Alman ordusunda uzun bir süre bir askerin eşcinsel olduğunun duyulması  sadece askeri değil sivil yaşamında da kariyerinin sonu anlamına geliyordu. Yapılan yeni bir araştırma eşcinsel askerlerin uzun yıllar sistematik olarak dışlandığını ortaya koyarken, bunun 2000 yılından itibaren değişmeye başladığını gözler önüne serdi. 

Araştırmacılar ilk kez, ordudaki eşcinsellerin işten çıkarılmaları ile onlarca yıldır süren yasal kovuşturma uygulamasını kapsamlı bir şekilde incelediler. Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer araştırmaya ilişkin yaptığı açıklamada  “Orduda önceki politikaların bir sonucu olan  yönelik ayrımcılık uygulamasından ötürü çok üzgünüm. Bundan zarar görenlerden özür dilerim. Bu araştırmanın  bulgularını geçmişte ayrımcılığa maruz kalanların rehabilitasyonu için önerilen yasayı geliştirmek için kullanmak istiyorum” diye konuştu.

TABU VE HOŞGÖRÜ ARASINDA

Savunma Bakanlığı’nın talimatıyla, Askeri Tarih ve Sosyal Bilimler Merkezi tarafından “Tabu ve Hoşgörü Arasında” başlığıyla gerçekleştirilen pilot araştırma, 1955’ten bu yana Alman ordusundaki eşcinsellere yönelik ayrımcı tutumu, işten çıkarmaları ve askeri mahkemelerin kararlarını konu ediniyor. 

Almanya’da 1969 yılında  eşcinselliğin yasalardan suç olmaktan çıkarılmasından sonra, Federal İdare Mahkemesi Askeri Hizmet Senatosu 1970 yılında, resmi bir referans olmadığı sürece, askerlerin söz konusu  eylemlerinin artık bir hizmet suçu teşkil etmediğine karar verdi. Ancak yoruma açık bırakılan karar Alman ordusuna da manevra alanı vermiş oldu ve bu tür ilişkiler pratikte hizmet suçu kapsamında değerlendirildi. 

Bütün bu sistematik baskılar sürecinde dönüm noktası 2000 yılında, dönemin Savunma Bakanı olan Sosyal Demokrat Parti’li (SPD) Rudolf Scharping’in konuya ilişkin girişimleri ile yaşandı. 

+49 – BERLİN