Almanya’da “Erdoğan muharebeleri”: Attila Hildmann ve Ünsal Arık, neyi temsil ediyor?

Almanya’da “Erdoğan muharebeleri”: Attila Hildmann ve Ünsal Arık, neyi temsil ediyor?

Komplo teorileri ve nazi söylemleriyle tanınan Türkiye kökenli Attila Hildmann ile Almanya’da yaşayan Avrupa Şampiyonu Türk boksör Ünsal Arık medyada da birbirine girdi. Kavgada Erdoğan'ın adı da dolaşıyor.

Federal Almanya'da ilk bakışta çok fazla göze çarpmayan ama derinden derine tehlikeli gelişmeler yaşanıyor. Özellikle Türkiye kökenli toplum içinde yeni boyutlar kazanan sürtüşmelere tanık olunuyor. Bu sürtüşmelerin bir cepheleşmeye yol açmasından korkuluyor.

Bunlardan biri de Almanya'daki göç kökenli toplumun “elitleri kapsamında” değerlendirilebilecek iki medya ünlüsünün birbiriyle yaşadığı çekişme. Her ikisi de vegan olan, hatta geçmişte kısa bir süre birlikte çalıştıkları bilinen Attila Hildmann ve Ünsal Arık kavgasında yeni boyutlar yaşanıyor. İş, giderek daha bir siyasallaşıyor.

Bu sürtüşmenin yeni aşamaları Avrupa'nın en büyük yerel gazete gruplarından birinde haber konusu oldu. Kuzey Ren Vestfalya merkezli DerWesten gazetesinde Metin Gülmen imzalı bir habere göre Hildmann, Arık’ı mutfak bıçağını boğazına dayamakla tehdit etti.

“Bana doğru yaklaş da gör boğazına nasıl mutfak bıçağını dayadığımı. Bu çünkü kendini savunmaya girer. Ama senin maçın için reklama ihtiyacın var tabii. Gel de gör” diyen Hildman’ın bu tehdidini Ünsal Arık benzer sertlikte bir yorumla karşıladı. Arık, habere göre, “Onu ciddiye almıyorum. Ben tek kişilik bir orduyum. Aileme ve bana hakaretler yağdıran ve linç etmeye kalkan binlerce Erdoğan taraftarının bulunduğu Erdoğan’ın Köln mitingine de yalnız gitmiştim. Ben onlardan korkmadım Hildmann finosundan mı korkacağım” dedi.

Tavsiye üzerine Hildmann hakkında suç duyurusunda bulunduğunu da söyleyen Ünsal Arık'ın, Attila Hildmann'a yönelik “İnternet Rambosu” türünden saptamalarıyla çekişmeye yeni boyutlar kazandırdığı da gözlendi. Arık, Hildmann tipindeki insanların hafife alınmaması gerektiğini belirtti ve bunu yaparken “Erdoğan'ın da Türkiye'de daha önce hafife alındığı” uyarısında bulundu.

Bütün bunlar Berlin'in “Erdoğan Ankarası” ile görünürde araya koyduğu mesafeyi daha da tehlikeli kılan gelişmeler olarak nitelenebilir. Türkiye kökenli toplum içindeki cepheleşmelerin toplumun yakından bildiği, izlediği, yer yer kahramanlaştırdığı isimler üzerinden derinleşmesi, hiç de Almanya'daki sosyal barışı destekleyici bir süreci müjdelemiyor.

Neler mi olmuştu?

ARIK DA HİLDMANN’A SATAŞMIŞTI: “TOKAT PATLATIRIM”

Temmuz ayı ortasında da 39 yaşındaki profesyonel Türk boksör Arık, salgın boyunca komplo teorileri ile dikkat çeken Hildmann’ı telefonla arayarak “Sana bir tokat patlatırım” demişti.

Bir boks maçına “Bu ülke Atatürk’ün, Tayyip’in değil” yazılı bir tişörtle çıkan ve bir anda AKP çevreleri tarafından şimşekleri üzerine çeken, daha sonra ise ardından AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında, şarkı yaparak kendisini tehdit ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunduğu Arık, hedefine aşırı sağcı ve ülkücü söylemleriyle bilinen Attila Hildmann’ı almıştı.

Star aşçı Hildmann’ı telefonla aradığını söyleyen Ünsal Arık, “Onu aradım ve ilk gördüğü yerde bir tokat atacağımı söyledim. Ve sonra hemen telefonu kapattım. Çünkü onun ne söyleyeceği umurumda değil” diye konuşmuştu.

Kendisi de vegan olan Ünsal Arık, Hildmann ile eskiden beri tanıştıklarına işaret ederek “Hatta geçmişte birlikte bile çalışmak istemiştik. O zamanlar iyi geçiniyorduk. Bugün ise işbirliğimizin gerçekleşmediğine seviniyorum. O zamanlar da aptaldı ama bu kadar da kötü durumda olduğunu bilmiyordum” demişti.

Gazetecileri tehdit eden ve Nazi söylemleriyle şimşekleri üzerine çeken Attila Hildmann gösteriler esnasında Yahudi kamera ekibine saldırmıştı.

Öte yandan Ünsal Arık, Türkiye’de hakkındaki suçlamalara işaret ederek “Muhalif açıklamalar yaptığım için beni susturmak istiyorlar. Bunun başka bir açıklaması yok” diye konuştu.

Arık, 2014 yılında Tekirdağ’daki bir boks maçına “Bu ülke Atatürk’ün, Tayyip’in değil” yazılı bir tişörtle çıkmış, maçın ardından AKP’den bazı isimlerin televizyona çıkıp Erdoğan’dan özür dilemesi karşılığında kendisine 150 bin dolar teklif ettiğini ve ölüm tehditleri aldığını iddia etmişti.

Anayasa referandumundan kısa bir süre önce Erdoğan’a “bel altı şiir” yazdığı için davalık olan Alman komedyen Jan Böhmermann’a “#Erdocan’t” yazılı tişörtle konuk olan Arık, “Beni, Erdoğan’ı eleştirdiğim için tehdit ediyorlar. Aileme tehditler geliyor. Şu anda Türkiye’ye giremiyorum” demiş ve sandıkta “Hayır” denilmesi için çağrı yapmıştı.

Arık ile Hildmann arasındaki sataşmaların toplumsal boyutlar kazanmasından endişe ediliyor.

+49 – BERLİN