OKTAN ERDİKMEN - Britanya’da 20. yüzyılın başlarına kadar 'günah yiyicilik' diye bir meslek vardı. Cenaze sahipleri, ölen yakınlarının cansız bedeninin üzerine bir parça ekmek koyar ve ölen kişinin günahlarını emdiğini düşündükleri ekmeği de para karşılığı günah yiyiciye yedirirlerdi. Her seferinde bugünün parasıyla birkaç dolar para, bir parça ekmek ve bir kase bira karşılığında bu işi yapanlar, toplumun yiyecek ekmek bile bulamayan en yoksul kesimlerine mensup kimselerdi. 

Son dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve AKP hükümetinin gurbetçilere verilen sözleri tutmamakla kalmayıp, Avrupa’da yaşayan Türkleri zor durumda bırakma konusunda ısrarlı politikalarını sürdürmeleri, bu unutulan mesleği çağrıştırıyor. Acaba Türkiye’deki siyasetçiler, Avrupa’da yaşayan Türkleri, hatalarının üzerine koyacakları ekmeği yiyince sorumluluklardan kurtulabilecekleri birer günah yiyici mi sanıyorlar?

Hükümet sözlerini tutmadı

AKP hükümeti, seçim bildirgesinde THY biletlerinde yüzde 20 indirim yapacağına söz vermişti. Hatta Davutoğlu Almanya’da yaptığı bir konuşmada, bu indirimin başladığını söylemişti. Diğer taraftan, hem seçim bildirgesinde, hem de mitinglerde defalarca Türkiye’deki emeklilerle, Avrupa’daki emeklilerin arasındaki farkların kaldırılacağı, Türkiye’den borçlanarak emekli olanlara, yurt dışında çalışma hakkı tanınacağı sözü verilmişti. Bu sözler tutulmadığı gibi, AKP tarafından CHP’nin yurt dışındakilere çalışma hakkı tanıyan emeklilik kanunu teklifine de destek verilmedi.

Referandum öncesi, Türkiye’deki seçmene 'Avrupa bize karşı' imajı verebilmek için, Hollanda’da ve Almanya’da ateşe körükle gidildi. Bakan Sayan Kaya, Hollanda’yı kendi isteğiyle terk etmesine rağmen, ‘sınır dışı edilmiş’ gibi yapıldı. Devletin temsilcisi başkonsolosun, Hollanda polisine muhteşem İngilizcesiyle ‘Yemeğe gidiyorum’ dediği görüntüler Youtube’da duruyor. 

Seçim sonrası Almanya’nın yanlış politikalarına, daha da yanlış yanıtlar verildi. Sonuç olarak 2 ülke arasındaki ticari ilişkiler darbe yedi. Türkiye’ye Almanya’dan giden turist sayısı 1,6 milyon azaldı. Alman şirketlerine verilen kredi garantileri gözden geçirildi. Almanya, Türkiye’ye silah satmayı ve borç vermeyi de ağırdan almaya başladı.

Bu gerginlik hem Türkiye’yi hem de Almanya’yı olumsuz etkiledi. En büyük kaybedense Almanya’da yaşayan Türkiye kökenliler oldu.

İşte, okulda, sokakta zaten yıllardır ayrımcılığa uğrayan bu insanlar, bir de düşman bir ülkenin ajanları olarak görülmeye başladılar.

Bunun üzerine Almanya’nın içişlerine karışmasından şikayetçi olan Cumhurbaşkanı Erdoğan kalktı, “CDU, SPD ve Yeşiller’e oy vermeyin” dedi. Sol Parti, FDP ve AfD’ye zaten oy verilmesini istemeyeceğine göre, geriye Türkler tarafından kurulan ve Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen 2 parti kalıyordu: BIG ve ADD.

BIG seçimlere girmeyeceğini açıkladığı için boykot çağrısı yaptı. 

ADD ise Erdoğan’ın afişleriyle donattığı araçlarla Kuzey Ren Vestfalya’da tur atarak, aşırı milliyetçi AfD’nin ekmeğine yağ sürüyor.

ADD'ye banka hesabı bile açmıyorlar

İşin ilginç yanı, Erdoğan’ın dolaylı olarak işaret ettiği, ‘büyütelim’ dediği ADD’nin bir banka hesabı bile yok.

Almanya’da hiçbir banka ADD’ye hesap açmıyor. 

Türk bankaları dahil. Yöneticileri Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından atanan kamu bankaları dahil.

Hatta Erdoğan’a yakın özel bankalardan biri, önce hesap başvurusunu kabul etmiş. Yöneticlieri, ‘Merkel bile gelse bu hesabı kapattıramaz’ demişler. Ancak birkaç gün sonra onlar da vazgeçmişler. 

ADD’ye banka hesabı açılmaması için baskı yapmak yanlıştır. Onu tartışmıyoruz. Ancak gurbetçileri hedef tahtasına koyup, her gün artan bir ayrımcılığa uğrayacaklarını bile bile bu kavganın sürdürülmesi daha da yanlıştır.

AKP’liler, sıradan vatandaşları piyon gibi ön saflara süreceklerine, önce kendi bankalarına laf geçirip, Erdoğan’a yakın bu partiye bir hesap açılmasını sağlasınlar.

Perdenin arkasından bankaları riske etmeye kıyamayanlar, sıradan vatandaşın huzurunu bozmaktan çekinmiyorlar.

Neticede para tatlı.

Bir parça ekmeğin içerisinde gurbetçiye fatura edilen ırkçılığın ve ayrımcılığın acısını da, nasılsa onlar çekmiyorlar…

 

Oktan Erdikmen'in diğer yazılarını okumak için lütfen tıklayınız

NOT: Günah yiyicilerle ilgili bilgileri, Bütün Dünya dergisinin son sayısında Sabriye Aşır tarafından yazılan yazıdan edindim. Bu dergiye abone olmanızı öneririm. Her sayıda mutlaka bilmediğiniz bir şeyler öğreniyorsunuz. Ücreti ise sadece 5 TL. Öğrencilere aboneliklerde yarı yarıya indirim yapılıyor.