Türk kamuoyuna skandal nitelikte bir eylem olarak yansıyan bir sınır dışı operasyonu hakkında yeni bir açıklama geldi. Kassel Bölge İdare Başkanlığı (Regierungspräsidium Kassel) Basın Bürosu'ndan yapılan açıklamada, Akyüz ailesinin özellikle Türk kamuoyunu sarsan sınır dışı öyküsünün nasıl geliştiğine dair bilgiler sıralandı. 

Açıklamada, Akyüz ailesinin adının verilmemesi ve “A. ailesi“ (Familie A.) olarak ifade edilmesi dikkat çekti. Sınır dışı sürecinde, kamuoyuna yansımayan birçok yan bulunduğu belirtildi. Kassel il yönetimine göre, ailenin 2009 yılından bu yana, yani 11 yıldır mahkemece alınan kararlar doğrultusunda kendi rızasıyla Almanya'yı terk etmesi gerekiyordu. Akyüz ailesinin babasının 2017 kasımında “kendi rızasıyla Almanya'yı terk etmeyeceklerini belirttiği” ileri sürülen açıklamada, bu nedenle yasal olarak yapılması zorunlu bu sınır dışının işleminin zorla gerçekleştirildiği kaydedildi. Akyüz ailesinin sınır dışı edilmesi sırasında, “BRD'den sınır dışı edilme sürecine yönelik genel yönergelere sadık kalınmadığını gösteren hiçbir kanıt bulunmadığı” da bilgi notları arasında yer aldı.  

20 YILDIR SÜRÜNCEMEDE

Açıklamaya göre, “Almanya'yı terk yükümlülüğünün” yerine getirilmesinde, baba Akyüz'ün çeşitli yollarla Almanya'da kalmasını uzatması sonucu bir değişiklik söz konusu olmamıştı. Yaklaşık 20 yıldır bu aile babasının resmi çağrılara rağmen yaşları 13 ile 19 arasında değişen 5 çocuğunu Türk Başkonsolosluğuna kayıt ettirmeyi reddettiği ileri sürülen Kassel Bölge İdare Başkanlığı açıklamasında, Türk başkonsoloğuna nisan 2011'de zorla götürülmesinin de bir sonuç vermediği vurgulandı. “Bu nedenle çocuklar  bugüne dek pasaportsuz kaldılar” ifadisi yer verilen resmi notta, “böylece eğitimden sorumlu bu insanların çocuklarını yasa dışı bir alana itmiş oldukları” hatırlatıldı. 

Açıklamaya göre, baba (Akyüz) 1996'da sınır dışı edilmişti. Ancak kısa bir süre sonra tekrar Almanya'ya geldi. Türkiye'de kendisine işkence edildiğini ileri süren babanın bu iddiası bir doktor  raporuyla çürüdüldü ve Kassel yönetimine göre, babanın kendi kendisini yaraladığı sonucuna varıldı. 

Açıklamada özetle şu bilgilere de verildi: “Baba Akyüz'ün, 1999'dan 2008'e kadar Almanya'yı terk etmesi istendi ve yoksa sınır dışı edilmekle tehdit edildi. Ancak Baba Akyüz, bu talepleri yerine getirmedi. Yabancılar Dairesi'nde bir görevliyi tehdit etti ve sonuçta sözlü olarak öldürme tehdidinde bulundu. Bunun üzerine ilçe binasına girmesi yasaklandı. Çalışanlara karşı çok sayıda saygısızlıkları ve tehditleri resmen belgelenmiştir. Ayrıca çok kez ceza yasasına giren eylemlerde bulunmuş ve mahkûm edilmiştir. (Dolandırıcılık, zor kullanma, kamu huzurunun bozan tehdit ve cezai yaptırım gerektiren eylemler.)”

YARDIM ÖNERİLERİ REDDEDİLMİŞ 

Açıklamada, Akyüzlerin çok sayıda dilekçe ve sığınma başvurusunun bir sonuç vermediğine dikkat çekilirken, aileye Türkiye'ye geri dönmesi için danışmanlık önerisinde bulunulduğu, ama bunun da reddedildiği belirtildi. Resmi açıklamada, “Almanya dışına çıkma yükümlülüğü anne ve çocuklar için yabancılar dairesinin 24 Kasım 2008'deki bir kararıyla onaylandı. Bunun üzerine hukuk yoluna gidildi ve bu karar mahkemece de onaylandı. 12 Şubat 2009 tarihli bu kararla Hessen İdare Yüksek Mahkemesi anne ve çocuklara oturma izni verilmesini reddetti. Baba (Akyüz), hakkında 24 Kasım 2008 kararına karşı da yargı yoluna başvurmadı” ifadelerine yer verildi. 

Kassel Bölge İdare Başkanlığına göre, anne ve baba Akyüzler uyum için hiçbir çaba göstermedi. Başkanlık açıklamasında “Anne bugüne kadar çok az Almanca konuşmaktadır, bu yüzden sınır dışı edilirken tercüman gerekmişti. Bu durumda, anne ve babanın çocukların anadillerini konuşamadıkları yolundaki ifadeleri inanılır değildir” bilgilerine yer verildi. 

Açıklamada, ailenin bugüne kadar devletten sığınma başvurusunda bulunanlara sağlanan yardım çerçevesinde devletten aldıklarıyla yaşamlarını sürdürdükleri, bu yardımların da kısıtlamaya uğradığına işaret edildi. 

+49-KASSEL