında şartların iyileşmesi konusunda üstlerine düşen görevleri yerine getirmeleri çağrısında bulundu.

Federal Meclis binası önünden hastane yatakları, hemşire kıyafetleri ve maskelerle 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü’nde eylem düzenleyen sağlık çalışanları, Alexander Meydanı’nda toplanarak mesleki açıdan yaşadıkları zorlukları ve siyasetçilerden beklentilerini açıkladı. Mesleklerini severek yaptıklarını ancak zorlu çalışma koşullarının, yetersiz kadroların ve uzun süreli nöbet saatlerinin baskısı altında yıprandıklarını ifade eden hemşireler, hükümetten acil destek istedi.

Sağlık politikalarında var olan sorunların ‘alkışlarla’ düzelemeyeceğini belirten sektör çalışanları, “Sağlık sistemi kâr edilecek bir işletme türü değildir” diyerek tepki gösterdiler. Pandeminin ağır etkileri altında çalıştıklarını ifade eden hemşireler, sorunların sürmesi halinde bir başka krize daha dayanacak güçlerinin kalmadığına dikkati çektiler.

Türkiye kökenli hemşir Muhammed Selvi, karantina tedbirleri nedeniyle sınırlı sayıda katılımcının yer aldığı yürüyüş sonrasında şunları söyledi: “Yaklaşık 2.5 yıldır sağlık sektöründeyim. St. Joseph Hastanesi’nde çalışıyorum ve aynı zamanda eğitimime de devam ediyorum. Hastanelerde hemşire ve hasta bakım kadrolarında daha fazla çalışana ihtiyacımız var. Çalışma saatleri de yeniden mutlaka düzenlenmeli.”

“Ücretlerin iyileştirilmesi de bu noktada önemli ancak kötü çalışma koşullarına karşılık yüksek bir ücret alsanız dahi bu işi bu şartlar altında kaç sene yapabilirsiniz ki! Sorunumuz ve çözüm beklentimiz tam olarak bu yönde. Grev yapmak, hele ki böyle bir pandemi döneminde zaten etik olmaz. O nedenle biz bugün burada az sayıda kişiyle eyleme katılıyoruz. Pek çok arkadaşımız görevi başında çalışmaya devam ediyor.”
 

“Korona nedeniyle normal istasyonlardaki hasta yoğunluğumuz azaldı ama buna karşılık yoğun bakım istasyonlarındaki yük çok arttı. Yoğun bakım bölümünde her bir hastanın bakımı en az iki saat sürüyor. Zaten üzerimizde hava geçirmeyen kıyafetler var, insan aşırı terliyor.”
 

KAYNAK: HÜRRİYET-ÇİĞDEM HIZKAN