'Nereye giderlerse gitsinler'

'Nereye giderlerse gitsinler'

Başbakan Binali Yıldırım, CHP'nin şaibeli referandum sonucunu Danıştay'a götürmesiyle ilgili olarak, 'Nereye giderlerse gitsinler' dedi.

ANKARA - Binali Yıldırım, CHP'nin Danıştay kararıyla ilgili "Seçimler konusunda, YSK'nın verdiği karar kesindir. Bunun üzerine herhangi bir yargı yolu yoktur. Buna rağmen istedikleri yere gidebilirler. Neticede, milletin kararının üzerine hiçbir mahkeme, karar ihdas edemez" dedi.

Başbakan Yıldırım, Ankara'da cuma namazı çıkışı, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Olası Rakka operasyonuyla ilgili Türkiye'nin tavrına ilişkin açıklamalarda bulunan Yıldırım, sınırlarının dışında tehdit olduğu sürece Türkiye'nin gereken karşılığı her zaman vereceğini vurguladı. Başbakan Yıldırım, "Ülkemizin hem içeride hem dışarıda birliğine, beraberliğine, kardeşliğine kast eden bütün terör örgütleriyle amansız mücadelesi devam ediyor. Bölgede birkaç gün önce başlatılan operasyonlarda, bugüne kadar 30 civarında terörist etkisiz hale getirildi. İçişleri Bakanımın verdiği bilgiye göre, bu operasyonlar devam ediyor. Çukurca'da maalesef saha taramaları esnasında 2 üsteğmenimiz şehit edildi ve karşılığı hemen verildi. Oradaki terör yuvaları darmadağın edildi. Bu mücadele devam edecek. Türkiye'nin sınırlarının dışında da tehdit var olduğu müddetçe bu tehdit, kimden gelirse gelsin Türkiye hepsine gereken karşılığı verir. Önemli olan ülkemizin güvenliğidir. Milletimizin can ve mal emniyetidir ve hudutlarımızın güvenliğidir. Bunu Türkiye, her şart altında sağlayacak güçtedir" diye konuştu.

Türkiye'nin ABD ile DEAŞ'a karşı mücadelede tavrının çok açık ve net olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Nasıl iş birliği yapacağımız, her seviyede kendilerine aktarılmıştır. Bu şartlar altında karar, bizim değil; karar, ABD'nin kararı olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı'mız, 19-17 Mayıs gibi yeni Başkan Trump ile bu konuda kapsamlı bir görüşme yapacak ve ona göre hareket edilecektir. Şu esnada varsayımları esas alarak, bir kanaat oluşturmak, bir şey söylemek yanlış olur. Yanlış olmayan tek şey, Türkiye'ye içeride ve dışarıda zarar verecek kim varsa arkasında kimin olduğuna bakmadan gereğinin yapılacağıdır. Bunun bilinmesi gerekir" dedi.

CHP'nin Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) kararıyla ilgili Danıştay'a başvuracağı yönündeki kararını değerlendiren Başbakan Yıldırım, şunları söyledi: "Millete gittik. Kararı millet verdi. Milletin kararını mahkemelerde şikayetle düzeltmek, demokrasinin bir yolu değildir. Tabi ki itiraz hakkını sadece CHP değil, herkes kullanma durumundadır. Kullanmak isterse buna diyecek bir şeyimiz yoktur; ama millet, sözünü söylemiştir. Yüzde 25 milyon 200 bine yakın vatandaşımız 'evet' vermiş, 23 milyon civarında vatandaşımız da 'hayır' demiştir. 'Evet' sonucu böylece tecelli etmiştir. Bu meselenin, milletin iradesine, kararına rıza göstermemek; demokrasiye gerektiğine kadar inanmamak anlamına gelir. Çözümü başka mecralarda, başka yerlerde arama anlamına gelir. Bunlar beyhude gayretlerdir. Milletin zamanını daha fazla israf etmenin bir manası yoktur. Esasen YSK, yapılan her seçimle ilgili itirazları karara bağlar ve mesele biter. Seçimler konusunda YSK'nın verdiği karar kesindir. Bunun üzerine herhangi bir yargı yolu yoktur. Buna rağmen gayet tabi istedikleri yere gidebilirler. Neticede, milletin kararının üzerine hiçbir mahkeme, karar ihdas edemez"

CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın referandum sonuçlarına ilişkin 'Maç bitmedi. Ofsayttan gol atıldı iddiası var. Maç devam ediyor, daha ikinci devre var' açıklaması hakkında görüşleri sorulan Başbakan Yıldırım, "Yenilen pehlivan güreşe doymaz. Onlar eğer böyle bir yol benimsiyorsa bu demokratik bir yol değildir. Milletin kararını sindirmemek anlamına gelir. Bu da ana muhalefet partisine yakışmaz. Ana muhalefet partisinde kim son sözü söylüyor, onu da anlamış değiliz. Bugünlerde ana muhalefet partisinde herkes ayrı bir telden çalıyor. Tam bir kakafoni hakim" diye konuştu.

HABERE YORUM KAT